HAYATIMI YIKAN KAN DAVASI...
Yalnızlıktan sıkılmıştı geç kız.öylece zaman geçsin diye olur olmaz şeylerle oyalıyordu kendini.oyuna dalmıştı internette.hiç tanımadığı birisine msn sini vermişti.sırf dertleşebilmek için,bir nebze de olsun dertlerini paylaşacak dost aradığı için.Ama nereden bilebilirdi hayatına hem mutluluk hemde özlem katacak kişiyi bulacağını.Konuşmaya başladı tanımadığı kişi ile.Bir öğretmendi.sonra bir başkası yazmaya başladı.öğretmene adresini verirken almıştı adresini oda.tanımadığı bu kişi ile hiç sebepsiz ve anlamsız bir tartışmaya girmişlerdi.Kıza şunları söyledi genç çocuk " sen tanımadığın kişilere adresini neden verirsinki " söyleyecek cevabı yoktu kızın şaşırmıştı.haklıydı aslında.Tartışma devam etti.Nereden bilebilirdi ki genç kız ömrünün sonun akadar bekleyeceği kişi ile konuştuğunu.Kaderin bir oyunuydu bütün bunlar belkide.
Konuşmalar zamanla tanışmaya dönüşmüştü.Artık genç çocuk kıza genç kız da çocuğa inanmıyordu.Kız birazda laz kızı oluşundan olacak,inatlaşmaya başladı."Ver telefonunu,arayacağım seni" dedi.İkiside birbirine inanmıyordu.yalan söylediklerini zannediyorlardı.Aradı genç kız,konuştular.Görüşmeler zamanla sıklaştı.Artık arkadaş olmuşlardı.Ama ikiside birbirini görmemişlerdi.O kadar sıklıkla konuşuyolardı ki birbirlerini yıllarca tanıyorlarmış gibiydi ikiside.
Birgün geç çocuk görüşmek istediğini söyledi.Ama hayatını anlatması gerekiyordu.Çünkü aralarında aşılmaz engeller vardı.
Anlattı uzun uzun,kız dinledi." 19 yaşındaydım,sevdiğim bir kız vardı bizim köyden,evlenecektik.komşu oğlu aşıkmış benim sevdiğime,onunla evleneceğini,onu alacağının haberini gönderirdi bana" dedi."birgün düğün vardı akrabaların,kavga çıktı aramızda,alkollüydü,kavga esnasında vurdum onu"dedi genç kıza."18 ay hapis yattım,sonra askerlik,sonrada köye dönemedim,geceleri annemi,babaannemi görmeye giderim"diyordu.Genç kız şaşırmıştı.Ama birşey diyemiyordu.
genç çocuk devam etti "içerideyken haberini aldım,benim sevdiğim o kız gidip o adamla evlenmiş"dedi.Artık bu işbir kan davasına dönmüştü.Geç çocuk bir başka yerde işini kurmuş hayatına devam ediyordu.
Genç kız da onunla her sırrını paylaşmıtı.Birbirlerini o kadar iyi tanıyorlardı ki artık.Görüşme gününün heyecanını yaşıyordu.
O gün gelmişti.kız mesaiye kalmıştı.genç çocuk aradı "geldim"dedi.kız kapıya çıktığında heyecan içindeydi.onun arabadan inişini gördüğünde aklından geçen tek kelime şuydu "beni asla beğenmeyecek,çünkü o çok yakışıklı" sonrasında öğrendiğinde genç çocukta aynısını söylemişti onun için "bu kız beni beğenmez,çok güzel"demiş.
Dışarıya çıktılar.Genç kızda yinede bir korku vardı.yanlış yapma korkusu,onunla konuştukça rahatlıyordu.içindeki tüm korkular gidiyordu.anlamıştı ona ömrü boyunca güvenebileceğini o dakikadan itibaren.Bu ilk görüşmeleriydi ve son olmamasını istiyordu.Fazla görüşmediler.Gitti genç çocuk.Ama artık dahada sık görüşüyorlar,daha sık dertleşiyorlardı.
Genç çocugu rahat bırakmıyorlardı.tehditler savuruyorlardı,ölüm haberleri gönderiyorlardı kanlıları.Genç kız korkuyordu onu kaybetmekten.
Birkez daha görüştüler.genç çocuk akrabasını da alıp gelmişti.onun yakınından tanıdığı tek kişi o olmuştu genç kız için.çok zorluklar atlatmıştı yanına gelebilmek için,ama genç kız bunun değerini hiçbir zaman unutmayacaktı.
Artık birbirlerini daha çok seviyorlardı.Genç çocuk evlenmek istiyordu ama kızında hayatını mahfetmek istemiyordu.Hep hayaller kurarlardı ama gerçekleşmesi mümkün olmayan hayaller.
Bir gün haberi geldi genç çocuğun,sadece birbuçuk sayfadan oluşan bir mail ve sonrası karanlık.tam 6 ay karanlık...
Şunları yazmıştı genç " ben artık olmayacağım,ama bir gün her ne pahasına olursa olsun yanına ,seni görmeye geleceğim.ben hayatımı mahfettim seninde mahfetmek istemem,umarın senin değerini bilen birileri çıkar karşına,mutlu olursun,sen laz kızısın,dayanıklısın,üzme sakın kendini" diyordu.Elini kana bulamıştı bir kez daha genç çocuk.Gece annesini görmeye gitmişti.Yolda karşılaştı düşmanları ile.tartıştılar,arabasına bindi genç çocuk,arkasından ateş ettiler,ve o da onlara.Herşey bir anda olup bitmişti.lBırakmamışlardı peşini.bir kere daha mahfetmişlerdi onu hayatının en güzel yıllarında.Genç kız günlerce ağlamıştı ardından,onsuz nasıl yapacaktı,nasıl alışacaktı yokluğuna,inanamıyoru bütün bu olanlara.
Tam 6 ay haber alamadı ondan.6 ay sonra bir telefon geldi.konuşamıyordu heyecanından genç kız.bu kadarmı özlenirdi bir insan, bunu ilk defa anlamıştı.Ne olurdu yanında olaydı,ellerinden tutabileydi seviğinin.kokusunu içine çekebileydi.en çokta özlediği buydu.
Sonra birgün geleceğini söyledi.tam 4 haziran,kızın doğumgünüydü.GELDİ...
yanına yaklaştı ve sıkıca sarıldı.kokusunu içine çekti."hatırlıyormusun" dedi." bana senden hiçbir hatıra yok demiştin" bir yüzük çıkardı ve parmağına taktı. " bende sana hatıra olsun bu,doğumgünün kutlu olsun sevdiğim" dedi.
Genç kız çok mutluydu.ondan istediği onu sadece 5 dk bile olsa görebilmekti.VE GİTTİ...
Aradan 4 ay geçti.Hİçbir ses yoktu artık ondan.Ne sesi,ne kendisi.
Genç kız onun isteğini yerine getirdi.onu çok seven birisi ile nişanlandı.Mutlumu olacaktı bilinmez.
Şimdi onu hatırladığında aklına gelen iki cümle...Ya öldürdüler,ya da hapiste.
Ama tek bir dileği var " GELME SEVDİĞİM AMA YETERKİ YAŞADIĞINI BİLEYİM,YETERKİ NEFES AL BU DÜNYADAN"