- 317 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
İKİ AYAKLI HAYVANLAR
Sokaklarda gezen hayvanlardan,
Denizlerde yüzen hayvanlardan,
Havada uçan hayvanlardan,
İnsana benzeyen hayvanlardan,
Kurban olmaz, siz rahat olun, iki ayaklı hayvanlar.
Çin de dövülerek öldürün köpekler,
İspanyada eziyet edilerek öldürülen boğalar,
Japonya da katledilen balinalar,
Hayvan değil ot mumudur? İki ayaklı Hayvanlar.
Danimarka da öldürülen foklar,
Noel de kesilen hindiler,
İsrail de duvara vura vura parçalanan tavuklar,
Hayvan değil ot mumudur? İki ayaklı Hayvanlar
ZAVALLI CAHİLLER
İnsana benzerler, bizde hayvanız derler,
Hayvanlara özgürlük isterler,
Para için şeytana kölelik ederler.
Şeytanlara kurbandırlar, zavallı cahiller
Ne dediklerini hiç düşünmezler,
Mutfak-wc, şehvet arası yaşarlar,
Sizden Müslümanlara kurban olmaz, iki ayaklı hayvanlar,
Şeytanlara kurbandırlar, zavallı cahiller.
Yukarıdaki görüntüyü görünce şaşırmamak elde değil, Sorsanız okumuş diplomalı, özgürce bizde hayvanız diyor. Sözde hayvanların haklarını arıyor, koruyorlar. Siz kendinizi düşünmekten acizsiniz.. Özgürce okumuşsunuz ancak hayvan olmuşsunuz. Hayvanlara sorabilsek, sizde özgürlük ister misiniz? Sizi görünce bizce istemezler.. Kendine faydası olmayanın kimselere faydası=yararı olamaz..
Biz az çok biliriz bu işleri kimileri para için, kimileri eğlence olsun, hava olsun, kimileri bir şeylere yarıyorum imajı vermek amacında, sözde. Şuur uçmuş, Şeytan yular bile takmaya gerek görmemiş. Şeytana tapanlara uşaklık ettiklerinin çoğu farkında bile değil. Nasrettin Hocamız bindiği dalı kesince insanlar güler, bir şeyler anlamaya çalışır. Peki akıllarını başkalarına satanları görünce ne yapmak lazım.. Halimize çok çok şükür etmemiz lazım.. Hayvanlara özgürlük isteyen cahiller. Sizin elinizdeki pankartları görenler demezler mi? Özgürlük ne kadar tehlikeli bir şey, bak koca koca insanlar, Özgürlük zehirlenmesi geçirmiş, kendilerini hayvan sanıyorlar.. Bizim ülkemizde böyle yürüyorsunuz. Ancak Başka ülkelerde böyle yürüyenler zor görürsünüz.. Komedi kanallarına düşersiniz.. Sözde ciddi bir iş yaptığınızı sanmayın sizleri kullanır atarlar.. Vatanına, milletine yanlış yapanları hiçbir devlet, millet sevmez.. Para kazanmanın edepli, onurlu yolları da var. Zordur ama onurlu, helal, bereketlidir..
Yok kahramanlık yapmak istiyorsanız, Buyurun sizleri Çine, ispanyaya, İsrail e, Norveç e oralarda böyle yürüyün de boyunuzun ölçüsünü, kahramanlığınızı görelim.. Ucuz kahramanlıklar artık para etmiyor çok ucuzladı çoook..
Hayır isteyenler hayırlara, Şer isteyenler şerlilere kavuşsunlar..
Tüm din kardeşlerimizin günleri hayırlı, bereketli, islam şuuru, sadakati ile geçsin, hep hayırlara vesile olsun..
----------------
Mısırlı bir adamın kalp hastalığı vardı.
Doktorlar hastalığının çok ağır olduğunu, ameliyatın yalnız yurt dışında yapılabileceğini söylediler. Adam zaman kaybetmeden Londra’ya gitti ve kendine iyi bir doktor buldu. Doktoru hastalığının ağır olduğunu ve ameliyat olursa da %1 yaşam şansı olduğunu söyledi. Adam ne yapacağını bilemedi. Düşündü taşındı ve doktora ameliyattan önce memleketine dönerek, vasiyetini yazacağını, işlerini yoluna koyarak on günün içinde geri geleceğini söyledi.
Adam memleketine geldi, on günün içinde düzene koydu her şeyi, yakınlarıyla helallaşıp evden ayrıldı. Yolu pazarın karşısından geçiyordu. Pazarda bir kasap etlerin kötü yerlerini ayırıp çöpe atıyordu. Bir taraftan da genç bir kadın kasabın çöpe attığı etleri topluyordu. Kadına yaklaştı, etlerin kötü kısımlarını neden çöpten topladığını sordu. Kadın utanarak beş çocuğu olduğunu, çocuklarının yalnız yılda bir kez Kurban Bayramı’nda et yediklerini söyledi. Adam duyduklarına çok üzülmüştü. Kasaptan 5 kilo et alıp kadına verdi, sonra ise kasabın her ay bu kadına 5 kilo et vermesi içi 5 yıllık et parasını önceden ödedi. Kadın gözleri yaşlı ve sevinç içinde ellerini göğe açarak "Allah’ım dedi, sen bu adamın bütün zorluklarını kolaylaştır!"
Kadın içten öyle dua etmişti ki duası bütün arşı salladı..
Adam Londra’dakı hastaneye gelmişti. Ameliyyat öncesi yeniden muayene olunması gerekiyordu. Muayene eden doktor şaşırmış durumdaydı, üç kez yeniden adamı muayene etti, sonra adama bakarak "Bu bir mucize, kalbin tam sağlam." dedi.
Adam kadının onun için ettiği duayı hatırladı ve doktora:
- "Mucize değil, bir kadının gözyaşları sebebi ile Allah’ın verdiği şifadır bu." dedi.
Taberani : Peygamber Efendimiz buyurdular:
’’Mallarınızı zekatla koruyunuz. Hastalarınızı sadaka ile tedavi ediniz. Belaları da dua ile karşılayıp savınız.’’ """"
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.