6
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
513
Okunma
Elmira, hasta kuzeni Feraye için nane limon almak üzere manavın önüne geldi.
Tezgahtaki kasanın önünde limon seçerken,birden siyah mantolu bastonlu bir teyze belirdi arkasında. Kendi kendine söylenip duruyordu.Elmira’yı görünce sözlerine bir muhatap bulduğuna sevindi.
Katı bir ifade ve yüksek sesle:
"Ne olacak bu memleketin hali ha?"dedi.
Eyvah, dedi Elmira içinden, memleketi kurtarmak için fikri olmayan hiç kimse yoktu ve onlardan birini daha dinleyecek havada değildi.
Hiç tanımadığı bu teyzeyi edeben dinlese de zihnen orada değildi.
"Ben sana hiç acımıyorum "dedi teyze bastonunu sallayarak,"hatta kendime de acımıyorum.Ben senden gelenlere acırım!"
Elimira,teyzenin neden kendisine acımadığını düşünürken tezgahtar genç gürültüye geldi.Bu alevli tartışmaya müdahale gerekli mi diye bakarken Elmira’nın gülümsediğini gördü ve kasaya döndü.
Elmira daha ağzını bile açma fırsatı bulamadan konuşmasına ortadan başlayan teyze, karşılıklı duran domates ve patates kasalarını göstererek:
"Bi o taraftan bi bu taraftan; bi o taraftan bi bu taraftan!
Kardeşim çamaşır mı asıyosun? Fidan bunlar fidaan!"
Elmira gözlerini kırpıştırarak patateslere bakarken konuya vakıf olmaya çalıştı şaşkınlıkla.
İnsanlar hiç tanımadıkları ve bir daha da muhtemelen karşılaşmadıkları kişilerle daha rahat konuşuyorlar diye düşündü.
Elmira, devrimci teyzenin neden bahsettiğine az buçuk vakıf olmaya başladığını düşünürken yine dondu kafası:
"Ama köşe taşlarına dikkat edeceksin!"
dedi teyze yine ortadan başlayarak.Devreleri eror veren zavallı Elmira beynini toparlamaya çalıştı.
Yine de bir önceki cümleyle hiçbir bağlantı kuramadı .Teyze yakın tarihi o kadar hızlı ve atlamalarla geçiyordu ki ,bırak yakalamayı takip etmekte bile zorlanıyordu.
Bir başkanın, şehirler arası yolculuk sırasında sekiz rekat namaz kıldığını hararetle anlatırken Elmira boş boş bakınca iyice sinirlendi teyze:
"Kızım namaz kaç vakit?"
"Be..beş teyzem "dedi Elmira kekeleyerek.
"-Ben de onu diyorum işte, hep gösteriş !
Sesini fazla yükselttiğini farkedince:"Huylanmadın ya bana? dedi.
-"Yok teyze,estağfurullah,gün görmüş birine benziyosunuz."der demez teyze düşürdüğü ses volümünü geri toparladı:
"Ne gün görmesi?Ben sana gün görmedim diyorum, sen güngörmüş diyosun,dinlemiyo musun beni yoksa?" dedi.
Elmira böyle tipleri mıknatıs gibi nasıl çektiğine hayret ederken, termal oteldeki tatili sırasında karşılaştığı diğer teyzeleri hatırladı. Biri havuzda onu yakalayıp peygamber kıssası anlatmıştı sorguya çekerek.Havuzdan sonra giyinme kabininden çıkarken de , bir sivil toplum kurululuşundaki faaliyetlerini ayaküstü gururla anlatan diğer teyzeye yakalanmıştı.
O gün bugündür de termale gitmez olmuştu. Elmira’nın teyzelerle imtihanı bitmek bilmiyordu.
Devrimci teyze elindeki poşetleri doldurunca çantasını açtı.Elmira bir an çantadan "Das Kapital" çıkacak sandı ama neyse ki çıkan cüzdandı.
Konuşmaya devam ediyordu bir yandan .Elmira baktı ki sohbet uzayacak aldığı limonları kasanın üstüne bıraktı.Çünkü teyzenin konuşmasındaki yakın tarih akışına göre daha 28 Şubata bile sıra gelmemişti .Ayaküstü tüm tarihi özetlemeden de susacak gibi görünmüyordu.Gerisini takip edemedi.Konuşmayı hiç sevmediği iki konudan biri siyaset ,öbürü de dindi.İkisi de husumetten başka bir yere açılmayan çıkmaz sokaklardı.Çekingen bir tavırla ellerini iki yana açarak;
"Teyzem bu konularla ilgilenmiyorum, siyasetten de hiç anlamam desem inanır mısın?"
"-Cık, inanmam!" dedi teyze kuşkuyla Elmira’yı süzerek.Tipi kurtarmamıştı anlaşılan.
-Teyzem apolitiğim ben, gerçekten.Tv bile izlemem,haberleri de haftalık takip ederim genelde.Önemli bişey olsa birinden duyarım elbet!
Teyze şaşkınlık ve hayal kırıklığı içindeydi, memnuniyetsiz ve küçümseyen bakışlarla baştan ayağa süzdü onu:
-Ben de seni akıllı bişey sandıydım, madem bi halttan anlamıyodun ne diye söylemiyosun da yarım saattir beni yoruyosun ha? Hadsizz! dedi.
Arkasına bakmadan kasaya yönelmişken:
"Yazıklar olsun hiç saygı kalmamış bu zamanda! "dedi.
Elmira afallamış halde, elinde limon ve naneler, öylece bakakaldı teyzenin ardından.
Sözcükleri,zamanı ve kişileri havada uçuşan bu abuk subuk sohbeti kafasında nereye koyacağını bilemedi.
Ödeme yapmak için kasaya geldiğinde kasiyer sordu:
"Başka bişey var mıydı hanfendi?"
-Evet, dedi Elmira;
-Huni var mı huni?!!
5.0
100% (9)