- 658 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
Çocuk Yetiştirmek Sanattır 1
Kucağımıza yeni doğmuş bir bebeği ilk aldığımız anda ne düşünürüz:sevgi ,şefkat,koruma ,
acıma daha çok çeşitli tercihleri sıralayabiliriz.En önemlisi ,belki bir çoğumuzun aklına hemen gelmeyebilir.O bebeğin bembeyaz bir sayfa olduğu,onu bakıp büyütecek kişilerin ellerinde ya doğru ya da yalnış yazılarla dolacağı,kişiliğinin alacağı terbiye ve eğitimle şekilleneceğidir.
Bir anne düşünün,15 ya da 16 yaşında ;kendisi çocuk denecek yaşta ,babasının ,evden bir boğaz eksilsin diye ,adı başlık parası ya da süt parası mazeretleri ile parayı bastıran;kıza denk mi değil mi bakılmadan ,kendinden oldukça büyük bir adamla evlendirilmiş.Eğitimsiz ,
huyu suyu kızına uygun mu?onu hoş tutar mı?
Bu çocuk yaşta,henüz kendi karakteri oturmamış gençten nasıl bir anne bekleyebiliriz.
Daha iyisini düşünelim ,kızımız okutulmuş ,hem ahireti için gerekli olan bilgileri almış,hem de genel kültürünü ve dünyasını yoluna koymuş, okulunu bitirip kariyer yapmış.Yaşı fazla ilerlemeden çocuk sahibi olmak elbetteki hakkı.Yalnız iş çocuğun bakımına gelince ,ya anneye ya da kayınvalideye müracaat.İyi güzel de :
-Biiir ..Anne veya kayınvalide nerden bakarsanız bakın en az 50 lili yaşlarda ya da daha yukarı olacak yaşta.Yaradan, çocuk büyütmek çok sabır, çok emek gerektirdiği için ,anne olma görevini genç yaşlarda veriyor kadın kullarına.
-ikii..Babaanne ve anneanneler elbetteki torunlarını canları gibi severler.Ama anne sıcaklığı ,şefkati kokusu anneye özeldir;hiç kimse o yeri dolduramaz.
-Üçç..Annenin işten yorgun argın döndüğünü düşünelim.:Çocuk anneyi çok özledi ,onun sevgisine ,ilgisine onunla zamanı paylaşmaya muhtaç;annenin de ,eve dönecek eş ve varsa diğer çocuklara yemek hazırlama zorunluluğu var.
-Daha iyi şartlarda bir aile düşünelim.Maddi durumları oldukça iyi, çocuğun bakıcısı ve ev işlerini yapan yardımcı var .Anne yorgun argın gelmiş :
-Aman dur çocuğum ,bugün aşırı yoruldum .Git ablan seninle oynayacak(bakıcı kastediliyor)veya okul çağında çocuksa derslerine yardım edecek.
Benim çocukluk yıllarımda annem ev hanımı,halam edebiyat öğretmeni,benden 6-7 yaş küçük kuzenim anneme derdi:
-ben büyüyünce senin gibi anne olucam yenge ,annem gibi anne olmıycam..
-o ne demek kızım diye soran anneme ,
-sen hep ablamın yanındasın ,annem benim yanımda değil.
Bunları yazmamdan sakın hanımlar çalışmasın ,evlerinde otursun;hanımların çalışmasına
karşı olduğum anlaşılmasın.Elbetteki mesleğini yapmak isteyen çalışabilir.Ben acizane ,üç
çocuk yetiştirmiş bir anne olarak gözlemlerimi aktarıyorum.
devam edecek 26.12.2009 İstanbul
YORUMLAR
Türkan kardeşim ,yorumlarınıza teşekkürler.Yazının ilerleyen bölümlerini okuduğunuz zaman fikirlerimizin ayni olduğunu;çalışan annelerin çok daha özverili davrandıklarını işleyeceğim.Yoksa ilk bölümde yazdıklarım ilk bakışta bu izlenimi mi uyandırdı.?Çalışan anneler çok daha fazla kendi zamanlarından fedakarlık gösterirler. Çok değerli yorumunuza teşekkürler...
Ben anneyim. Sabahın altısında yatağından kalkıp, çocuklarının kahvaltısını hazırlayıp onların her türlü ihtiyacını karşılayabilmek için var gücümle mücadele eden, onlarla birilkte sabahın ilk saatlerinde yollara düşüp, onlar okuldan çıktığında, ben hala işimden çıkmamış, akşam eve geldiğimde. önce yemek, sonra toparlnama ve ardından çocuklarıma kaliteli zaman ayırma telaşı içine düşen çalışan, ama aynı zamanda ev hanımlığı görevini de üstlenmiş biriyim.
Annem bana " sakın kızım sakın benim gibi bir anne olma" demişti. O zaman anlamamıştım nedenini. Ama yaşım ilerleyip, çalışmaya başlayıp, ardından anne olduğumda anlamıştım.
Kadın çalışmalı Handan hanım. Evin sorumluluklarını eşi ile paylaşmalı, Çocuklarının sorumluluklarını ikisi birden üstlenmeli. Bir istatistik yapılmıştı yakın zamanda bilmiyorum okudunuz mu?
Çocuklarına kaliteli zaman ayırabilen ve onların her türlü ihtiyacına en makul şekilde yetişebilen kadınlar çalışan kadınlardı. Hem de oranı neydi biliyor musunuz % 58 e karşılık, %42 idi.
Güzel bir yazı. Sevgiler yüreğinize.
Çocuk yetiştirmek, yaşamın en asil ve sorumlu görevlerinin başında geliyor. Dengeli, bu konuda bilgili, sebatlı ve her zaman istekli olmak gerekli.
Çalışan anneler, programlı ve sistemli olmayı başarabilerek ve zamanlarını iyi kullanarak bu ergin görevi özenle yüretebilirler.
Yazınızın devamını bekliyorum.
Paylaşması güzeldi.
Sevgili Havin eleştirilerinize teşekkürler;yazarken kendim de düşünmüştüm ,yazı ile yazmam gerektiğini ,doğrudur.Biraz acele yazdım galiba (elbette ki) dikkatimden kaçmış.Başlığa gelince ,çocuk büyütmenin önemini vurgulamak için o başlığı seçtim.Yazının ilerleyen bölümünde açıklayacağım. Yorumlarınızı her zaman bekliyorum,teşekkürler,saygılar...
Güzel bir konuydu bir gün anne olursam muhtemelen bu konu dışında bir şey yazmam zira şimdi ne yeteneğim var ne de deneyimim bu sebeple sadece gördüğümü okur, anlatılanı dinlerim. Toy belki de çocuk denilenlerdeniz ama ;
" anne olmak"
nedir bilirim.
Gerek yaşarken gördüğüm eksiklik fazlalık olsun gerek şahit olduğum durumlar olsun az da olsa bir şeyler biliyorum.
Çocuk yetiştirmek sanattır fikrine katılmıyorum çünkü sanat o kadar da zor bir şey değil. Emekle , azimle ve de çalışma ile olur ama annelik olmuyor. İçte olabilmeli ya da bence evet evet bence önce kendisine,
" insan diyebilmeli"...
Bugün aklımdan geçmişti bir ara. Çocuğum olsun istiyorum ama cidden anne olmak güzel bir duygu mudur acaba ? Hani biraz düşününce , biraz hissetmeye çalışınca az çok anlaşılıyor ama yine de anlamadım. Ama yine de çok özel olduğunu biliyorum . Annenin çok türlü hallerini gördüm bazen çok üzüldüm hatta bir kere haddim olmayan bir şeyi yaptım. Sokak ortasında çocuğunu döven bir kadınla kavga bile ettim. Ama elde değil saçını çekişi hadi bu da normal tekmeleyerek dövüşünü görünce gözüm karardı benim içim böyle acımışken o kadın kendini ne sebeple haklı görebiliyordu acaba ama üzgünüm haklılık ihtimali olsa bile o kadın insan bile değildi gözümde....Hangi insan öyle o şekilde büyürse normal olabilir ki ? Sonra da vah vah, tüh tüh toplum bozuldu diyoruz. İyi de bu toplum denilen şey sen, ben o harflerinin sahiplerinden oluşmuyor mu ? Yaaa demek çözümken soru olmayı seçiyoruz.
Sonra yavrusu için canı gözüne gelmeyen anne de biliyorum ve aynı şekilde baba. Rabbim onlardan olmayı nasip etsin ama yazık ki gereken önem verilmiyor bu konuya.
Çok dağılmadan toparlamak lazım yorumu. Yazı cidden güzeldi ama bazı harf hataları , yazım durumları var. Tek tek almayacağım ama bir daha gözden geçirmeniz daha mı iyi olur acaba ?
Misal ;
elbetteki....yerine elbette ki olmalıydı.
Ve ,
metin içinde rakam olmamalı ;
50 li yaşlar değil de ...ellili yaşlar mı olmalıydı ?
Takdir sizin.
Yüreğinize sağlık...
Sevgimle.