- 269 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Onulmaz Sayrılık
YALIN AŞK
Kendimi öldürmeye değil elbette,sadece ve sadece yasatmaya çalısıyordum.Bu altmış saat sonunda karşıma çıkan ölüm oyununda;zaferin mi yoksa yenilginin mi benim
olduğunu bilmeden,bu hapishanede geçecek günlerimi saymaya başlamıştım bile.
Sadece saatler süren özgürlüğün bedelini;bir başka hapishane kapısına götürülme ,bir başka tecrit odasına tıkılma riskiyle yaşıyordum..,
Ve bu hayat;oda içinde oda,hücre içinde hücre dizgesi içerisinde sürüp gidecekti,sürgündüm işte..!
buğday kokulu ekmek gibi
Öptüm seni alnından
Kutsandım!
Kutsadım seni !
Alnında dudaklarım ...
Ekmek gibi kutsaldık,
Allah’ın katında-kıtasında
uzanan boşluğun kıyısındaki sonsuzluk olmalıydık!
Gözyaşların öyle demişti Tanrı’ma
İnanmamış olsam gelir miydim sahi
İnanmıştım sana!
öylesine uzundu ki yolumuz , öylesine yalın !öyle uzun yol almıştık ki göğün altında!
Göğsümü teğelliyordum,
kalbimin atar damarına
yüzünün duru gülümsemesi yüzüme her dokunduğunda...
Soluktu yüzüm!
Ve sen ki ;bahar bakıyordun!
rüzgârlar akıyordu saçlarına
Gamzelerinde serçeler,bulutsu gözlerinde mevsimler vardı, görmüştüm!
Aşktın sen!
Aşıktım sana!
Ellerinde soluyordu kalbin !
Hatırlıyordun sen de ;unuttuklarımı bir bir ve geçmiş zaman rivayetinde
Tüm insanları ıslatmayı başarmıştık
sonunda!
yağmur kokusunu burnumuzda duymuştuk!
Artık ölsek de yarım kalmayacaktı kökümüzün tözü
Aydınlıktı gece göz bebeklerinde
Saçlarının uğultusunda çınlatıyordum oyunbaz sesimi
Oysa
Dilim lâldi,
Seninse
her zamanki gibi ürkek ve soluktu gülüşündeki gölge,
Yalnız yüzünün gamzesindeki çarmıhta Meryem !
susuzdu...
Mavi oluyorken dudaklarının kokusu anlağımdaki beyazda, derin!
Karışıyordu iyot kokusuna...
Deniz karışıyordu semaya...
Gök/yüzündeydi sağanaklar,sessizdi gözleri ve maviydi elleri gök yaşlarının
çakıl taşı gözlerinde kanıksıyordum gerçeği
gerçek dediğim kendime
alışıyordum!
Üzgün bir kuş gibi konmuştum dalının yamacına, ürkek!
Saklambaç oynuyorduk aynalarla!
Titriyordu sesimiz.,yalnızlığımıza tutuyorduk kırıktı ayna!
Görememiştik kendimizi,görüşemeyecektik!
Biliyorduk!
kıyımızda aşk denilen imge kopuyordu yıldızlardan
Gökyüzündeydi, mordu ebem kuşağı
Kuşlar havalanıyordu yüreğimden sağanaklara.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.