- 523 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
*- BÜYÜKLERE MASALLAR 1
Havalar kışa döndü. Sonbahar da bitiyor. Hep merak etmişimdir ölümlerin niçin sonbahar aylarında arttığını. Oysa sonbaharda tabiat henüz canlıdır. Daha uykusuna çekilmemiştir. Kıştır tabiat için ölüm zamanı.
Bir hay huy gidiyor yine memlekette. Sonbahardı, kıştı, kimsenin umurunda değil. Her şey toz duman. Davulu eline geçiren basıyor böğrüne böğrüne tokmağı. Davul kim belli... Ya davulcu?
Son cayırtı domuz gribi... Geçen bahardan beri ’Geldiydi, gelmediydi, kapıda bekliyor, yok daha uçaktan inmedi, uçaktan indi de pasaport kontrolünde..." diye ünlerken biz, bir de baktık, çoktan girmiş sınırlarımızdan da arzı endam etmiş bile. Her kafadan sesler öyle bir yükselmeye başladı ki kimin ne dediğini kimse anlamıyor. Yani kimse kimseyi anlamıyor. Vatandaş da baştankara etmiş boğaz tekneleri gibi boynunu bükmüş kısmetini bekliyor.
Geçen gün gazetelerden birinde bir profesör makalesinin bir yerinde: "Kandan ve irinden beslenen bir terör lobisi çıktı ortaya. Şimdi barış ortamı ya sağlanırsa diye ödleri patlıyor. Şehit ve gazilerimizin katıldığı kimi protesto eylemlerinin arkasında TSK hastanelerine protez satan medikalcilerin olduğu yönündeki iddia bile, ’İrtica ile mücadele eylem planı’ ıslak imzalı orijinal belgesini Ergenekon savcılarına gönderen muvazzaf subayın 5 sayfalık mektubunda dile getirdikleri, bunun yanında hiç kalır." diye yazıyordu. Ne ilginç değil mi? Medikalciler şehit ailelerinin protesto gösterilerinin masraflarına sponsor oluyor. Bu ’sponsor’ da ne demekse... Şunun Türkçesini söyleseler ya "DESTEKÇİ"diye... Destekçi! Destekçi!
Bir de GDO denilen şey var. Onu da hiç anlamış değilim. Bunca kargaşanın içinde bir de bu GDO çıktı başımıza. Artık uğraşır dururuz. Aslında hiç kimsenin hiçbir şeyle uğraşacak ne zamanı var ne de isteği. Milletin gündemi başka... Varsa yoksa 3G...Yatıp kalkıyor, yiyip içmiyor, bir 3G de kendisi alsın diye didinip duruyor.
H1N1’ler, GDO’lar, 3G’ler... Bakalım kimler daha ne çoraplar örecek başımıza? Bu arada çorap deyip geçmeyin sakın. Kış geldi, dayandı kapıya. Ayakları sıcak tutmak lazım. Ne olur, ne olmaz...
Ölümlerin fazlalaşıyor olması aslında korkutmamalı insanları diyorum ben. Ne de olsa bu dünyanın geçiciliğini hepimiz biliyoruz. Öyle değil mi? Her doğan bir gün ölecek.Ha sonbaharda, ha kışta, ya da domuz gribinden... Kim bilir belki de GDO’lu ürünleri tüketmekten... Sonunda ölüm yok mu? Ne fark eder? Yoksa fark eder mi? Önemli olan nasıl öldüğü değildir insanın. Nasıl gittiğidir aslında, nasıl gittiği! 09. Kasım.09. Adapazarı
RECEP AKIL