- 143 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇARPIK KENTLEŞMENİN VAHİM SONUÇLARI
Birşey yapılmadan önce o ilin tarihi kültürü sosyal ve kültürel yapısı göz önüne alınarak yapılan hizmetler yapılmalıdır.Aşağı çarşıda doğdum.Bingölün ilk yerleşim yeri Aftordur.Ondan sonra aşağıçarşıdır.Toplumlar ve milletler Tarihine diline kültürüne sahip çıkarlarsa var olurlar.Gelecek kuşaklara aktarırlar tarihine diline kültürüne örf ve adetlerine sahip çıkmayan toplumlar yok olmaya mahkumdur. Geçmişten günümüze zaten birşeyde kalmadı.En azından mevcut olanı koruyalım.Çolig’de yaşayanların %99 na sorsak Çapakçur prensi Isfahan beyi ve abisi Hançuk prensi Ahmet beyi tanıyan yok.
Ayrıca, Çapakçur savaşında,
Taraflar, Çapakçur Suyu denilen bölgede karşı karşıya geliyor.1387’de Akkoyunlu hükümdarı Kara Mehmet ve Timur (Teymurleng) arasında geçen, Timurun yenildiği tek savaş Çapakçur savaşı hakkında bilgisi olan yok gibi.Yanlız Özbek ve Azeri tarih kitaplarında kısa bilgi olarak geçiyor.
Teymurləng yazda böyük bir ordu ilə Qara Məhəmmədin üzərinə yürüş etdi. O isə bu xəbəri eşidən kimi qaçır. Teymurləng onu izləyərək üstələyir və bir neçə gün sonra Çapaqcur vilayətində ona yetişir. Vəziyyət belə olduqda Qara Məhəmməd öz əsgərlərini Teymurun üzərinə göndərərək onu məğlub edir və onun ordusunun komandanı Lokmakanı da öldürür. Əsgərlərinin isə böyük bir qismini tələf edir.
Oysaki çolig geçmişi zengin bir tarihe sahip ve medeniyetlere ev sahipliği yapmış.Bu tarihi gelecek kuşaklara aktarmak için bir müzemiz yok.Bir şeyler yaptığımız zaman bununla birlikte birşeyleri yok etmek zorunda değiliz.Çolige geldiğim zaman zamanımın çoğu aşağı çarşıda geçiyor.Millet bahçesiyle birlikte, sağyer deresinin fiziki dokusunu bozmadan, Çolig’in eski yerleşim yeri aşağı çarşıdaki mevcut şekliyle dükanlar lokanta fırın tandır kahvehaneler su değirmenleri üzüm bağları dut ağaçları karşı mahalleye giden ağaçtan köprü aşağıçarşıyla özdezleşen kavak bahçeleri korunarak birşeyler yapılsa ne güzel olur.Yapılan yapılarıda mal sahiplerine versinler.iki katlı alt katı dükanlar üst katı eski mimariye kültüre sosyal dokuya uygun evler yapılarak, Gelecek kuşaklara aktarsak ne güzel olur.kısacası yapılacak park tarih kültürümüzle içi doldurulursa bir anlam kazanır.Aksi yapılırsa bu park enkazdan ibarettir.
Günümüzde şehirlerin gelişimi ve modernleşme çabaları, sıklıkla tarih ve kültür mirasının geri planda kalmasına neden olabilir. Ancak, bir yerin tarihi ve kültürel mirasının korunması ve yaşatılması, o yerin kimliğini oluşturan temel unsurlardan biridir. Bu nedenle, yapılan hizmetlerin öncelikle o ilin tarihi, kültürü, sosyal ve kültürel yapısı göz önünde bulundurularak gerçekleştirilmesi büyük önem taşır.
Bingöl’ün tarihine ve kültürüne derinlemesine bir bakış yapıldığında, bu toprakların zengin bir geçmişe sahip olduğu açıkça görülür. Bingöl’ün ilk yerleşim yeri olan Aftordan başlayarak, Aşağı Çarşı gibi önemli noktalar, bölgenin tarihî dokusunu oluşturan unsurlardır. Toplumların ve milletlerin tarihine, diline, kültürüne sahip çıkmaları, varlıklarını sürdürmeleri açısından kritiktir. Bu, geçmişin izlerini gelecek kuşaklara aktarmak ve kültürel bağları güçlendirmek anlamına gelir.
Ancak, geçmişin izlerini koruma ve yaşatma konusundaki çabaların yeterli olmadığı durumlar da mevcuttur. Örneğin, Çolig gibi zengin bir tarihe sahip olan yerlerde, geçmişin hatıralarının yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Çolig’de yaşayanların çoğunluğunun Çapakçur prensi Isfahan beyi ve abisi Hançuk prensi Ahmet beyi tanımaması, bu durumun bir göstergesidir. Bu nedenle, geçmişin izlerini yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak adına somut adımlar atılması gerekmektedir.
Bu noktada, yapılan hizmetlerin sadece fiziksel olarak ortaya konması değil, aynı zamanda bu hizmetlerin o bölgenin tarih ve kültürüyle iç içe olması önemlidir. Örneğin, Aşağı Çarşı gibi önemli bir noktada yapılacak olan bir park projesi, bölgenin tarihî ve kültürel dokusunu yansıtmalıdır. Dükkânlar, lokantalar, fırınlar, kahvehaneler, su değirmenleri, üzüm bağları ve dut ağaçları gibi unsurların korunması ve park içerisinde yer alması, geçmişin izlerini geleceğe taşıyacak önemli adımlardan biridir.
Ayrıca, park içerisinde yapılacak olan mimari çalışmaların da bölgenin eski mimariye ve kültürel dokuya uygun olması gerekmektedir. Bu sayede, geçmişle gelecek arasında köprüler kurulabilir ve gelecek kuşaklar, tarihlerini ve kültürlerini daha yakından tanıma fırsatı bulabilirler.
Sonuç olarak, bir yerin tarihî ve kültürel mirasını yaşatmak ve korumak, o yerin kimliğini ve toplumsal bağlarını güçlendiren önemli bir adımdır. Bingöl gibi zengin bir geçmişe sahip olan yerlerde, yapılan hizmetlerin bu mirası koruma ve yaşatma amacına hizmet etmesi büyük önem taşır. Ancak, bu hizmetlerin yapılırken tarih ve kültür mirasının göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Bu sayede, gelecek kuşaklar da köklerinden kopmadan, geçmişlerini ve kültürlerini yaşama fırsatı bulabilirler.
Selam ve Saygılarımla
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.