- 308 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KIRIKKALE GÖNÜL DOSTU ŞAİRLER GRUBUMUZUN ÇOK KIYMETLİ ÜYESİ ŞAİR VE YAZAR YÜKSEL KANDEMİRİ SONSUZLUĞA UĞURLADIK..
Ölüm bir köprüdür, dostu dosta kavuşturur. Hz. Muhammed (sav.)
Hiçbiriniz ölüm istemesin, eğer iyi biri ise yaşaması belki iyiliğini arttırır, kötü biri ise belki tevbe eder. Hz. Muhammed (sav.)Ölenin kıyameti kopmuştur. ( Hadis-i Şerif )
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: - "İnsan iki şeyden nefret eder: Ölüm, oysa ölüm mümin için fitneden kargaşadan daha iyidir. Az mal, oysa az malın hesabı da az ve kolay olur." - Mahmud radıyallahu anh. Ahmed.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Ölülerinize "Lâ ilâhe illallah"ı telkin edin!" Ebû Saîd radıyallahu anh. Müslim.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Ölülerinize Yâsin sûresini okuyun!"
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Dünyada ve âhirette lânetli iki ses vardır: Nimet anında çalgı sesi ve musibet anındaki ağlama sesi." Enes radıyallahu anh. Bezzâr.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Cenazeleri acele götürünüz! Eğer iyi ise bir an önce yerine ulaştırmış olursunuz kötü ise bir an önce sırtınızdan atıp rahatlarsınız."Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: - "Cenaze gördüğünüz zaman kalkınız sizi geride bırakıncaya kadar ayakta bekleyiniz." Amir radıyallahu anh. Buhârî.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem bir ölüyü gömdükten sonra şöyle dua etti:
"Allahım! Sen onun Rabbisin onu sen yarattın. Onu islâma sen hidâyet ettin. Ruhunu alan da sensin. Gizli ve açık hâllerini en iyi bilen sensin. Onu affetmen için aracılık etmeye geldik ne olur onu bağışla!" - Ebû Hureyre radıyallahu anh. Ebû Dâvud.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Ben size kabir ziyaretini yasaklamıştım artık ziyaret edebilirsiniz çünkü onlar size âhireti hatırlatır." Büreyde radıyallahu anh. Müslim
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Ölülerimize sövmeyin, söverseniz dirilerimizi üzersiniz." İbn Abbas radıyallahu anh. Nesêî.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Vasiyet edecek bir malı bulunan müslümanın vasiyeti yanında olmaksızın üst üste iki gece geçirmeye hakkı yoktur." İbn Ömer radıyallahu anh. Buhârî.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Kişinin yaşarken bir para sadaka vermesi ölürken yüz para sadaka vermesinden daha hayırlıdır." Ebû Saîd radıyallahu anh. Ebû Dâvud.
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
Hiçbiriniz başına gelen bir zarardan dolayı sakın ölümü dilemesin. Mutlaka böyle bir şey yapması gerekiyorsa şöyle dua etsin:
"Allahım! Yaşamak benim için hayırlı olduğu sürece beni yaşat. Ölmek benim için daha iyi ise canımı al!" Enes radıyallahu anh. Buhârî.
"İnsan yanıbaşında doksan dokuz ölüm olduğu hâlde tasvir edilmiştir. Bu ölüm tehlikelerini atlatırsa ihtiyar olur ve sonunda ölür." - Mutarrif radıyallahu anh. Tirmizî.
’’Ölümü özüne sevdir, nasıl olsa gelecek. Hz. Ebubekir (r.a.)
Hayatta her şey belirsiz, kesin olan mukadder bir şekilde kesin olan tek şey var: Ölüm. Arzu hayatın yarısıdır, kayıtsızlıksa ölümün.
Herkes kimsenin sağ kalmadığını bilir de, kendisinin öleceğine inanmak istemez. Namık Kemal
Ölüm güzel şey; budur perde ardından haber...Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber? N.FazılKısakürek
Azrail olsa, hep Hakk’ı tutacağım, mukaddes davalarda ölüm bile güzeldir. Muhsin Yazıcıoğlu
Her kalbin çarpıntısı, kendi ecelinin ayak sesidir. Bayezid-i Bistami
Yeryüzünde hüküm süren kuvvet; hayat kuvveti değil ölüm kuvvetidir. Bernard Shaw
Bir isteğin olduğu sürece, yaşamak için bir nedenin vardır, kesin tatmin ölümdür. Bernard Shaw
Centilmen olarak doğmak bir tesadüftür fakat bir centilmen olarak ölmek büyük bir başarıdır. Bob Goddard
İnsan ne zaman ölür bilir misiniz; tembellikten, inançsızlıktan ve hayatı yaşamaya değer kılmayı becerememekten. Bernard Shaw
Ölümden kaçmak için attığımız her adım, bizi meğer ölüme götürülmüş anladım. Demokritos.
Ölüm, her şeyi eşit yapar. Claudianus.
Ölüm daima gözünün önünde olsun, o zaman asla adi endişelere düşmezsin ve hiçbir şeyi fazla hırsla arzu etmezsin. Epictetos
Ölümün son iyiliği, bir daha ölümün olmamasıdır. Friedrich Nietzsche.
Dünyadaki varlıkların varoluşlarının hakikati, onların sonlu olmasıdır. Bütün sonlular ise gelip geçicidir ve yok olmanın nüvesine sahiptir. George Hegel
Ölmemek insanlar için felakettir, başak için sararıp olgunlaşmamak ne ise insanoğlu için de ölmemek odur. Epictetos
Dünyanın gerçek öncülerinin evi, mezarlardır. Ernest Jünger
Ölümden korkmayan ölmez, ölüm kendine koşanları hiçbir zaman vurmaz. Gabriel de Annunzio
Ölüm korkusu, ölümden daha korkunçtur. Friedrich Schiller
Biz ölülerin kusurlarının ıstıraplarını çekeriz ve faziletlerinin, mükafatını alırız. Gustave Le Bon
Bir ölüm şerefli olursa en büyük mükafatı, almış demektir. Herakleitos
Hakikatte ölüm, ruhun aletlerini kullanmasını terk etmesinden başka bir şey değildir, ruhun aletleri ise organlardır.
İbn-i Sina
Oyun bitince şah da piyon da aynı kutuya konur. İtalyan Atasözü
Ölüm eski bir şeydir ama her insana yeni görünür. Ivan Sergeyeviç Turgenev
Doğduğunda sen ağlamıştın, herkes bayram etmişti. Öyle bir hayatın olsun ki öldüğünde herkes ağlasın, sen bayram et. Kızılderili Atasözü
Ölmeden önce herkes, neden kaçtığını ve neye koştuğunu ve bunun nedenini, öğrenmeye çalışmalıdır. James Thurber
Hayattan önce, ölüme hazırlanmalıyız. L. Annaeus Seneca
İyi geçen bir gün nasıl mutlu bir uyku getirirse, iyi geçen bir yaşam da mutlu bir ölüm getirir. Leonardo da Vinci
İnsanların bazısı yaşayıp bazısı ölseydi, ölüm dayanılmaz bir acı olurdu. Jean de La Bruyere
Ölüm bir defa gelir fakat hayatın her anında kendisini hissettirir. Ölüm korkusu, ölmek ıstırabından daha ağırdır.
Jean de La Bruyere
Ölüm iyidir, bizi ölüm düşüncesinden kurtarır. Jules Renard
Ölüm, bazen bir ceza bazen bir armağan, çoğu zaman da bir lütuftur L. Annaeus Seneca
Ölümün bizi nerde beklediği belli değil; iyisi mi biz onu her yerde bekleyelim. Montaigne
Ey hayat, seni bu kadar kıymetli tutuşum, ölüm sayesindedir. L. Annaeus Seneca
Hiç kimse, bu dünyadan canlı çıkmıyor. Leo BuscagHa
Ölüm, başka bir yaşamın kaynağıdır. Montaigne
Ölüm olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık. Voltaire
Gerçekte kimse bilmiyor ölümün ne olduğunu, insana verilen en büyük iyiliktir belki ölüm; ama en büyük kötülükmüş gibi korkuluyor ondan. Socrates
Bütün günler ölüme gider, son gün varır. Montaigne
Ölüm hiçbir zaman, iyi karşılanan bir misafir değildir. Wolfgang Van Goethe
Dünyaya geldiğiniz gün, bir yandan yaşamaya, bir yandan da ölmeye başlarsınız. Montaigne
İnsan, meyvenin çekirdeğini taşıması gibi, ölümü kendi içinde taşımaktadır. Rainer Marie Rilke
Ölüm olmasaydı, hayat bütün güzelliğini kaybederdi. Vasilyeviç Gogol
Ölüm size ne sağken kötülük eder, ne ölüyken; sağken etmez çünkü hayattasınız, ölüyken etmez çünkü hayatta değilsiniz. Titus Lucretius Carus
Ölüm bu ne hüktimdar tanır ne soytarı, herkesi aynı iştahla yutar. Victor Hugo
Ün, gençlik ve gurur... Mezar hepsini alır. Victor Hugo
Korkaklar ecelleri gelmeden birkaç kere ölürler, cesurlar ölümü bir kere tadarlar. William Shakespeare
Doğduğumuz zaman dünyaya hiçbir şey getiremediğimiz gibi, ölürken de hiçbir şey götüremeyiz. Victor Hugo
Hiç kimse, kendi ölümüne ağıt yakamaz. Woody Allen
Ölüm son uyku değil, son uyanıştır. Walter Scott
Ölümden ne korkarsın, korkma, ebedi varsın. Yunus Emre
Ölümü yattığın zaman yastığının altında, kalktığın zaman burnunun ucunda bil. Hz. Ömer (r.a.)
Aşık bir fedaidir. Aşığa göre; bir yerden bir yere göçmenin - ölümün yahut yaşamanın hiçbir farkı yoktur. - Hz. Mevlana
Ölüm yaşamın zıttı değil, parçasıdır. Haruki Murakami
Unutulmak ölüme en yakın sokaktır kahramanım ve ben ki yatınca belki kim olmaya uyuyacağım ah, herkes bir gün kendi olacak! Uyuyalım. Edip Cansever
Ölüm hayatta büyük bir kayıp değildir. Asıl büyük kayıp, yaşarken içimizde ölen şeylerdir. Norman Cousins
Ne diye böbürlenip büyükleniyorsun. Doğumun bir damla su, ölümün bir avuç toprak değil mi? - Şems-i Tebrizi
Herkes ölümden ürker, korkar. Sufiler, ona bıyık altından gülmektedir. Hz. Mevlana
Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız. Bizim mezarımız ariflerin gönüllerindedir. Hz. Mevlana
Korkaklar ecelleri gelmeden birkaç kere ölürler. Cesurlar ölümü bir kere tadarlar. William Shakespeare
Ölümden niye korkacağım ki? Ben varken o yoktur, o gelince de ben olmayacağım. Michel de Montaigne
Her gün yeni bir gemi kalkar insanın umut limanından özgürlük için, yaşamak için ve fırtınaya inat, dalgaya inat, ölüme inat! Ernesto Che Guevara
Hata yapmaktan korkmak, ilerlemenin ölümüdür. Alfred North Whitehead
Ölüm akıllı bir adamı hiçbir zaman apansızın almaz, o her zaman gitmeye hazırdır. Jean de La Fontaine
İyi geçen bir gün nasıl mutlu bir uyku getirirse, iyi geçen bir ömür de mutlu bir ölüm getirir. - Leonardo da Vinci
Acının ve hastalığın erişmediği ölümlü yoktur. Euripides
***
2010 yılından itibaren her ayın ikinci pazar günü Öğretmenevi Mescidinde şimdilerde rahmet-i rahmana kavuşmuş olan Demir Doğan Kandemir (Yetimi) Başkanımızın imamlığında öğle namazını kıldıktan sonra Kültür Merkezi 2.kattaki salonumuzda toplanan Kırıkkale Gönül Dostları Şiir Grubu Şiir Dinletisine hemen hemen her ay katıldım.
Eşi yıllar önce vefat edip dul kalan, yakınlarda Düzce’ de üç yıl evvel de öğretmen oğlu depremde kalp krizi geçirip 40 yaşında vefat eden, Şair Anamız Şadiye Eryılmaz Hanımefendi ben aralarına katıldığım günden beri her ay bize pasta, börek meşrubat ikramında bulunurdu.
Aramızda yakınları ölenler için yaşlı bir sene evvel vefat edip aramızdan ayrılmış olan Şeker Dede Abdulfettah Piliç tarafından Kuran-ı Kerim okunup dua yapılır sonrasında yaz günleri saat 15.30 a kadar, ikindiye kadar devam eden Şiir Dinletilerimizde herkes bir iki şiir okur selamlama konuşması yapardı.
Müsafir olan dinleyicilere proğramı değerlendirme için konuşma fırsatı verilirdi.
En gençleri 50 yaşındaki bendeniz olduğum için de servis işi bana düşerdi gocunmadan yapardım.
Varı yoğu 10-15 kişi olurdu bazen onbeşi de bulurdu yazları köyde işi olanlar oğlunun kızının yanına gidenler gelemezdi.
Aramızdaki bazı şairlerimizin oğlu Belediye Başkanı, bir başkası Ajans Gazete sahibi,İl Gazetesi zaten bizim evimiz yuvamız olduğu için bizi Belediye organizelerine iftar yemeklerine götürür proğramı orada veya televizyonda internette canlı yayınlanan proğramlarda icra ederdik.
Bahşılı Belediye Başkanımız yazımıza konu olan Yusuf Uyar abimizin oğl İbrahim Uyar’ın davetiyle üç defa Anneler günü ve Çanakkale şiir dinletimizi Bahşılı Belediye binasında halk huzurunda bir defasında da Karaahmetli Tabiat Parkında yapmış idik.
Çok eskiden meşhur asker emeklisi hatip proğramcı Albay Asım Yakarer Başkanımız kurmuş bu Şiir grubunu ve de 60-70 kadar şair üyesi ile iki otobüsle şehirlerarası geziler yapılmış diye söylediler.Asım Beyle görüşme fırsatı buldum kendisi de teyit etti bu durumu.
Emeklilik sonrası fırsat bulabildim şiire bir bakıma.Şiir Emeklilik Sendromu yaşamama fırsat vermedi.
2013 ten bil itibar en son ayın toplantısına kadar aksatmadan her ay aralarına katıldım.
Toplantılarımızın birinde henüz aralarına yeni katıldığım sırada Toplantının en sonunda olacak uzunca 20 kıtalık Televizyon..1 adlı şiirimi okuyordum yarıda kaldı, birisi böyle uzun şiir mi olur diye ayaklandı,bir çok şair arkadaşımızda ayağa kalkıp beni ayakta bırakıp gittiler.
Böyle uzun bir şiir mi olur dediler..Şiir dediğin en fazla beş kıta olur sıkmaz insanı diyenler oldu.Uyarı elbette güzeldi ama uslup uygun değildi.
Yılmadım pes etmedim 2013 ten bil itibar en son ayın toplantısına kadar aksatmadan her ay aralarına katıldım.
Başkanımız Demir Doğan Kandemir (Yetimi abi )üç sene evvel eylülde korona virüsten vefat edene kadar Öğretmenevinin bahçesinde şiirlerimi ona bizzat düzelttirdim.
Şimdilerde usta şairlerimizin köylüm olan iki yıl önce vefat eden usta şair rahmetli Hasan Ulusoy’un şiirlerini sosyal medyada ve sitelerde yayınlamakta ve de inceleyip şiirdeki edebi sanatlar konusunda bilgilenmekteyim.
Kuralı kaideyi öğrendikten sonra Ressamda Şairde kendine özgü eserler vermeye başlayacaktır diye düşünüyorum.
Şiir grubumuzda yıllarca mesaj trafiğini iletişimi sağladım yaşlı usta şairlerimizin dualarını aldım.
Koronadan bu süreçte dört üyemizi kaybettik.
Yaklaşık bir yıldan fazla hafta sonu yasakları başladığı andan bil itibar bir süredir toplantılarımıza ara verdik.
Kırıkkale İl Gazete’sinde cumartesi günleri yine şiirlerimiz aralıksız çıkmaya devam etti.Çıkan şiir sayfamızın resimlerini üyelerimize Wat-sap üzerinden paylaşarak devamını sağladım.
İşte 2010 yılında katıldığım Şiir Dinlentimizde tanıtım bu resimdeki tonton,yaşını başını almış Figani mahlasıyla namlı MKEK den emekli Yüksel Kandemir ağabeyi..Başkanımız Yetimi Kandemirin adeta hayranı idiler.
2020 yılında eylül ayı içerisinde Başkanımız Yetimi Demir Doğan Kandemir beyefendi vefat ettiler.Evine Faik Yılmaz abiyle beraber alarak benim aracımla gitmiştik.Diğer şair arkadaşlarımızla maske ve mesafeye dikkat ederek taziyede bulunmuştuk.
Aradan aylar geçti Faik Yılmaz Üstadımın bir şiir kitabı çıkardığını öğrendim.Almak için İl Gazetesine gitmiştim.Orada kitabını imzalayarak bana verdiler.İhsan Akça yazarımızla kısa bir güncel meseleler üzerine sohbetimiz olmuştu.
Onca yaşına rağmen oldukça dinç ve sıhhatli görünüyorlardı.İmzaladığı Köşker adlı kitabını uzakta olan arkadaşlarımıza götürmemi istediler.En son olarak bir kaç defa arayıp toplantılarımıza yeniden bir yerde başlayacağımızı söylediğimde beni tebrik etmişlerdi.
2022 yılı ocak ayında tekrardan Şiir dinletilerimize başladığımızda Belediye Genç Kalemler Konağında bir kaç ay katılmış ve şiirlerini bizlerle paylaşmıştı.
En son iki Toplantıda arkadaşların yardımıyla merdivenleri çıkmış ve o rahatsızlığına rağmen şiirlerini kendi ağızlarından okumuşlardı.Kemik erimesi rahatsızlığı yüzünden ayakta durmakta zorlanıyor ve telefonlara cevap vermiyordu.
Güzel insanlar güzel beyaz atlara binerek bir bir güzel diyarlara gidiyorlar.Inna lillahi ve inna ileyhi raciun.
Muhakkakki biz Allahtan cc.geldik ve yine O Allaha cc.donecegiz.
***
Yüksel Kandemir Ağabeyi yine hepimiz gibi Kırıkkale İl Gazetesi köşe yazarı ve Şairlerinden Allaattin Karaerin o gün yazdığı taziye ve anı yazısından sizlere anlatmak isterim:
ŞAİR VE YAZAR YÜKSEL KANDEMİRİ KAYBETTİK!!
’’Acı Kaybımız! Yüksel Kahraman! (Şair)
Yağmur ince ince çiseliyordu, İl Gazetesi binasına yaklaşırken… Tam yaklaşırken köşede Gazetemiz İmtiyaz sahibi Ramazan Çetin’le karşılaştık!
- Duydun mu dedi.
- Neyi demeye kalmadı.
- Gazetemizin şairlerinden Yüksel Kahraman’ı kaybettik. Yarın cenazesi için köye gideceğiz dedi!
Ölüm haberini alınca, insan suskun kalıyor biran!
Yıldızlar gibi kayıp gidiyoruz, “Keskinli Yetimi” Demir Doğan Kandemir, Abdül Fettah PİLİÇ (Şeker Dede), Asım Atabey…
Şimdide Yüksel Kahraman!
Birlikte Gazete binasına döndük, “Geçmişten Günümüze Sarıcalar Köşker Köyü” kitabını verdi okumam için.
“Hayat her zaman güle oynaya yaşanan mutlu bir süreç değildir. Bazen mutluluğumuz tebessümlerle şekillenirken bazen de üzüntüler yeisin karanlığında boğulurlar. Her iki halimizi de sözcüklere döker şiirlerle, hikayelerle, masallarla, romanlarla ve yazılı anlatımın diğer çeşitleri ile anlamlaştırırız.
Bizden önce yaşayanların örf, adet, inanç, hayat anlayışları, olaylar karşısındaki tutum davranış ve çözümlerini anlatan yazılı ve sözlü kültürel birikimleri yaşadıkları toplumun değerler bütününü oluştururlar.
Değişik bilimlere kaynaklık yapan bu birikimlere folklor denir. Elinizdeki bu kitapta köyümüzün folklorik bilgilerinin derlenmesi ile oluşmuştur.
Belleklerde yaşayan bu bilgilerin derlenmesinde kaynaklık görevi yapan hemşerilerime, bu kitabın hazırlanma aşamasında maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen, eser verenlere ve yardımcı olanlara teşekkür eder, saygılar sunarım.”
Yüksel Kahraman’ın 2015 yılında basılan “Geçmişten Günümüze Sarıcalar Köşker Köyü” kitabının Önsöz’ünü okuyup daldım sayfalarına… Kitabı okuyup bitirdiğimde, inanır mısınız kıskandım!
Yaşam şartları bizi köyümüzden uzaklara sürükledi. Babamın, çocuk yaşta diyeceğim iş için Kayseri’ye gelmesi bizleri de köyümüzden kopardı ister istemez.
Çok çalışılmış ve çok emek harcanmış kitabın hazırlanmasında.
KÖŞKER KÖYÜ..
Kırşehir İli, Akpınar İlçesine bağlı bir Orta Anadolu Köyüdür. Bilindiği gibi bu köyler fazla verimli olmayan topraklara sahip olmasına rağmen tarım ve hayvancılığın bir arada yapıldığı, kerpiç evlerin ve dalgalı arazilerin hakim olduğu yerleşim birimlerinden birisidir.
Köşker Obası (Oymağının) tarihçesi, Şehitler, Gazilerimiz, Adları anılan kişiler, Köyümüzün yaşlıları, Köyümüzün üzücü olayları, Köy ebeleri, Kır bekçileri, Av meraklıları, Doğa olayı, Sportif faaliyetler, Unutulmaz olaylar, Köyümüzde yöresel konuşma dili, Köşker beldesinde muhtarlık yapanlar, Köşker beldesinde belediye başkanlığı yapanlar, Köşker beldesi kabine lakapları…
Hangi birisini sayayım…
Sığır güdenlerden tutunda, Kalaycı, Tenekeci, Çobanlar, Bakkallık yapanlar…
Yemek çeşitleri, Tatlı çeşitleri...
Gelenekler…
Açıkçası, Köşker Köyü Ansiklopedisi!
Kendi hayatını, kendi kaleminden okuyalım;
1948 yılında Kırşehir İli Kaman İlçesi Akpınar nahiyesi Köşker Köyü’nde doğdum.
1955 yılında ilkokula başladım ve okulda birçok piyeslerde rol aldım. Eğlence düzenlemelerinde şarkılar söyledim. 1961 yılında Kırıkkale’deki MKE Kurumu Mühimmat Fabrikası bünyesinde açılan iki yıllık çıraklık eğitim kursu (okulu) sınavını kazanarak bu okula girdim. 1963 yılında bitirdim. Mühimmat Fabrikası Tapa İşletmesinde işe başladım. Kırıkkale’de açılan ortaokulu akşam lisesini bitirdim.
1972 yılında Fatiş Hanım ile evlendim. Bir kız, iki erkek çocuğum vardır.
Torunlarım, umutlarım, yarınlarım vardır.
İşyerinde işçi temsilciliği yaptım. 1974 yılında merkez sınav sistemi ile Samsun Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilgiler bölümüne öğrenci olarak kayıt oldum (Şimdiki açıköğretim). Çalışırken bazı demokratik kuruluşlarda görev aldım. SGK’dan 1985’da emekli oldum. Köşker beldesi kültür yardımlaşma derneği kurucusu olarak görev aldım. Yönetim kurulu üyeliği yaptım. 3 dönem başkanlık görevi yaptım.
Şiir merakım ilkokul çağlarında başladı. Birkaç mahalle gazetelerde şiirlerim yayımlandı. (Kırıkkale Gazetesi, İl Gazetesi, Düzce Ferman, Adana Hürses, Gebze Postası). Halen şiir yazmaya devam etmekteyim. Şiir yazmak bir nevi isyan etmektedir. ‘Sanat toplum içindir’ tezini savunuyorum.
NOT: Düğünlerde şarkı türkü söylerdim, anamın haberi olduğunda gelenlerden bana selam gönderirdi. Anamın selamı ise;
- ‘Cuvaraya versin savursun, ırakıya versin anırsın’ olurdu.
Doğup büyüdüğümüz el bizim
Hoş sohbette konuşan dil bizim
Has bahçelerde açan gül bizim
Dosttan selam getiren yel bizim
İnsanoğlunun ilk edebî yaratısı, şiirdir aslında. Edebî eserler içinde en fazla yazılan ve okunan türlerdendir.
Sevdiği ve takdir ettiği kişiler adına şiirler de kaleme alıyordu. Kendisinden sonraki kuşaklara, gençlere ve köyünden uzaklarda yaşayanlara rehber olacak bir eser düşüncesindeyim.
09 Ocak 2024 tarihinde aramızdan ayrıldı.
Ailesinin ve sevenlerinin başı sağ olsun!’’
14.01.2024//KIRIKKALE
HİDAYET DOĞAN OSMANOĞLU
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.