akasya.
dünya. kanayan dudakların ilki. hatırla. bana ilk sümbül verişin bin yıl önceydi. sümbül kız demeye başladılar bana o günden beri. çiçek oldum ya. çiçekler yuğdum. çiğdemler, böcekler tüğdüm dahasında.
şimdi sen kanlı mendiline her sürüldüğümde adımı haykır.
bir hıçkırık bin kez kurtarır elbet.
bir titreyişlik ruh ister senden ve bir bakış.
canı çıra. bağrı yanık. karnı deşik. kırık bir kentin hikayesinden doğdum, kırk meselden. kimse görmedi. saçını bırak dedi annem. saçlarım bıraktım. ateşler yak dedi. yaktım. eksiğimin yerine gidelim dedim. kaç kez dedim. sesim acıdı. acıdım. sesime bacaklarımı taktım.
kopar dedin. kopardım. yoktu sedefimden kenarların. bir merhamet seçtim. çok dardı. bırak kemiklerin dedi. bıraktım. geçmedim o sokaktan. geçersen senin de şarkıların olura kalbimi bıraktım. bunun ne kadar kırdığından konuşacaktım. ağzına kadar gözleri olan kadınlar vardı. hiç bahsetmedim.
bahsetmediğim çok şey var daha. yaz çiçekleri mesela, çiçeklerin kemikleri ve birde ben küçükken kuğu olmak istiyordumla ilgili şeylerden bahsetmek istiyordum.
kuğuysak mesela
kuğuysan, bütün kumunu çeker altından,
düşer bu deniz.
kaç bin karanlık gün olur.
bırak denir ellerini. ve bırak asaletten boynunu.
şimdi bırak deme bana.
bırakmaya yarayan yanlarımı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.