- 722 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
137 - YALVARMAK
Onur BİLGE
Burdur’daki öğretmenim, oldukça çirkin, kara kuru, kırkın üstünde, uzun boylu, sade giyimli, ciddi duruşlu, prensip sahibi, evde kalmış bir kızdı ama kelimenin tam anlamıyla bir hanımefendi, dört dörtlük bir insandı. Genellikle koyu renk tayyör, açık renk buluz giyer, saçlarını hep toplar, arkadan topuz yapardı.
Sıraların, arka arkaya sıralanmış olduğu sınıflarda okuduktan sonra kümeler halinde düzenlenmiş bir sınıfa gelmiştim. Arkadaşlarımın bazılarıyla yan yana bazılarıyla karşı karşıya bazılarıyla sırt sırta oturmaktaydım. Öğretmense, kümelerin arasında dönüp, dolaşıp duruyor, onu izlemekte güçlük çekiyordum.
Okumaya başladığımdan beri, fırsat buldukça sıranın altında masal kitabı okurdum. Ya karikatür çizer ya rastgele çizdiğim çizgileri bir şeylere benzeterek işler, yeni şekiller
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 6
ÖDÜL - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
Sayın çok kıymetli kitap dostları! Nasılsınız iyi misiniz,umarım iyisinizdir.Bizleri soracak olursanız iyi olmaya ve iyi kalmaya çalışıyoruz.
Bizler bu eğitim-öğretim yılı başında okulumuza bir kütüphane kurmaya karar verdik.İlçemizdeki Yatılı İlköğretim Bölge okunun eski kitaplıklarını alarak arkadaşlarımızla boyayıp cilaladık.Okulumuza faydalı bir kütüphane oluşturduk.Binbir zahmetle hazırladığımız kütüphanenin rafları elimizde olan 300 kitapla dolamazdı.Yaklaşık 5000 kitap alacak olan raflar şuanda boş.Ne yapalım ,nasıl yapalım derken siz kitap dostlarım aklıma geldi.Şiirin, öykünün sevdalısı dostlarım! Sizlere sesleniyorum.Öğrencilerimizi şiirsiz,hikayesiz bırakmayın.Gelin elinizi uzatın.”Bir kitapla ne olacak sanki” demeyin ….”Bir elin nesi var iki elin sesi var” atasözümüzde belirtildiği gibi herkes bir tane gönderirse binlerce kitap olur.Sizden isteğimiz elinizde olan veya alıp gönderebileceğiniz yıpranmamış ,ilköğretim okulu öğrencilerinin seviyesine uygun kitaplar göndermeniz.
Yapacağınız kitap yardımları için teşekkür eder esenlikler dilerim.Kalın sağlıcakla ….
Adres:Kazım Karabekir İlköğretim Okulu
Tutak-AĞRI
TELEFON:04724112141
Harika bit öyküydü yine. Ben de "birisi" rumuxzlu beyefendiye katılıyorum. MNeden olmasın ki, her meslek grubundan iyiside çıkar kötüsü de. Ben de bir öğretmen kızıyım. Babamı da gördüm öğretmenlik yaparken, kendi öğretmenimi de. Bir arkadaşımı rezil etmişti giydiği kıyafeti yüzünden. Ve hala da affetmiş değilim onu. Bana yapmadığı halde. Gerçekleri kabul edip, hatalardan dersler çıkarmak gerekir. Kutlarım ustam.
Mükemmel bir yazı dizisi daha.
Dostluğun daha küçük yaşlarda başladığının göstergesi, arkadaşının mağduriyetini, kendi mağduriyetine değişme. Dostluğun temelinin atıldığı küçük yaşlar. Ve dikta bir görünüm Öğretmen yansıması.....
Eğitim hizmetine talip olan ve hep İstikbale hazırlık yapan İlmin nuru, klavuzu Öğretmenlerimiz biliyorlar ki okutacakları çocuklar kendi çocukları değil, her birisinin huyu, duygusu ayrı ve hep de ona göre davranıp her bir çocuğu kazanmayı bilmişlerdir ve günümüze değin iyi izleri halen mevcuttur ve her anılmaları rıza ile olur, bunun aksine yazısı dizisindeki öğretmenlerimizin de yokluğundan söz etmek de mümkün değildir ve vardır, sanki kendisi çocuk olmamıştır, sanki kendisinin çocuğu yoktur ve eski düzen gibi bağırmayla, kızmayla ve sert görünümle her şey halledilecektir.
Sayın Abdullah ARSLAN' ın yorumundaki böyle bir öğretmen tipi, ancak uyduruk öykülerde olur düşüncesine kesinlikle katılmıyorum.
Böyle bir öğretmen tiplemesi şimdi belki o kadar çok yoktur ama, yine de mevcut olanlar da bir elin parmak sayısından bir hayli fazladır.
Mükemmel yazınızı ve yüreğinizi kutluyorum.
Saygılarımla.....
Onur Bilge yazı dizinizi veya sizin deyiminizle 1001 gece masallarınızı beğeniyle ve sabırsızlıkla her gün takip ediyorum.
Bu arada bir sözümde "Abdullah Arslan" Bey'e; maalesef ki böyle öğretmen tipleri uyduruk öykülerde olmuyor, gerçekte daha çok. Öğretmenliğin kutsal bir görev ve Vatanına Milletine doğru, dürüst, ahlaklı bireyler yetiştirmek olduğunu unutan öğretmenler o kadar çok ki. Şimdi düşündükçe halen ilkokul 1. sınıfta öğretmenimin "R" harfini söyleyemiyorum onun yerine ağzımdan "L" harfi çıkıyor diye beni dövmesini ve onu daha o yaşımda öldürmek istememi; en önemliside okuldan ve okumaktan ne kadar nefret ettiğimi hatırladım bu yazıda.
1001 gece öykülerinizde yarın buluşmak umudu ile. Sevgiler