Gümüş çizgili umutlar.
Suzandı adı.Yılların yatalağı.Pencere kenarına yatırırlar tarlaya giderlerdi.Suzan hep pencereden yolu ve ufukları seyrederdi.Yoldan sevgililer gelecekti.
Ufuktanda renk renk umutlar.
Her gün böyle geçiyordu.Yollar toz olsada çamur olsada farketmiyordu.Ufuklar
karanlıkta kayboluncaya kadar umutlar hiç bitmiyordu.Koca karanlık gece bitecek ve yarının hayatı karanlıktan sırılıp dönecekti.
Rüyasında bir kuş gördü.Kanatları gümüş gibiydi.Bacakları incecikti ve ayakları sanki soğuktan donmuş gibiydi."Ayaklarımı versem sana istermisin "dedi.Suzan deliye dönmüştü sevinçten.Telaşla:"Bu ayaklarla yürüyebilirmiyim ?"dedi."Tabi !"dedi küş.
"Tabiki yürüyeceksin.Ama karda ve buzda çok çile çekeceksin."Tamam"dedi Suzan."Olsun,bütün çileleri çekerim.Yeterki yürüyebileyim."
Rüyasını kimseciklere anlatamadı.O nu kim dinlerdi ?Annesi,babası ve kardeşleri akşama kadar tarlada çalışıp yoruluyorlardı.Çok erken gitmeleri gerekiyordu.Suzana hoşçakal diyecek kadar zamanları ancak kalıyordu.
O gün akşama kadar kuşu bekledi.Bir umut taşıyordu yüreğinde.Kuş gelecekti ve ayaklarını verecekti.Ama gelmedi.Akşam oldu,çalışanlar döndü.Ablası Suzan’a
"Oh !"dedi."Keyfin yerinde,akşama kadar yat,iş yok güç yok."diyerek şikayetlendi.Halbuki Suzan çalışmaktan kaçmazdı.O nun için Yatalak olup sürekli yatmak en büyük yorgunluktu.
Gece ayni rüyayı gördü.Kuş:"Sen ayaklarımı istemezsinki"diyordu.Suzan dehşetle uyandı.Uyandığı halde "İsterim,çoook isterim"diye bağırıyordu.
İkinci gün de bekledi ama kuş yine gelmiyordu.Umutlara gölgeler düşmüştü.
Yine ufuklar kararacaklardı.Yine korkunç gece başlayacaktı.Koca geceleri sırtında taşımış gibi beli ve arkası ağrıyacaktı.
Üçüncü gece kuş gelmedi.Ama uzaklardan sesi geliyordu."Ayaklarım pencerenin önünde,kalk ve al"diyordu.
Sabah erkenden "Baba "dedi Suzan." Pencerenin önüne bak."
Pencerenin önünde ucu üç catal iki deynek duruyordu.Hepsi şaşkın şaşkın deyneğe baktılar.Suzan’ın bunlarla yürüyeceğini sanmıyorlardı.Suzan deynekleri istiyordu,
yardım etmelerini söylüyordu.Umutsuzdular ama Suzan’a yardım ettiler.Pencerenin kenarında Suzan doğruldu,deyneklere dayanarak bir adım atabildi.
Dünyalar onun olmuştu.Uçmuş gibi mutluydu.
"Birgün "dedi çinden ve fısıldıyarak ekledi."İnsanlar uçacak ve çok mutlu olacaklar"Sonra ufuklara döndü ve umutla gümüş kanatlı kuşu beklemeye devam etti.Belkide birgün Gümüş kanatlı kuş ona uçmasını öğretirdi...