- 1082 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Kendimi Tanımak Üzerine
Yıllardan beri naçizane şiir ve denemeler yazan biri olarak ki özellikle bugünüme göre çok daha fazla yoğun yazdığım zamanlardan vardığım bir noktadır;
"İnsan hayatı boş bir kitabın sayfaları gibidir"
O yoğun dönemlerde sık sık gözümün önünde karala derken kağıt ve hadi derken kalem bu çağrılara her uyduğumda zamanın nasıl geçtiğinin farkındasız bir bilinç ile uyanıyordum; kağıt karalanmaktan görünmez, kalem çalışmaktan bitap, parmaklar sızlamaktan şikayetsiz.
Her seferinde elime alıp okuduklarımı bildiklerimden öte buldum. Oysa ben yazmıştım onları ve onlar benim duygularım, benim düşüncelerimdi. Bana ait ve bende olanlardı. Okudukça da kendimle ilgili bir çok şeyi öğrendiğim, karalarken aydınladıklarımdı!
Ustayı’da böyle buldum!
Sanat öğreticilerine Usta diye hitap edilirken, kendimi kendime davet eden vakitlerde öğrendiklerimi bana fısıldayan, böylelikle olduğu kadarı ile edebiyata yönelmeme vesile olan dahası sevmeyi olanca güzelliğiyle anlatan sese Usta demeyi yeğledim. Çoğu insanın başkalarının kaleme aldığı düşüncelerde kendisini bulmasını ve kendim için düşünüp başkaları için de yazmanın edebiyat için fevkalede bir fikir olduğunu da diğer Ustalar’dan aldım.
Düşünme yetisi insana varoluşun en etkili, en vazgeçilmez ve en güzel armağaını.
İnsan hayatı boş bir kitabın sayfaları gibidir;
Her bir şeyler karaladığım mucize buluşmalarda gözümün önündekileri elime alıp okuyunca kendimle ilgili belirsiz boş bir sayfayı daha bildiğim bir Ben’le doldurarak, bir öncekinin üstüne çevirmenin keyfi ile çok fazla sevdim düşünmeyi ve yaşamayı.
Herkesin içinde benliklerinin sayfalarını ayrıcalıklarla dolduracağı bir Ustası var.
Bunun için yemin edebilirim!
Zor geliyordu ama hep doğruyu söylüyordu Usta! Ve hep haklı çıkıyordu kanımca.
Onu dinlediğim zamanlardan kalma burada paylaştığım her şey ki beş senedir konuşmuyoruz, istiridye açmıyor ağzımızı mercan kayalıklarında!
Ben kendimi ne kadar tanıyorum?
Usta
Us’da
Artık hiç!
Bülent Öztürk /18.06.2007