- 130 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Rüveyda
BÖLÜM 2
Rüveyda
Gönlü kırık rüveyde aglamaklı artık ağlıyor gözünden düşen dolu dolu yaşları hiç hissetmiyor. Rüveyda kocaman bir boşlukta sonsuza yürüyor. Rüveyda kafesinden bırakılan bir kuş ölüme kanat çırpıyor kendini bekleyen yalnızlıklardan hazandan hüzünden bitap düşmüş Raprakları dökülmüş artık rüveyda tarifsiz acıların dertlerin kederlerin merkezinde artık kocaman bir girdap kocaman bir hortum artık etrafı dikenli tellerle çevrili artık hiç kurumayacak göz yaşlarıyla merhaba diyor hayata artık
Rüveyda zaman içinde zamanı yaşıyor hayaller hulyalar seraplar görüyor aglıyor gülüyor bayılıyor kendinden geçiyor rüveyda ne oldugunu bilmediği bir duygunun içinde hiç birşeye bir anlam veremiyor kapatıyor gözlerini ama gelmiyor yüzü gözlerine yine aglıyor ne yapmalı ne yapacak bilmiyor bilmedigi tatmadıgı duygular kaplıyor nezih gönlünü.
Maşuku adım adım takip etmekte yenişehir bilokları arasındaki parkın bankları üzerinde rüveydayı rüveyda hem aglıyor hem sendeleye sendeleye dolaşıyor parkta artık dayanamıyor maşukun da aynı rüyalarda oldugundan habersiz bi an sendeliyor yeter diyor beyaz atlı bütün cesaretini topluyor kendinden emin adımlarla yürüyor önünden sendeleyerek giden rüveydanın arkasından yetişiyor usulca dokunuyor omzuna hışımla arkasına dönen dönen rüveyda buluyor bütün aradıklarını yüregi hızla çarpıyor duracak mış gibi sanki eksik taşlar yerli yerine oturuyor dona kalıyor bakamıyor gözlerine arkasından agladıgı maşukuna artık karşısında ama dili tutulmuş sanki konuşamıyor usulca kafasını yere egiyor o sensin dimi diyor o sensin buruk bir edayla uzatılan o gonca gülü alıyor rüveyda banka oturup el ele tutuyorlar ikisi birlikte aglamaya başlıyorlar yılların hasreti varmış gibi ama bilmiyorlar hayat yıllarca onları birbirlerine karşı ilmek ilmek nakış nakış usul usul işlemişti aşklarını ama bundan ikisininde haberi yoktu kavuşma anı yılların hasreti bitmek tükenmek dinmek bilmiyor gözyaşları içinde saatlerce aglıyorlar rüveyda hiç ayrılmayalım olurmu diyor hiç ayrılmayalım ….
Rüveyda bir aydır peşinde dolaşan maşukundan habersiz di gamsız aşıgımız rüveydanın çektiği acıları görüyor gittigi her yere birlikte gidiyor du hastanede uzaktan uzaga rüveydayı seyrediyor evin önünde parkta rüveydayı bekliyor gece ve gündüz sivasın ayazında rüveydanın acılarını görüyor ama yanına gidecek cesareti bulamamıştı kendinde ama rüveydanın bundan haberi yoktu rüveyda tam ümitsizlige düştügü anda yanında biti vermişti. aradıgı aşkına kavuşmuştu rüveyda artık yüzünü tanıyor kokusunu biliyor du sıcaklıgını hissediyordu o kısacık an da öyle bir yer etmiştiki kalp otagında sılamı gurbetmi hasretmi bilemiyordu ne oldugunu vakit çok geç olmuş gönüller huzur bulmus kalp mutmain olmuştu artık rüveyda huzurla uyuya bilirdi çünki sabah gelecekti sözleşmişlerdi gelecekti gelirdi de çünki gelirim demişti bir kere kalktı yürümeye başlamıştı rüveyda halan bankta oturuyor olanlara gerçekmi aceba diye düşünüyormu diye kendi kendin kontrol ediyordu. Bir an dikkatini çekmişti hiç arkasına dönmedi aşkı gülü ne yapıyor hiç merak etmemişti rüveyda şaştı ben olsam dedi bir an kendi kendine her adımda dönüp bakardım arkama arkamdakine diye bi an iç geçirdi içinden .ama
Artık rüveyda da kalkmalıydı annesi karşı camdan rüveydayı bekliyordu rüveyda elindeki gülü öyle bir kokladıkı ruhu aydınlandı sanki bu gül halan ruveydanın aşkına hasretine özlemine acılarına şahitlik edecek bütün dertleri kederleri hüzünleri birlikte yaşayacagı uzun uykusuz gecelerde dertlerine dermen olup dertleşecegi o ilk gülü goncası idi rüveydanın günler sonra kızını neşeli ve huzurlu gören anne kızım der sarılır rüveydaya sımsıkı aglarlar birlikte ana kız kızın yarınlarını gelecek günlerin hasretinden ızdırabından yalnızlıgından habersiz o onın kuçücük mutluluğu ile huzur bulurlar ana kız ….
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.