- 787 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
DERBEDER ÇERKEZ EMMİ- 2
Düğünlerde kızlar sırayla oyuna çıkar, erkeklerde ise sıra yoktur. Fakat onlar da gelişi güzel bir şekilde çıkmazlar. Bir delikanlı, bir kızı gözüne kestirir, onunla oynamak istiyorsa, o kızın sırasına denk getirir, öyle oyuna çıkar. Kendiliğinden de çıkamaz. Düğünde esas kural budur. Kızlar sıra olduklarında, ablası ya da kendi sülalesinden bir büyüğü olan kız arka sırada dikilir, düğüne katılır ama oynamaz. Köylerde yapılan düğünlerde damat hiçbir şekilde görünmez, tabii gelin de görünmez. Düğün tamamen onların dışında gelişir. Disiplinin olmadığı bir yerde hiçbir şey olmaz. Dolayısıyla düzgün, düzenli, ölçülü hareket etmek zorunluluğu vardır. Ölçüsüzlük, gelişi güzelliktir. Mutlaka her şeyin bir ölçüsünün olması gerekir. Toplumun şuuru, beyni varsa gelişim içinde olması lazım, değişim değil. Değiştiğiniz zaman aslınızı inkar eder, kökünü, geçmişini kaybeder.
Derbeder Emmi köyde Hasan’ın düğününü ,sabırsızlıkla beklemektedir.Çünkü sevdiği kız Hatice’ye kaşen olacak ,evliliğin ilk adımını atmış olacaktır.Düğün günü gelir çatar. Derbeder Emmi ,yani delikanlı Abdullah güzel elbiselerini giyerek düğün evine gider.Kızlar bir tarafa Erkekler bir tarafa dizilmiştir.Derbeder Emminin gözü sevdiği Hatice nin gözlerine takılmıştır.Kalp atışı hızlanmıştır.Hatice ile akardiyon ve alkış eşliğinde oynamak için heyecanla beklemektedir. Akardiyon eşliğinde çalınan müzikle Hatice oyna çıktığında arkasından Derbeder Emmi fırlar.Derbeder Emminin hayali gerçek olmuştur.Dünyalar Derbeder Emminin olmuştur. Hatice bir kuğu gibi süzülürken Derbeder etrafında pervane gibi dönmektedir.Etrafını görmez olmuştur.Akardiyon ve alkış eşliğinde adeta ayakları yerden kesilmiş, gökyüzünde kartal misali süzülmektedir.
Çerkez toplumunda ölüm merasimleri ,düğün merasimleri gibi ciddi ye alınır.Köyün tüm halkı cenazeye katılmak zorundadır.Başka köylerden gelen dost ve akrabalara haber verilir. İnsanlar akın, akın gelir cenazenin defin işlemi gerçekleşir. Köy halkı dışarıdan gelen misafirleri yemek yedirmek için ,kendi aralarında imece usulü evlere misafir edilir.
Ölen kişinin yakınlarının acılarını hafifletmek için başsağlığı verilir.Bazı kurallar vardır. Bu kurala uyma zorunluluğu vardır.Ölen kimsenin yakınları kırk gün yas tutarlar. Sakal traşı olunmaz, televizyon açılmaz,eğlence hayatlarına belli bir süre ara verilir.kırkıncı gününde mevlit okutulur.Yas sona erer.
Derbeder Emmi her sabah mal ve davarı otlatmaya götürür.Akşama doğru geri getirir .Kaşeni Hatice ile konuşur.Evlilik hayalleri kurar.gül pembesi bir tablo çizerdi.Hatice ile evlenebilmesi için askerliğini yapması lazımdı.Askerlik yapmadan evlenemezdi. Derbeder Emmi için vatan söz konusu ise gerisi teferruattır.Günler ,haftaları,haftalar ayları kovaladı nihayet o gün geldi çattı.Köyün bekçisi, Derbeder Emminin çağrı pusulasını muhtarlıktan alarak ,annesine verdi.Annesinden çağrı pusulasını alan Derbeder Emmi askerlik hazırlığını yapmaya koyuldu.Derbederin köyünde askere gidecek gençlere köylülerin yemek ziyafeti vermesi gelenek haline gelmişti.Bu güzel geleneğe askere gidecek gençler ayrıt edilmezden çağırılırdı.
Ayrılık günü geldi,çattı. Derbeder Emmi hiç üzülmüyordu.Çünkü söz konusu vatandı. Derbeder Emmi geceden valizini hazırladı.Sabah erken kalkarak Annesinden helalleşerek elini öptü. Hatice’yi görmek için Haticelerin evine doğru gitti. Annesi ve babasının elini öptükten sonra helalaşarak yola koyuldu.Takvimler 1950 gösteriyordu. Arkadaşları ile birlikte Yıldızeli ‘ne doğru yayan bir şekilde yola çıktılar.Öğlene doğru Yıldızeli ilçesine vardılar.Askerlik şubesine uğrayarak sülüsünü ve elbiselerini aldı.İstasyona doğru hızlı adımlarla istasyona yürüdü.Trene bindi. Acemi birliğini yapacağı yere gitti.
Askerlik , Derbeder Emmi için kutsal bir görevdi.Peygamber ocağına gelmişti. Verilen vazifeleri zamanında eksiksiz olarak yerine getiriyordu. Arkadaşları ve komutanları tarafından çok sevilirdi.Acem birliğinde annesine mektup yazar ,Hatice ‘sini de sorardı. Bölük çavuşu mektubu gelen askerlerin mektubunu yüksek sesle okurdu.Derbeder Emmini mektubu da vardı . Koşa, koşa mektubu alarak hemen okudu.
Annesinin , Hatice’nin ve köyünden selam vardı.Köyünü ,Annesini ve Hatice ‘sini özlemişti. Duygularını belli etmeden , mektubunu katlayarak cebine koydu.Askerliğin temel kurallarını en ince detaylarına kadar öğrenmeye çalışmış ve öğrenmişti.Acemi birliği bitmiş usta birliğine geçiş yapacaktı.
Derbeder Emmi Ankara usta birliğine geçerken dünya da ayrı bir gelişme oluyordu.Uzak doğu ülkelerinde Kore de savaş çanları çalıyordu. Kore anlaşmazlığı, 25 Haziran 1950 sabahı Kuzey Kore`nin, Güney Kore askerlerinin 38 nci paralel boyundaki sınırı geçtiklerini ileri sürerek, sınırı teşkil eden 38 nci paralel boyunca saldırıya geçmeleriyle sıcak savaşa dönüştü. Bu durum karşısında Amerika`nın isteğiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 25 Haziran 1950`de toplantıya çağrıldı. Güvenlik Konseyi, Kuzey Kore`nin Güney Kore`ye saldırmakla barışı bozmuş olduğuna karar verdi.
Birleşmiş Milletlerin saldırıyı durdurmak ve anlaşmazlığı barış yoluyla çözmek amacıyla yaptığı girişimleri hiçe sayan Kuzey Kore, taarruzu başlatarak Seul`ü ele geçirdi. Bunun üzerine 27 Haziran 1950`de Birleşmiş Milletler, üyelerini Güney Kore Cumhuriyeti`ne yapılan saldırıyı karşılama ve bu bölgedeki milletlerarası barış ve güvenliği geri getirecek yardımlarda bulunmaya çağırdı. Aralarında Türkiye`nin de bulunduğu on altı devlet Birleşmiş Milletlerin çağrısına cevap verdi ve bu devletlerin gönderdiği yardımlardan Birleşmiş Milletler Kuvvetleri teşkil edildi. 25 Temmuz 1950`de alınan karar doğrultusunda; Genelkurmay Başkanlığı Kore`ye gönderilmek üzere; bir komutanlık karargâhıyla, üç piyade taburundan ve gerekli yardımcı birliklerden meydana gelen bir tugay ile 241 nci Piyade Alayını görevlendirdi. Kore`ye gitmek üzere oluşturulan bu birlikler Ankara Etimesgut`ta toplandı.
Bu Tugayın içinde Derbeder emminin birliği de vardı.Derbeder Emmi hazırlığını yaparak annesi ve Hatice ‘sine bir mektup yazarak postaya verdi. Durumu mektubunda detaylıca anlattı.Helalık istedi. Ankara’dan tren ile İskenderun geçen Derbeder emmi ve tugayı İskenderun’a geldikleri vakit çok duygusal anlar yaşanıyordu. . Törende kimler yoktu ki annesinin kucağında henüz bir yaşını doldurmamış bebekten, değneğine dayanarak torunlarını savaşa gönderen seksenlik ninelere kadar her yaştan insan, Kore yolcularının anaları, babaları, hayat arkadaşları, nişanlıları,evlatları…
İskenderun`da da askerî, mülkî erkân ve halk bando eşliğinde Derbeder Emmi ve Türk Tugayını törenle uğurladı. 25, 26, 29 ve 30 Eylül, 2 Ekimde hareket eden gemiler Süveyş Kanalı-Kızıldeniz-Mendep Boğazı-Seylan Adası`nın merkezi Colombo-Singapur-Filipinler ve Formoza Adası deniz yolunu izleyerek 21 günde Kore`nin güney doğusunda bulunan Pusan Limanına ulaştı.
Derbeder Emmi hayatında hiç görmediği ülkeleri görüyor .Dilini rengini dinini bilmediği insanlarla karşılaşıyordu. Derbeder Emminin Tugayını 8 nci Amerikan Ordusuna bağlandı. Tugaya " Kutup Yıldızı" kod adı verildi. 7 Kasım`da Türk Tugayına ilk olarak Seul`ün 46 km. kuzeybatısındaki Munson bölgesinin emniyetini sağlama görevi verildi. Tugay öncelikle 25 nci Amerikan Tümeninin geri bölgesini emniyete aldı ve Tümenin Sunchon bölgesinde toplanmasını sağladı.
Bu sırada Tugayın 9 ncu Amerikan Kolordusunun ihtiyatını teşkil etmek üzere 22 Kasım`da Kunuri`ye hareket etmesi bildirildi. 26 Kasım günü Kunuri`de toplanmasını henüz tamamlamamış olan Türk Tugayına Tokchon bölgesinde bulunan 9 ncu Kolordunun ve 8 nci Ordunun sağ yanını korumakla görevlendirildi. Tugay plân gereği 27 Kasım sabahı Tokchon istikâmetinde sarp ve ormanlık bir arazide ileri yürüyüşüne devam ederken 9 ncu Kolordu Komutanlığından bir emir aldı. Emre göre; Tugay Tokchon`a gitmeyerek önceki gece konaklanılan Wawon`un doğusunda kalacak ve yolu burada kapatacaktı. Emirde ayrıca Tugayın takip ettiği yolun kuzeyindeki Chongsangni`de bir alay kuvvetinde düşman görüldüğü bildirildi. Bu durum karşısında Tugay Wawon boğazına dönmek ve Tokchon-Kunuri yolunu Wawon Boğazında kapama kararı verdi. 28 Kasım 1950 sabahı başlayarak devam eden Çin Ordusunun taarruzu akşama kadar devam etti. Düşmanın kuşatma hareketi başarıyla karşı konularak geçici olarak durduruldu.28/29 Kasım gece yarısı ani saldırıyla karşılaşıldı. Düşman bu saldırıyla Sinnimni`ye ve bu köyden Kaechon`a giden yola hakim oldu, 1 nci ve 2 nci Taburların arasındaki irtibatı kesti. 29 Kasım günü Tugay komutanı ilerde kalan bu kuvvetlerin geriye çekilmeleri için Sinnimni`ye bir taarruz yaptırdı. Amerikan birlikleri de bu taarruza yardım etti. Sonuçta Sinnimni geri alınamadı ancak bu hareket ilerideki tepelerde bulunan birliklerin geri çekilmelerine yardım etti.29/30 Kasım gecesini çarpışarak geçiren Türk Tugayı 30 Kasım günü Kunuri`ye ulaştı. Türk Tugayı 28 Kasım 1950`de Wawon`da bir gün, 28/29 Kasım 1950`de Sinnimni bölgesinde bir gece, 29 Kasım 1950 de Sinnimni-Kaechon bölgesinde bütün bir gün düşman kuvvetlerine karşı fedakarlıkla savaştı ve ağır zayiat verdi. Sonuçta 8 nci Amerikan Ordusuna düzenli olarak çekilme için gerekli zamanı kazandırdı. Türk Tugayı böylece zorluklarla dolu ilk muharebe görevini şerefle yerine getirmiş oldu.
Derbeder Eminin bulunduğu Türk Tugayı ilerlerken Amerika Tugayının Türk Tugayına uyarmadığından Türk Tugayı Çinlilerin tuzağına düşer. Bu çemberi yarmanın tek yolu süngü savaşına girmek tir.Çinliler bir taraftan hoparlörle psikolojik savaşa yapıyor. Türk askerinin duyabileceği şekilde , radyo yayınları yaparak Türkçe ;Türkler bu kadar evinizden uzak ne işiniz var. Evlerinize dönmelisiniz diye yayın yaparlar.Derbeder Emmi savaşın tam ortasındadır.Süngüsünü çıkarır silahına takar. Allaha duasını eder .Çembere doğru ateş ederek koşar. Sağında ve solunda Mehmetler düşmekte şehit olmakta Türk askerinin kurtulabilmesi için çemberin bir yerinin delinmesi lazım.Çember bir taraftan delinmiştir. Türk tugayı oradan çıkmaya çalışır.Derbeder Emmi çemberden ilk çıkanlardandır. Ayağına bir kurşun isabet etmiş yaralanmıştır.Sürüne sürüne oradan uzaklaşır. Uzaklaştıktan sonra ileride başında kask olan bir düşman askerini yerde yatarken görür. Silahını yüzüne doğru doğrultur.Ateş etmez.Kaskını çıkartmasını işaret eder.asker kaskını çıkarır. Derbeder Emmi hayrette düşer . Bu asker ,kadın pilottur. Korkudan rengi sapsarı kesilmiştir.Derbeder Emmi el işareti ile gitmesini söyler. Kadın arkasına bakmadan kaçar. Derbeder Emmi aşırı yorgunluk ve bacağından yediği kurşundan olduğu yere yığılır kalır.
Gözünü açtığı zaman Türk çadır hastanesinde kendini bulur.üzerinde Türk doktorları ve hemşireleri bulunmaktadır. Allahın a hamdı ve sana da bulunur. Komutanı geçmiş olsun der. İstirahat etmesi için oradan ayrılırlar.Bir hafta zaman geçmiştir.Nöbetçi hemşire ziyaretçisi olduğu söyler .Derbeder emmi çok merak eder. Köyünden bu kadar uzak bir yarde kim ziyaret edebilir.Gelen ziyaretçi bir kadındır. Çinli bir kadın. Hafızasını toplar hatırlar. Serbest bıraktığı Savaşta bıraktığı
Kadın . Kadın bir tercüman yardımıyla derbeder emmi ye sorar neden savaşta kendisini öldürmediğini sorar.kadın kendisi olsa gözünü kırpmadan öldüreceğini sorar.Bizim dinimizde savaşta dahi olsa kadın ve çocuklara zarar verilmez. Der kadın bundan çok etkilenir. Müslüman olur. Oradan ayrılır.Hastaneden taburcu olduktan sınıra ayağı kurşun yarasından sakat kalmış . gazi olmuş. Gazilik nişanı almıştır. Türkiye’ye döner Köyüne derbeder emminin ölüm haberi gitmiştir. Annesi üzüntüsünden Rahmetlik olmuş,Karaca gözlü Hatice evlenmiş…
Derbeder Emminin çayını içmek isteyen Sivas Kafkaslar halkaları dayanışma ve yardımlaşma derneğinde bulur…
17.07.2009 Hacı ÇATKIN