- 4139 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Rücu Sanatı
Rücu (Geriye Dönüş) Sanatı
Zaman zaman düşündük mü hiç?
Şiirlerimizi kaleme alırken, sanat yapma endişemiz oldu mu?
Günümüz şairlerinin çoğunluğunun söz sanatlarını dikkate almadan, doğaçlama şiir yazdıklarını, genellikle, yalın, sade, arı ve lirik söylemi tercih ettiklerini gayet iyi bilmekteyiz.
Ancak;
Şairin edebî sanatları bilmesi de gereklidir.
Türk şiir geleneğimizin bir çeşit tadı-tuzu-rengi olan edebî sanatlarımız içinde RÜCU SANATI’nı, bu sayfalarda örnekleriyle sergilemiştim. Fakat, yanlış anlaşılırım diye örneklerini yayından-sayfamdan kaldırarak, sadece tarifle yetinmeyi uygun buldum.
Rücu sanatını merak edenler, googlede SÜMBÜLZADE VEHBİ veya Harun YİĞİT ve rücu kelimeleriyle arama yaparak bu müthiş edebî sanatın örneğine ulaşabilirler. Derler ki, padişah SÜMBÜLZADE VEHBİ’yi huzura çağırır ve
-"Bana öyle şiir söyleyeceksin ki, ilk mısrasında seni öldürecek kadar sana kızayım.Amma, ikinci mısrasında kahkahadan kırılayım" der.
Vehbi, müthiş zekâsıyla rücu sanatının şahane bir örneğini sergiler.
*
Gelelim Rücu’nun tarifine:
"Bir düşünceyi daha güçlü anlatmak için, söylenen sözden döner gibi davranmaya rücu denir.
Sanatçı; nükte, üzüntü, sevinç, heyecan, dehşet … durumlarında anlatımı daha güçlü ve canlı kılmak için rücu sanatına başvurabilir. Rücuda, önceki sözden dönüş yok, fakat döner gibi yapma vardır. Amaç, anlamı pekiştirmektir. Dönüşler art arda gelebilir."
*
Nice sanat dolu şiirlerde buluşmak umuduyla...