- 706 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SONBAHAR HÜZNÜYLE BERABER TAMAMIYLA UZAKLARA GÖNDERDİM SENİ
Sonbahar hüznüyle beraber tamamıyla uzaklara gönderdim seni… Benden ötelerde, bana daha bir yabancısın şimdi… Bu sonbahar sensizliğe daha çok alıştırdı beni… Hüzünlerim sadece, yalan sevdana kanışımdandır bunu bilesin… Sevgilim yok, sevdiğim yok… Adının baş harfi bile yok… Sana ettiğim vedalarıma bir yenisini daha ekliyorum, aslında veda dolu bir sahne değil; yalnızca tamamıyla seni uzaklara saldığımı söylemek istiyorum…
Şimdi senin yerini vermeye hazırlandığım bir yürek var… Sen yerini çoktan kaybettin, yerini çoktan başkalarına devrettin beni pul yerine harcarken… Sen çoktan bendeki yerini yokluğa karıştırdın, canımdan çok sevdiğimi söyleyip değersiz olduğumu kanıtladığında…
Yazık… Biz olabiliriz diye düşünmüştüm, artık biz olduk da aşkımızı başka şahıslara fısıldayabiliriz sanmıştım… Yanılgılarıma bir yenisini daha eklemekten başka bir işe yaramamış bu düşüncem… Artık senin için ağlamıyorum, sana ağlamıyorum, seni özlemiyorum bile… Arada bir aklıma geliyorsun eski bir dost niyetine…
Ama sen çoktan uzaklara karışıp el oldun bile… Beni hak ediyorsun sanmıştım, yüreğimdeki tahta erişince kıymet bilirsin sanmıştım… Yazık… Sanmalarla geçirmişim bunca zamanı…
Sanıp da yanılmışım öylece… Bu mevsim, geçmişte bıraktı seni daha çok… Bir önceki mevsimde, bir önceki zamanda, geçmişin en dibinde, çok ama çok tozlu bir yerinde kaldın…
Bir daha da çıkarmayacağım seni o yerden… Şimdi yüreğime erişmekte olan biri var… Nedense bu yollar ürkütüyor artık beni, senden sonra içimde hep bir korku var…
Seni affettim ben… Çoktan affettim… Sen ne istediğini bilemeyen bir gönül avcısıydın, ben çok ama çok seven, bu uğurda kendini masalsı bir sevdaya adamış gönül sazıydım…
Senden kalan şarkıları bile rahatça dinleyebiliyorum artık, canım yanmadan… Demek ki artık sahiden de acıtmıyorsun, yalanlarınla yalanım olmuş, doğrularımdan çıkmışsın bile, mevsimler birbirini kovalamadan, daha sensizliğin ilk mevsiminde hiç olmuşsun…
Yalan değil… Ben sana hiç yalan söylemedim ki… Belki doğrun olamadım ama hiçbir zaman da yalan söylemedim… Her gün artan bir aşkla sevdim, artan bir aşkla sana geldim… Yazık… Bu artan aşkla beraber artarız sanıyordum, hiçbir zaman değerimizi yitirmeden, ellere karışmadan, biz olmaya devam ederiz sanıyordum… Bu aşkta gereksiz yere çok şeyi olur sanmışım meğer…
Hepsi birer yanılgıymış… Ben seni çoktan affettim… Affetmesem ne olacak ki? Hep bir başkası tarafından bu kadar çok sevilemeyeceğini iddia eder dururdum… O kadar ki aşkla doluydum…
Şimdi bir kez daha yalnız kalma, yalnızlıktan korkma diye, bir başkasının seni benim seni sevdiğim kadar çok, benim seni sevdiğim gibi sevmesi için duacıyım… Sen henüz büyüyemeyen bir yüreği taşıyorsun, bu nedenle ürkek, bu nedenle hayata öfkelisin…
Sanmıştım ki, yine sanarak yanıltmıştım kendimi… Sen bir tanesin, sen çok özelsin, sen Allah’tan bana bir nimetsin… Doğrularımızla yanlışlarımız çarpıştı seninle… Yazık…
Şunca satırda kaç kere yazık dedim kaç kere kahroluş sahnesini devam ettirdim bilmiyorum… Ama bildiğim bir şey var ki; sen yoksun, üstelik gelsen bile artık benim için yoksun!
Bu sevda da, bir şans tanıyacağım kendime… Onu sana benzetmeyerek, onu sen sanmadan, yalnızca “o” diyip de severek… O zaman bir kez daha yabancılaşacak belki de hissedeceksin bütünüyle benim için, içimde yok olduğunu…
Kim bilir, belki de hissedecek, gözlerinden bir türlü akamayan o gözyaşlarını harekete geçireceksin, duyguların kabaracak, o küçük yüreğine lanet edeceksin! AMA iş işten geçti diyip bir kez daha ah ettiğinde, kara kaplılara gömüleceksin!
Bu mevsim seni daha çabuk, daha hızlı unutturdu bana… Yazıyorsam sırf unutulduğunu anlaman için…
Dilara AKSOY
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.