AKLIMIZA GELMEYEN BAŞIMIZA GELDİ - 1
“Güvenme dayına, ekmek al yanına” Dayısı olanlara duyurulur. Her ne kadar da başkasının havası ile hava atsak da yine kendi yağımızda kavrulacağımızı unutmamamız gerekir. Dayı mayı fark etmez, yeri geldi mi bir kalemde siler gider. Ardına bakmaz bunu yaparken. Yüz verme ayıya gelir eder halıya diyerek bu faslı burada bitirelim.
“Müşterinin dikkatine
Veresiyemiz yoktur
Ben sağlamım diyenler
Hala dönmedi” Çok darbe yemiş bir esnafımızın bu feveranı. Bir yandan esnafa hak veriyor bir yandan da bunu belirtmesine lüzum olmadığı kanaatine giriyorum. Ben sağlamım diyenler ifadesi derin bir hüznün yansıması; hayalkırıklığı…
“Haç dolaysiyle kapalıyız.
Müşterilerimize de çok çok dua edeceğiz.” Benim kalbi temiz gönlü semiz vatandaşım. Bir işyerinin kapısına asılmış olan yazı. Hacı işi biliyor dostlar!
“Not asansör içine çiş yapmayın.
Asansör kamara takdurduk
Biz sizi biliyoruz.
Lütfen evine yap.” Aman aman, biz sizi biliyoruz siz bizi bilmiyorsanız vay halinize! Biz sizi çişinizden tanırız var mı ötesi ha! Asansörde çiş olur mu ayıptır ayıp vallahi! Hem de kamara taktırmışız ki başka apartmanda yok. Sonra namüsait bir vaziyette takılıp kalmayasınız aynalı sazan misali kameraya!
“Dikkat şerefli pazarcı buraya büyük tuvaletini yapmaz yaptırmaz.
Karşıdan takip ediliyorsunuz.”
Apartman Yönetimi”
Bir apartman duvarına asılmış olan yazıdan. Pazar kurulur her hafta. Her Pazar kurulduğunda apartmanın giriş kısmı tuvalet olarak kullanılır naçizane. En yakın, en kuytu yer orası çünkü hem de bedava. Yalnız küçük tuvalet serbest gibime geliyor, yazıya göre. Bir de gaz var cümlenin içinde: “Şerefli pazarcı…” Çiş eden şerefli ise çiş etmeyen ne? Bir de karşıdan takip edilme nasıl onu çözemedim? Radar mı takılmış acaba bir yerlere? Şöyle bir anons mu geçiyor yönetim arasında: “Siyah pantolonlu, beyaz gömlekli adam çiş ederken radara yakalandınız. İnanmıyorsanız gelip bakın görüntülere.”
“Eğer ki bir kardelen kadar cesaretin yoksa sakın sevme.”Bir motosikletin plaka kısmına yazılmış özlü mü özlü söz. Kardelenlerin hikâyesi biraz acıklı ama cesurane. Bizimkinin aklı da o biçim hani. Plakasına değin işlemiş korkusu!
“Anahtar her zamanki yerinde.
Pas…”Böyle bir not bıraksalar evinizin camına asılmış olarak. Anahtarın nerede olduğunu bulmanız çok zor olsa gerek. Bulmaca gibi kelimenin ilk üç harfini vermiş ipucu misali. Pastane mi, pasaport mu, ne bu? Nerede bulacağız şimdi anahtarı? Hırsızların da işi zor böyle bir açık davette!
“Durmazsan sende aç bende aç
Durursan sende tok bende tok.” Bir yol üstü lokantası. İyi düşünülmüş, dikkat çekici. Mesaj aç olanın dikkatini hemen çekecek şekilde. Bu ülkenin insanı işini biliyor.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.