- 1601 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
Gaipten Haberler – 1 / Aşk Mucizesi İle Gelir
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
“Her gidişin onlarca hüzün yükler omzuma
Gittiğin yoldan, aşk mucizesi ile gelir.”
Ne zaman gitsen uzaklara ben sana gelirim. Her sabah yanında uyanırım aynı güne. Unutma günlerden düşertesidir ve dünya batsa umurumda değildir seninleysem. Nerede olursan ol sana açılan bir kapı var ve kendimden geçip sana gelebilirim.
Karanlığı nasıl severim bilirsin. Mum ışıklarında titreşen alevlerin dansı tutkularımızı hatırlatıyor bana. Bu nedenle her gün gecenin yolunu gözlüyorum gizli gizli ve özlüyorum. Seni göremedikçe siliniyor yüzümden gülüşlerim anla.
Fakir yüreğimizin tek zenginliğiydi sevdamız ve birbirimizin gözlerinde ışıldarken ne kadar da masumduk. Son pişmanlık fayda etmezdi ya hani; pişman olacağımız tek bir kararımız bile olmadı bizim. Oysa ben kendimi bildim bileli kavuşmazdı okuduğum kitaplarda bile sevenler. Ama yine de korkmazdım…
Geceye uyku çöktüğünde gölgelere karışır, gözkapaklarını aralar, canımdan can katardım canına ve tılsımlı bir sevda olup kanına girerdim. Gözüm kapalı yeni yollar keşfederdim mutluluk ülkesine giden. Okumayı yeni öğrenen çocukların hevesiyle hece hece özlemi söktürürdüm dudaklarıma. Kulağına umutla fısıldarken düşlerimi, gözyaşlarımı kurtarırdı ellerin yanaklarımdan ve o vakit ben daha güçlü yürürdüm bu sevda yolunda.
Bak sızılı yüreğim…
Bak sevdiğim…
Gün geceye devrediyor nöbeti… Kaç devirdir uyumadım bilmiyorum. Yorgunum… Bitkinim tahayyüllerden… Gaipten haberler alıyorum. Hiçbir ferman yazmıyor sevdiğini. Bir an dalsam, düşlerimde nefessiz kaldığını görüyorum felaketim oluyorsun durduk yere. Ve ben sana kıyamayıp kendimi koyuyorum musalla taşına her seferinde.
“Dokunma… Bu sevgi ham bir meyve daha…”
İşte yine o ses. Ben-siz yapamaz oldu. Zamanını beklememi söylüyor. İtiraf etmeliyim ki aceleci bir sabrım var benim. Bir türlü coşkudan muaf akmaz damarlarımda kan. Peki neden hep solgundur yüzüm… İyi görünmediğimin farkındayım ve bu sevda yolu uzun… Kurumuş nehirlerin yatağında uykusuzluk çekiyorum her gece. “Aşk” diyorum yumuşak bir sesle. “Kanıma gir ve beni bu yolda güçlü kıl… Bedelini öderim…”
O aşk ki yarama saplanan bir ok gibi yakıyor canımı. Konuşmaya isteksizim dudaklarına kanıncaya kadar, kanayıncaya kadar öpüşecek çünkü onlar. Ve sen suskunluğumu kesinceye kadar dudağımın kenarında bekleyecek sözüm. Aşk, mucizesi ile gelecek biliyorum…
Şubat 2009
Ayşegül TEZCAN
YORUMLAR
İtiraf etmeliyim ki aceleci bir sabrım var benim. Bir türlü coşkudan muaf akmaz damarlarımda kan. Peki neden hep solgundur yüzüm…
sen bilmeden yazdın bunları ben bilerek okudum... aramızdaki fark ne biliyor musun hiçbir zaman tersi olmayacak/ yüreğin sızlasın... aşk içinse!
en güzeline, farkımızla...
O aşk ki yarama saplanan bir ok gibi yakıyor canımı. Konuşmaya isteksizim dudaklarına kanıncaya kadar, kanayıncaya kadar öpüşecek çünkü onlar. Ve sen suskunluğumu kesinceye kadar dudağımın kenarında bekleyecek sözüm. Aşk, mucizesi ile gelecek biliyorum…
OFF OFFF...
SİZİ YAZILARINIZI ŞİİRLERİNİİZİ ÖZLEMİŞİM ...
İNANIN BANA....
İSMİNİZİ GÖRMESEM BU YAZIYI SİZİN YAZDIÜĞINIZI YİNE BİLECEKTİM...
KUTLADIM ÇOKK....
Geceye uyku çöktüğünde gölgelere karışır, gözkapaklarını aralar, canımdan can katardım canına ve tılsımlı bir sevda olup kanına girerdim. Gözüm kapalı yeni yollar keşfederdim mutluluk ülkesine giden. Okumayı yeni öğrenen çocukların hevesiyle hece hece özlemi söktürürdüm dudaklarıma. Kulağına umutla fısıldarken düşlerimi, gözyaşlarımı kurtarırdı ellerin yanaklarımdan ve o vakit ben daha güçlü yürürdüm bu sevda yolunda.
...................
Kor ile dövülürken örste demirler bir mevsimin hıncı dökülür aşkın üzerine ve alev durduk yere karartır özünü ve diker uzaklara asil bir bekleyiş gibi gözünü. Her yudumda içimizi serinleten ve içtiğimiz her suyun içinde gezinen bir umut iksiri vardır aslında, düşlerimizi göğsümüzde asil bir yara gibi gezdiren...
Uzun bir aradan sonra okunası yazılarınızla buluşmak mutlu etti bizleri Ayşegül Tezcan.
Tekrar hoş geldiniz...