Şerefle bitirilmesi icap eden en ağır vazife hayattır. -- toegueville
Mahvash
Mahvash
@mahvash

Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce…

27 Mart 2023 Pazartesi
Yorum

Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce…

1

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

438

Okunma

Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce…

Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce…




Hadi dinleyelim şu ağlayan şarkıyı.




Üzerine su döktüğüm tahta sözcüklerin ısrarcı birlikteliği beni içerden vurdu. Sanırım gül suyu toniği işe yaradı. Cildim daha parlak. Patavatsızca konuşan ağızlara verecek tokat gibi cevabım olacaktı elbette. Fakat bu kadar sert olmayacaktı örselenmiş ve molası verilmiş şikâyetler. Gözlerden uzakta… Ama ne kadar uzakta? Ben bir elma doğurdum. Kırmızı olmak zorunda değil elma. Ben güzü iyi bilenlerdenim.



Tahta sözcükler kabardı ve şişti. Son diye bir an asla yaşanmadı. Bugün küçük çiçeklere atıfta bulunmadım. Çiçek toplamaya çıkalım dedim kendime ve çocuklara. Ve bugün sınıftaki çocuklarla birlikte çiçek topladık. İçimde zaman zaman yer verdiğim umutlu olmaya bir yenisini daha ekledim. Küçük arının hikâyesinde küçük arı oldum. Sevdim. Sevildim.


Siz mavi muşambalı şiir nedir bilir misiniz? Hani balkonlar vardır kuşların havalandığı. Hani âşık olmuştur kadın adama. Kavuşamamıştır gökteki aya gece tiryakileri. Masal anlatmıştır dedesi Mirza’ya. Mirza daha çok sevmiştir kuşları. Mirza gökyüzünde süzülen bulutlara bildiği bütün alfabeyi fısıldamıştır. Sessiz harflerden bir imparatorluk kurmuştur Mirza oğlan. Fark etmeden kavalcısı olmuştur fareli köyün.




Sanıyorum topraktan geldik ve hepimiz onunla kederlendik. Oysa toprak cömertti. Ormana turp toplamaya gidenleri misafir ediyormuş toprak duydunuz mu? Biz de gidelim öyleyse. Bir yerden mutlaka bir patavatsız çıkacaktır.
Ben toprak renginde bir tenle yaratıldım. Sonradan beyazladı çay tabağı. Sonradan sevdim çayı. Neden bilmiyorum gözüm tutmadı şu yankıyı. İçini taşla doldurdum kalbimin.



Ben kadınım. Güçlü sezgilerim var. Geç severim. Zor severim. Ben kadınım. Ayaklarım yere sağlam basar. Güvercin evine benzer rüya penceresi dedikleri. Rüya penceresinde yollar yollara ayrılır. Adım sabahçıya çıktı. Oysa ben kazan kazan aş yaparım suskunlara. Kapının önüne kalbimden çıkardığım bir masal kahramanını yerleştiririm. O masal kahramanının adı Ay Prensesi. Suskunların yemeğinden yemek için evvela suskun olmak gerekir. Bir de gayesi olmalı içeri alınanın. Ay Prensesi her gelene kartvizit sorar. Kartviziti olmayanların vay haline... Ay Prensesi en başta Mirzayı alıyor içeriye. Öyle tembihledim.


Sonra...
Mirzayla Ay Prensesi arkadaş oluyorlar ve o günden sonra hiç ayrılmıyorlar.




Derler ki
Kendinle muhabbete bir son ver
Kederi bırak

Muhakkak ki yol var
Fakat ışık söndü ve meşk bitti
Kopardı ayın güzeli en efsunlu çiçeği
İçine karanlık sızmış bozkır toprağından





Mahvash / Munise Senem UÇAR

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce… Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce… yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Uzak dağlarda dişilik ve yankıdan önce… yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Mehmet İmran Sevinç
Mehmet İmran Sevinç, @mehmetimransevinc
2.4.2023 02:04:10
:)))
Mirzayla Ay Prensesi arkadaş oluyorlar ve o günden sonra hiç ayrılmıyorlar.
:)))
Aslında güneş doğdu ve Ay Prensesi ile Mirza için hayat yeni başladı.
:)))
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.