SAÇIN UZUN TARARIM - 8 Mart özel yazı

• 7 Mart 2009 Cumartesi 14:26:03

SAÇIN UZUN TARARIM

Elleri-etekleri öpülesi olarak sadece; padişahları, haşmetlileri, kalantor zevatı, protokol ricalini görme alışkanlığını sözde kültürlerinin bir değeri olarak gören ve sırf bu nedenle de ümmet görüntüsünden bir türlü kurtulamayıp millet olamayan bir toplumun fertleri olarak kutluyoruz emekçi olan-olmayan Dünya Kadınlar Gününü …

İşte sırf bu görüntüden dolayı, bu günün kutlanması hiçbir kadınımıza (sanıyorum ki) mutluluk vermiyordur. Adına adanan bir günde bir kadın, bir ülkede örneğin sevgililer günündeki sevgili, anneler günündeki anne, öğretmenler günündeki öğretmen kadar mutluluk duymuyorsa bu durum öncelikle o ülkenin dünyanın bütün klasmanlarında, istatistiklerindeki yerinin de desteğiyle felaket değil kıyamet çanlarının çalmaya yakın olduğunun bir anlamda göstergesi demektir.

Büyük Atatürk’ün döneme ve koşullara göre çağının ötesi bakışı sayesinde bugün kimi kadınlarımız çok az örneklenecek kadar olsa bile
Sosyal yaşam içindeki piramit’in her katmanında kendisine bir yer bulabilmiştir ve büyük olasılıkla da bugün meydanlara küçük yürüyüş kolları halinde ve ellerinde pankartları ile yürüyeceklerdir ve eğer pankarttaki yazıları polis copu için cazip gelmezse üstelik çevre erkekleri tarafından da alkışlanacaklardır ama.

Ama … Feodal yapının kentsel-kırsal egemenliği de dakika firesi bile vermeden ve giderek baskı gücünü yayarak, arttırarak toplum seviyesine kendi renksizliğini fırçalamaya devam edecektir. Kadına, kadınlarımıza rağmen ve üstelik onların üzerine ….

*
Hoş geldin canımın içi.
Yüreğinde çiçekler açsın, göreyim gözlerimle
Ellerindeki makine yağını sür benim ellerime

Haydi canımın içi,
Yorgunsundur, otur şimdi hemen yanı başıma
Saçın uzun bugün ben tararım, yarını karıştırma …

*

Bütün kadınlarımızın gelecek 8 Mart günlüklerine gerçek anlamda güzellikler yazılması dileklerimle …

(C.Ç)