- 681 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
YAŞAM ÇIĞLIKLARI
ÇARESİZCE İZLEDİĞİM KENDİ MUHTAÇLIĞIMDAN YARDIM ELİMİ UZATIP TUTAMADIĞIM KADIN DOSTLARIMIN ACILARIYLA BİR GECENİN KABUS ANISIYLA YAZMAYA BAŞLIYORUM...
...HER YÖNDEN GELEN ÇIĞLIKLAR
KULAK ZARIMI DELİYOR ADETA...
Dünyanın kanayan yaraları benim kulaklarımdan akıyor sanki.En büyük yara olan kadın yaşamlarından gelen çığlık seslerini duyuyorum defalarca.
Bir denizin ortasına düşen yüzme bilmeyen bir kadının nefesinin çırpınışlarında ,gözlerinin önünden geçen yılların anılarıyla çaresizce uyanıyorum.
Bir annenin yıllardır göremediği bebeğinin kokusuyla kalbine bıraktığı hançerin acısıyla uyanıyorum.
Sevgisiz yaşayan kadınların köle gibi yaşadıkları mecburi hayatlarının tam ortasında, bir çingen sarayında doğum acılarında uyanıyorum.
Balkonda ki çiçeğine dert anlatan yalnız bir kadının, yaprağa düşen bir göz yaşının tüm acısıyla uyanıyorum.
Sessiz ,suskun dillerini yutan kadınların sessiz çığlıklarınıda duyuyorum.
Ben her savaşçı kadının kılıcı oluyorum.Her acının tercümanı ,her intikamın zaferi oluyorum.Ben kan gölünün ortasında yüzmekten tükenen kadınları kenarı taşırken uyanıyorum.
Ben sevdanın kahır duvarlarını yumruklarken ellerimin acısıyla artık sağır kulaklarımda ki soğuk rüzgarların hisleriyle buz gibi yalnız yatağımda uyanıyorum.
ÇIĞLIKLAR KULAKLARIMDA.
dilek bağcı