- 1127 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Gezi Notları 1 / Tolstoy
Okuduğu cilt cilt kitaplar kütüphanesinin raflarını eğecek hale gelmiş.
Yan yana üst üste kitaplar... Aradığı bir şeydi ama..? Neydi?
Tadını alıp o zevki tattınız mı, zevkten başka birşey düşünmezsiniz önce.
Sonra, o ’alışkanlık’ kendi zincirlerini yemeye başlar...
Çokça seyahate çıkmıştı. Hep başkalarının zihinlerinde.
Gah bir şiirde gah bir yazıda, hatırada... Seyahatlerinde uğramadık durak bırakmamıştı.
Eziyetin mi tutsağı olmuştu yoksa? Acı bir zevk alıyordu bazen okuduklarından.
Lev Nikolayeviç Tolstoy
Hazin bir yaşam, satırlara dökülen, tırmık tırmık ruhunda gerçeği arayan.
Gerçek nedir? Aradığı nedir? Buldukları gerçek midir? Tatminkar mıdır?
Küçücükken, annesinin - anneciğinin cansız bedeni, yaşam boyu arayışının öznesi olacaktı belki. Çocuk kalbinin bu zelzeleye dayanması imkansız gibiydi.
Bu darbenin artçı şoklarını ölünceye kadar hissedecek, yazdıklarıyla hissettirecekti.
Ve durmadan gidecekti. Son kez duracağı ana dek. Bilinmeyene hapsedecekti bildiklerini. Götürecekti kendisiyle beraber bulduklarını...
Kitaplarım acı içinde. Savaşın naraları düşüyor sayfalara. Moskova, Petersburg ve Kafkaslar’a... Tüm kahramanlar yazarına ’bürünmüş’. Çünkü o ’kendini tanımak istiyormuş’...
Ölümden mi korkar? Hayır! Bir anlamı olmalı, onu bulmalıyım, sonra ölmeliyim, der.
Ölene kadar da koşmalıyım!
Var mıdır başka biri, gecelerinde bile ’kaçak’, sevda yolunda ömrünün...
Var mıdır acaba, niçin yaşıyorum diyen bunca varlığa rağmen...
Nedir sebep, nedir, nedir diye kıvranan... Kendi çelişkilerini buluşturmak, kavuşturmak, seviştirmek isteyen! Nereye ve nasıl varmalıyım diyen?
Ölümü, ama güzel yüzünü arayan?
Vardır belki.
Ama bu hazin yaşam hikayesinde ’aforoz’ edilmesine rağmen tanrısına yalvaran, inanç ve güç dileyen, gönülden?
Anna Karanina
(Başka bir gündeyim, gündüzdeyim.)
En doğru kararı kalpte hissetmeli. Soruların cevabını orada bulmalı.
Edebiyatı bırak kardeşim! Gerçekle, yalnız gerçekle yüzleş!
Bir maziyi tekrar yaşamak istiyorsun. Kapalı -gibi duran- bir defteri
yeniden açmak istiyorsun. O defteri açmaya çalışmak bile başka bir
defteri kapatabilir.
Evet, kapatmak istiyorsun birşeyleri.. Ama emin misin? Hem bu
kararından? Hem bu kararın zararsız olacağından?
Anna Karanina’yı izledin. Ne buldun? Mutsuzlukları mı sadece? Acıları
mı? Ya da aldatmaları?
Belki de gördüğün, görünenlerin gizlediği şeylerdi!
Herkesin bir isteği,, bu isteğe bağlı bir kararı vardı. Peki n’oldu?
İstekler ve kararlar nereye vardı?
Anna Karanina’ya acımadın. O kendi defterini kapamakla sorunları da
çözümsüz bıraktı. O, gözünü son kez yumdu ve yenilgiyi kabul etti.
İstediği, saf ve sonsuz sevgiydi...
Yanlış yerde aradı...
akdenizce.-