- 218 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Sonradan Görmeler
Sosyal bilimler içerisinde genel kabul gören bir kurala göre toplumsal sınıfların çıkarları birbiri ile çatışır. Örneğin patron daha az ücret verip daha çok çalıştırmak isterken işçi daha az çalışıp daha çok ücret almak isteyecektir. Tarihsel süreç içerisinde sınıf bilinci kazanarak yeni ortaya çıkan bir toplumsal sınıf da kendisinden önce var olan eski toplumsal sınıflarla çatışacaktır. Örneğin 1900’lü yılların başında ortaya çıkan İşçi Sınıfı kendisinden önce ortaya çıkmış olan Burjuva Sınıfı ile çatışmıştır. Tıpkı evdeki daha büyük çocukların daha küçük olanlarla, sonradan doğan kardeşlerle çatışması gibi ya da ebeveynler ile ergenlik çağındaki evlatlarının birbirlerine ters düşmesinde belirgin bir biçimde ortaya çıkan kuşak çatışmalarında olduğu gibi. Çünkü bunların beklentileri birbirlerinden çok farklı olacaktır.
1600’lü yıllardan itibaren başlayan büyük dönüşümle birlikte Avrupa’da ticaretle zengin olan ve toprağa dayalı güç anlayışını reddeden Burjuva Sınıfı ortaya çıkmıştır. Gücünü sahip olduğu toprakların büyüklüğünden ve onların üzerindeki hayvan sürüleri ile kitlesel üretim yapan kölelerin çokluğundan alan daha eski ve daha köklü olan Soylu Sınıf, ticaretle zengin olan bu yeni toplumsal sınıfı küçümsemiş ve ülke yönetiminde söz sahibi olmak istediklerinde onları "baldırı çıplaklar", "sonradan görmeler", "ayak takımı" şeklindeki tanımlamalarla aşağılamıştır. "Siz ne anlarsınız sanattan, siyasetten, edebiyattan, müzikten, bilimden?..." Burjuva sınıfı ise oturup duygu sömürüsü yapmak veya parayı kazandık ya gerisinin ne önemi var diye üste çıkmak yerine bize çok garip gelebilecek bir tepki vermiştir. Kendisini geliştirmiş, sanat, siyaset, müzik, edebiyat, bilim, tarih, felsefe öğrenmiştir. Avrupa zenginlerinin bugün de dünyanın geri kalanındaki servet sahiplerinden en önemli farkı budur. Avrupa’daki Burjuvazi kendini geliştirmiştir. Çünkü sadece zengin olmak için değil, kendilerini kabul ettirmek için de mücadele vermişlerdir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.