- 460 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kuzeyin Görünmezleri -I-
- Kök bölgeden -
Kuzeyde dondurucu soğuklara, tüm dünyayı etkisi altına alan savaşa, şımarık enflasyona, gelip gitmeyen arsız virüs küstah krize ve petrol zengini bir ülkenin mükellef bir sofrada halkını üvey ana dilimleriyle disipline etmeye çalıştığı modern kölelerine rağmen noel ışıkları bu sene de parıldamaya devam etti. Işıklar etrafa halen varsıl görüntüler saçadursun, bir süreliğine de olsa bize unutturulmaya çalışılan, hükümetlerin varsıl değil yoksul üretme konusunda çok daha maharetli olduklarıydı. Zira yeni yıla hazırlanan Nordikliler, özellikle asgarî maaş ile çalışan işçi ve nüfusun çoğunluğunu oluşturan emekli kesim, noel hediyelerini indirimli stantlar ve ikinci el satış yapan mağazalardan seçmek zorunda kaldılar bu sene.
2021’de kişi başına düşen GSYİH’sı 80 bin ABD doları olan ve dünyanın en müreffeh üç ülkesinden biri sayılan Norveç’te madalyonun diğer yüzü oldukça farklı. Muazzam kademelerle tatbik edilen okkalı gelir vergileri, hayli ağır katma değer vergisi, her alanı kapsayan özel ek ücret ve kesintiler, isteğe bağlı otomobil, tütün, alkol, kozmetik vb. alanlardaki harcamalara ait özel vergilerle bu ülke, dünyanın en fazla vergi uygulayan ekonomisiyle birlikte, kendi halkına da en fazla vergi yansıtan ülkelerden biri olma özelliğini taşıyor.[1] Daha yalın bir söylemle, 30’lu yaşlardaki bir Nordikli çiftin dairesi yahut müstakil evi ve o evin önünde duran bir arabası varsa bunların tümünün 25, 30 hatta 35 seneye yayılmış kredilerle “ödünç” alınmış olma ihtimali %90.
Onyıllardır süregelen, “Önce devlet kasası dolsun,” tıynetindeki politika ile nereye varacağımızı bilmeden yola revan olduk, gidiyoruz öylece. Çalışanların aylık kazançlarının neredeyse üçte birini vergiye düştükten sonra “halka hizmet” adı altında “halka dönüş” fizibilitesiyle yuvarlanarak gidiyoruz hem de. Oysa bu ülkede dram var; fakat beyazperdeye yansımıyor. Hoş beyazperdeye yansısa ne olacak? Zaten her birimiz mutfakta, salonda “live broadcast” yapan Big Brother realite şovları gibi değil miyiz? Üstelik seyirci koltuğunda da değiliz. Seyirci koltuğunda oturanlar tepemizdekiler. Başrol oyuncuları olarak hizmetin ve adaletin eşit dağıtılmadığını bal gibi biliyor-görüyor-yaşıyor ahüzar etmeye devam ederek, bize biçilen rolü oynayıp bitirdikten sonra sosyal medya pencerelerimizde günü sahte gülücüklerle kapatmayı da ihmal etmiyoruz. Kapanıyoruz akabinde insanlığın kocamış cılız sesiyle içimize içimize.
Geçenlerde komşum bana ülkedeki gidişatın kendisini korkuttuğunu, bugünkü tablonun 1991 yılına değin feshedilemeyen SSCB’nin komünist manifestosunu çağrıştırdığını söyledi. “Tek farkımız alışveriş için kupon değil para kullanıyor olmamız,” diye ekledikten sonra “Acaba aynı şeyi mi anımsadık?” bakışı fırlattık birbirimize… Çünkü birkaç yıl öncesinde Norveç Bankası DNB’nin nakit paranın önümüzdeki on yıl içinde kaldırılacağı yönündeki açıklamalarını hatırlamış olduk ister istemez. Sıcak para kullanımının piyasadan tamamen kaldırılmak istenmesinin anlamı, halkın yaptığı harcamaların devlet tarafından “topyekûn kontrol altına” alınması demekti. Üstelik sözlü ve yazılı medyada “böyle olması gerektiğine” dair açıklamalar yapıldı halka. Norveç Bankası DNB’nin Kişisel Pazarlar Başkanı Trond Bentestuen, yaptığı açıklamalarda ülkenin nakitsiz bir topluma doğru hızla ilerlediğini belirtirken nakit paranın piyasadan çekilmesiyle ülkede kara para aklamaya karşı mücadelede önemli bir adım atacaklarını da vurguluyordu. Sıcak parayı aşamalı olarak ortadan kaldırmanın birçok önemli avantajı olduğuna değinen Norveç Bankası, 2009’da toplumun nakit kullanma maliyetinin 3,5 milyar olduğunu hesaplıyordu. Basım, güvenlik önlemleri ve dağıtımının yanı sıra ATM’lerin yenilenmesi ve işletilmesini içeren giderlerden söz edilirken dağılımın ayrıca önemli CO2 emisyonlarına yol açtığına dikkat çekiliyordu.[2]
Öte yandan Lider İşverenler Kuruluşu ve Norveç Büyük İşletmeler Topluluğu NHO, Finans Norge resmi sayfasında yayınlanan haberde “Nakitten Bağımsız Gelecek” başlığı altında toplanan maddeleri şöyle sıralıyordu:
• Devlete bildirilmemiş işleri ortadan kaldırmak,
• Suç oranını azaltmak,
• Vergi ve harçları herkesin ödemesi,
• Ödeme sistemlerinde büyük tasarruflar sağlanması (ATM’lerin kaldırılmasına dair),
• Yetkililerin, gelişmeyi kendi akışına bırakması yerine kontrolü ele alması ve yönetmesi.
“Nakitsiz bir topluma doğru Norveç” – Kai Olsen ve Kjetil Staalesen, “10 yıl içinde nakitsiz bir Norveç” [PDF-5/22] [3]
Ne ki muhalefetin güçlü bir savunması ile sekteye uğratılarak nihayetlendi bu kışkırtıcı girişim. İlaveten her şey zaten kontrol altında… Norveç, belediyeler aracılığıyla tuvaletlerde kullandığımız arıtılmamış suyu “su faturası” haricinde “kanalizasyon suyu” adıyla halkına hane hane faturalandıran tek ülkedir belki de dünyada.
Halka hane hane ödetilen bir diğer fatura da “Yayın Ücreti” diğer adıyla “NRK-lisensen.” 1977’den itibaren ulusal televizyon kanalı NRK, mali ve editoryal olarak devlet tarafından kontrol ediliyor. Evinde televizyonu olan her vatandaş, devlet tarafından 2019’a kadar “TV Lisans Yasası” kapsamında, izlesin ya da izlemesin bu ulusal yayıncı için ödeme yaptı. Yılda iki defa faturalandırılmak suretiyle onyıllarca yaptığımız ödemelerden bahsediyorum. Ocak 2020’de yapılan değişiklikle meclis (Stortinget), evinde televizyonu ve PC’si olan her vatandaşa yılda iki kez “NRK Faturası” göndermeyi durdurma kararı aldı. Yeni yasaya göre 2020’den başlayarak bu vergi, kişisel gelir üzerinden hesaplanacak ve ödediğimiz yıllık vergilere eklenerek mahsup edilecek. Tek fark, artık vatandaşın posta kutularına veya elektronik posta adreslerine fatura gönderilmeyecek olması… Özetle, 2019 yılından önce bir Norveç vatandaşı evine bir televizyon satın aldığında 70 yıl yaşayacaksa 70, 90 yıl yaşayacaksa 90 yaşına kadar altı ayda bir bu vergiyi ödemek zorundaydı. Televizyonu izlesin yahut izlemesin… Yeni kanunla bugün, televizyonu olmasa bile herkes lisans ödüyor ve ömür boyu ödemek “zorunda.”[4]
(Bildiğim kadarıyla Türkiye’de bu vergi bir defaya mahsus olmak üzere sadece televizyon satın alındığında ödeniyor.)
Oslo, Ocak 2023 -devam edecek-
/ yüRekTen
İZLER 58. Sayı
[1] Fahiş fiyatlarla faturalandırılan yol, belediye kesintileri, ulaşım vb.
[2]www.dnb.no/dnbnyheter/no/din-okonomi/snart-trenger-vi-ikke-disse-lenger
[3]www.finansnorge.no/sok/?q=Dr%C3%B8mmen+om+kontantfrihet
[4] tvpakker.no/lisens
Ph. r.t.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.