- 252 Okunma
- 7 Yorum
- 17 Beğeni
TAHAMMÜL MÜLKÜMÜZ YIKILDI
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Herkes evlere çekilince bir ölüm kalıyor ıssız sokaklarda.
Yankılanıyor bir insanın yardım çığlığı ya da kan ile yıkanıyor kaldırım taşları.
Herkes evlere çekilince bir karanlık kalıyor bir de titreyen sokak lambası tenhalarda.
İnsanlar bakar kör olmuş. İzlemeyi öğrenmiş, suçlamayı, kınamayı, bedduayı öğrenmiş. Hayrı istemeyi, iyilikte yarışmayı, haksızın karşısında dimdik durmayı değilde haksıza göz yummayı öğrenmiş.
Dünya zalimlikten inim inim inlerken, toprak kandan gözükmezken, mazlumların çığlığı sağır ederken kulakları, gökyüzü akıtırken gözyaşlarını utanmaz insanoğlu; ebabillerden medet umar, mehdiler bekler olmuş. Milyonlarca insan birleşip yek vücut olamamış, üstelik; ne yapabiliriz, bizim elimizden ne gelir diye söylenmekten ar etmez olmuş.
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diye diye zalimleri cesaretlendirmiş rahatına düşkün insanoğlu, dur durak bilmeden arttırarak zalimliklerini, dünyaya sığdırmaz etmişler insanları.
Bizim elimizde ise bin ah ile bir vah kalmış.
Kıyamet çarşafını taşıyan elçiler yetiştirmiş adı ana baba olan sorumsuz bireyler.
Toplumun dengesini, psikolojisini alt üst etmiş, küçük cehennemi dünyada yaşatmayı hedefleyen bir nesil türetmiş yine bizim türden canlılar.
Sabahlara enerjik başlıyor ve saatler sonra patlayacak bir bomba gibi oluyoruz hepimiz.
Ha koptu ha kopacak fırtına diyerek, yüreğimizdeki gök gürültüsü ile izleyip, dinliyoruz haberleri. Sayıp sövüyoruz bir sürü, yanıyor ciğerler, öfke soluyor ciğerlerimiz. Peki ya sonra ne oluyor?
Birinden güzel bir haber alıyor ya da güzel bir şey oluyor algımız başka yöne kayıyor ve uçup gidiyor tüm o duygular. Evet alışkanlıklar ve rutinlere hapsoluyoruz yeniden ve yine.
Bazen bir balona taşınıp gökyüzünde yaşasam diyorum. Bütün hırsları, kırgınlıkları,küslükleri,yasaları, kaygıları her şeyi her şeyi bırakıp bir kenara süzülsem gökyüzünün o sakinliğinde. İzlesem insanların beş para etmez kavgalarını, savaşlarını ve ne kadar gereksiz gürültü içinde yaşadıklarını. Ve anlasam bende her şeyin geçici olduğunu, anlasam dünü ve geleceği atıp kafamdan anın tadını çıkarmam gerektiğini. Aslında herkes ara sıra gözlerini kapatıp bir balon ve uçağa bindiğini hayal edip, susturup zihnindekileri ve çevreyi gezintiye çıkmalı. Kâh çıkarım gökyüzüne seyrederim alemi, kâh inerim yeryüzüne seyreder alem beni diye boşuna dememişler. Belki kendimizi dünya yüklerinden kurtarıp bir nebze rahata kavuşuruz.
Konuya dönecek olur toparlarsak eğer;
Aklı başında olan, olup bitenlerin farkında olan ve çevresindeki olayları dehşetle gözlemleyen, sessiz kalamayan bizler yazıp çiziyoruz işte kalemimizin yettiği kadar.
Acizliğimden utanarak başka bir şey yapamamaktan sızlanıyorum. Elimden ne gelir ki deyip yine kaleme gücüm yetiyor, anlatıyorum çaresiz kağıtlara meramımı.
Diyecek çok şey yok, dünyanın sonuna doğmuş, tüm rezilliğin olduğu çağ denk gelmişiz. Ne diyebiliriz ki, duygular aynı düşünceler farklı yazıp çiziyoruz, okuyucusu bile azınlıkta olan yazılarımızı.
Nerden tutsak elimizde kalan bir neslin elinde çürüyoruz. Ne ilacımız var bizi iyileştirecek, ne şifamız var derdimize derman olacak. İflah olmaz bir topluluğun vicdan zindanında ızdırap çekiyoruz.
Tahammül mülkümüz yıkıldı.Yaşanacak gibi de değil bu gezegen, can emanet çıkışımız yok. Şirazesi kaymış insanlığın içinde köşe kapmaca oynuyoruz azraille.
Deyin bana nolur halimiz. Aminlerle suladığımız dua bahçesi yeşerir mi bir gün?
Zifiriye çalan gecelerin tan yeri ağarır mı?
Yoksa kıyametin çığlığı yakın mı?
Akıbetimiz ne olur, halimiz nerde kalır bilmemekle birlikte. Duam şudur ki:
Allah bizleri ve bizden süregelecek nesli ahir zamanın dehşetli alametlerinden korusun. Ve bizleri daha fazlasına şahit kılmasın🤲
Yazar:Ayten Demirel
YORUMLAR
Şahit olunanlar eleştirel şekliyle yer almış muhteşem yazıda .Finalinde bir duayla birlikte .Yer yer yeni nesle yüklenilmiş, yalınız günümüzde bizi bu duruma sokanlar eski nesil hipopotamlar.Yeni nesli de harcadılar egoları uğruna.Kutluyorum başarınızı.Sağlıcakla.Saygıyla.
neneh. tarafından 1.11.2024 19:44:51 zamanında düzenlenmiştir.
Derin bir toplumsal eleştiri ve insanlık üzerine yapılmış güçlü bir iç hesaplaşma.
Modern Dünya nın bencillik, zalimlik ve duyarsızlıkla örülü karmaşasına dair bir serzeniş.
Duygularınız ve düşünceleriniz oldukça sarsıcı, samimi ve etkileyici.
İnsanların birbirlerine duyarsız kaldığı, "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" anlayışıyla, zalimliği beslediği ve bu kısır döngüde her şeyin hızla yozlaştığı bir Dünya nın, artık yaşanmaz hale geldiğine olan inancınızı derinden hissettiriyorsunuz.
Ìnsanlık için dilekleriniz var, duanın iyileştirici gücüne olan inancınız devam ediyor.
Bizde amin diyelim😘
Kaleminize sağlık!
Sevgiyle..
Sevay tarafından 1.11.2024 08:23:53 zamanında düzenlenmiştir.
Yinsani
cem3453
malumun adı anladığımca çok geçse de :))
" seni sevdiysem " kime ne :))
Kıymet söylencesi her siyasi, sosyal veya coğrafi göç ve değişimlerle dile getirilir. Çağımızın da son dönemleri bir çok olumsuzluk fezaya çıkmış durumda.
Ortalama 3 bin yıllık köhnemiş bir düşünce ve ruh dünyası yıkıldı yıkılacak, enkazı bizim üzerimize tozlanacak.
Çözüm yok gibi, lakin sanki daha kötüsü bizi bekliyor gibi bir his var içimizde. Kötü günler geçti daha kötü ileride dediklerinden..
Yine de eyvallah çekmek lazım, kime ne değil mi? Ölen ben, öldürülen ben, öldürenden yaralayandan kime ne:)) Ölmek bir kurtuluş bu dünyadan, lakin hepsi sırayla, aceleye gerek yok efendim. hele elden ayaktan göz kulaktan düşelim de sonrasına bakarız..
Yazıda bahsi geçen şiiri eklemesem olmaz.. Hoş bir seda dedikleri işte..
Güzel bir yazıydı, ne yapalım çaresisiz, silivri de soğuk hani:) bunak siyasetçilerin ve onu takip eden cahil cühela elinde bir toplum... ne diyoduk efendim.. Evet evet, kadıtılıyorum brezilya siyasetinden bahsediyorum.. yoksa gana mıydı, kanada mıydı, bizim ülkemiz harika efendim, muassır medeniyetlerin bile üstüne çıkmışız zaten..
he, güzel bir yazıydı, eksik olmayın..
karatmayın enseyi, nasılsa öleceğiz, sonrası pek de mühim değil güzel ve iyi bir yaşam sürdüyseniz hani, kötü ve kötülüklerle dolu bir yaşam da sürdüyseniz o bile problem değil, eğer varıse bir tanrı unutturur ve cennetine atıverir herkesi:))
velhasılı, klavyezanlığım tuttu, özür dilerim.
eksik olmayın güzel bir iç dökümü olmuş.
en seveninize emanet olun.
Y.
“Ben melâmet hırkasını kendim geydim eğnime
Âr-ü nâmus şişesini taşa çaldım kime ne
Gâh çıkarım gökyüzüne seyrederim âlemi
Gâh inerim yeryüzüne seyreder âlem beni
Gâh giderim medreseye ders okurum Hak için
Gâh giderim meyhaneye dem çekerim ışk için
Sofular haram demişler ışkımın şarabına
Ben doldurur ben içerim günah benim kime ne
Sofuler secde ederler mescidin mihrabına
Benim ol dost eşiğidir secdegâhım kime ne
Nesîmî’ye sordular kim yârin ile hoş musun
Hoş olam ya olmıyayım ol yâr benim kime ne”