// albay'a mektuplar //
albay’a mektuplar..
-1-
adı:acı
tutamadığım kalemde,yer eden sözler bana öfkeli..
aynaya yansıyanların gerçeği yokmuş.şöyle bir uzaktan bakınca fark ettim.kurduğum tuzaklardan,acemice işte.yal”an” anlıkta olsa,deşti içimi;tüm benliğimi..habersiz yağmalandım.yerde kırık dökük duran aynadan farksız ruh!keskin virajlar anlamsız kahkahalar içi kof mutluluklar;gerçeği yok.gerçeğin hiç dokunmadığı bir dünya!yazık.
Albayım,şimdi size şikayet etmek isterdim.şu en cahil halimle..öyle ya dünya dönüyor.sersemlik..daha ölmeden çürüyorum.tuzlasalar bari..gözümün ucunda çoktandır,mavilik..kendime içinde yer bulamadığım bir mavilikte..anbean azalan nefeslerde içime sokulan ve alınan tarifsiz duygu adı:acı oldu.
habersiz yağmalandı.esir düştü ruh!çekisi varmış.bir ızdırap ordan oraya savurdu.şimdi rüzgar saçlarımı tutarken ağlamak gerek.ben gidiyorum.hangi yalanına geldin?ne fark eder zaman bizleri an’a kurban etti.eridi;güneş!gözler önünde,maviliğe gömüldü,hamraya yakın rengiyle..dramatik son!hazin..dramatik gül hüzünlü,yaraları sarılır sanarken..belki ona da bir dua iyi gelir.
herkese yazılarda yer var.
Albayım!gül hüzünlüyse,gece hüzünlüyse ben neyleyim.eylemesinler beni de ellemesinler söyle onlara..onlar kimse artık.söylenmemiş sözlere sahip olduklarını sanıyorum.
yazılanların elbet bir hikmeti vardır.hikmet’in hatırına çözelim şu işi..sevgi’ye inancım kalmadı.bilge’lik de bir yere kadar..
Albayım,siz anladınız.en anlaşılmayan noktayı(.)vahim bir durum olduğunu tarifi mümkün olmayan nedenleri,vurgulanmamış;sözde söylentileri,özde yitirilmiş sözlerin olduğunu anladınız.
saygılar..
otuz1 ocak 2bin9
08:57
MergeN..
-2-
oyun
Albayım;yalan söylediler,anlaşılmayan cüretkar tavırlar vardı.
malum acınası komedi oyuncusuyum.sahne bittikten sonra o boyaları silmek ızdırap!delicesine bir tutku..bitmeyen sahnelerde sahtekarlık, soytarılık ait olunmayan bir düş düş-kırıklıklarından ziyade anlamsız gülümsemeler..tadı olmayan dünyanın havasını soluyorum.onlar hala kahkahadalar,erişemedim o kadarına anlayamadım.
halbuki ürkütücü değil dalgalar ama düşünceler beynimi kemiriyor.
eşlemesiz cümleler baş döndürücü,kelimeler labirentinde kaybolmak o kadar olağan ki sürükleniyorum.
inanın bundan şikayetçi değilim.
Albayım,sebebini bilmediğim dert,dert olmaktan çıktı.
nedenler arıyorum,bir dar da bir ferahta..içimde kayboluyor hava,içinde çözülüyor.
anladım.anladım,gölgesinde yatılmazmış.serinlikler aldatıcı faydası yok ferdaya..
değilmiş işte,değirmende öğütülmeliydi duygular..
cehalet!kaderin oyunu,oyuna karışan her kişi eline almış rolünü..
paylanan paylanmış.satan satmış.dileyen dilenir olmuş.kafam karıştı,ayıklamak icap etti.
sizden rica etsem diyorum.hikmet ben-ol’saydım.kesin düşerdiniz peşime sokak lambalarının sönük olmasına aldırış etmeden aydınlatırdınız yolunuzu,yolumu..zor birşey mi rica ediyorum.ufak bir yardım kime ne gibi zararı olabilir ki..
anlatamadığımdan şüphem,anladığınızdan şüphem yok..
sarınırım takatim kalmadı.şimdilik son veriyorum.
daha aheste bir vakitte tekrar rahatsız ederim.
edebilirim.
edebilir miyim?
hürmetler..
9 şubat 2bin9
02:13
MergeN..
-3-
merhamet
Albayım,korkarım cehalet her yanı sardı.
gerçekler öylesine perdelenmiş ,öylesine kirletilmiş ki bu korkutucu..halbuki her şey apaçık olmalıydı.melekler yağmurla şehre inerken sokaklar adımlanmalıydı.merhamet esirgenmeksizin avuçlara dokunmalıydı.fütursuz bir dil duaya geldiğinde merhamet gözyaşları avuntusuz kalmamalıydı.
Albayım,yazılanlar kafiyeli olmalı.zaten o vakit anlamlanmalı kağıda düşenler..
insanlık yok oluyor.düzensiz döngüler eşiğinde dünya!bundan şikayetçiyim.şairane bir çözüm talep ediyorum;savcısız sorgular ve yargılar.. ruhlar yalanlarla oynuyor. kör karanlıkta ve bulanıklıkta..
Albayım,oyunlar oynanıyor.
aslında oyunları hikmet daha iyi bilir.neyi kurcalıyorsam,gülünç durumlar..
dil sesini çıkartmadan bir köşede ağlıyor.kelimeler sırt sırta vermiş.adeta küsler;cümlelere,sevgi-ye,bilge-ye ve dünya-ya..bir şeyler daha var.
çözülmeyi bekleyen..karanlık!
Albayım,dünya bu gözden karanlık..ezan sesleri yükselirken,kaçışan kalabalıkta bir ses ;“albayım,beni de unutmayın.”diyor.herkes bu kadar farkında mıydı?
* * *
aklımda bir şiir var.güzel bir kadın için yazılmış.kadın hiçbir vakit bilmemiş.şair sadece bir kez o uyurken sessizce kulağına fısıldamış.
kadın aşk’ın kollarında uyuduğunu hiçbir zaman bilmeyerek dünyayı boşa sanmış.sırf bu yüzden ya,eline aldığı her ipi de boşa sarmış.ruhunu oyalandırmış.oyalanmış.sanmış ki şairin ona merhameti yok.şair de aksine kendini kadına hiçbir vakit liyakat görmemiş.
hayat kuruntularla ziyan olmuş.
Albayım,insanlar fark ettiklerini sandıklarını özünde hiç fark etmemekteler..gözlere perde inmiş.rengi yok.gözle görülmeyen görüntüler gözden uzak..
çoklarını zifiri karanlıktaki ışık kör etmiş.
sokakta karışan konuşmalardan yorgunum..ruh yamalı,yaralı değil ki..beklensin.
sayfaya düşen mürekkep isyankârsa yazan ağlamasında ne yapsın.kelimeler kırgınsa ele ne,bu kalemi tutana ceza..
karşı kıyıdaki sesler,uçuşan martılar huzur verici..zihnimdekilerse aksine delirtici..pervasız olan kelâm,kalem neylesin..sevgi-yi esirgemeselerdi.bilge-ye düşkün olunmazdı.
bir kez daha saygıları mı sunuyorum.
saygılar..
on9 şubat 2bin9
22:28
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.