- 371 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
ALLAH'IN OL EMRİ İLAHİSİ
ALLAH’IN OL EMRİ İLAHİSİ
OL" emrinin manasını birazcık ANLAYABİLMEK için eşya hakkındaki şu sınıflandırmayı dikkate almak gerekiyor: Halk âlemi, Emir âlemi. Beden halk âleminden, ruh ise emir âleminden. Halk âlemi bu hikmet dünyasında safha safha meydana gelmekte. Tedricen, yâni kademeli olarak yaratılmakta. Emir âlemi için ise bu tarz bir yaratılış söz konusu değil. O âlemde her şey bir anda vücut buluyor. Ruh, değişik safhalardan geçip de sonunda o hâli almış değil. Doğrudan ruh olarak yaratılmış. İnsan bedeninde vazife görmeğe başlaması da yine bir anda.
Önce topraktan tedricen safha safha zahiri yaratılan Âdem babamıza daha sonra ruhumdan ruh üfledim emriyle ol emrinin verilmesini bu emir aleminden izah edilebilir: ol denenince oluvermenin anlamı önceden halk aleminin yaratılması ve bu yaratılışın emir aleminde üflenmesinden ibarettir. Balçıktan yaratılan bedene verilen ruhun tedricen olmasına ihtiyaç duymaz ol der ve Olur. Halk alemindeki bedene emir alemindeki hitap gelince ete kemiğe kana damara ve cana kavuşan bedene insan deniyor. İkinci bir ol emrine ihtiyaç yoktur. Zira ikinci bir ol emri verilmesi demek başka bir şekle dönüş anlamını taşır ki buda Allah’ın gücünü belirlemeye kalkmak olur. Bedeni balçıktan yaratılan âdem peygamberin ceset alemi nasıl tedricen oluştu ise; Ana rahminde oluşan beden de tedricen şekil almaktadır. Tıp bu durumu şöyle izah ediyor ilk üç aylık dönem ki bu dönemde bebeğin organ gelişiminin başladığı ve tamamlandığı dönemdir ikinci üç aylık dönemde ise bebeğin anne karnına uyum sağladığı ve rahatladığı bir dönemdir. Son üç aylık dönemde ise bebek doğuma hazırlanır dışarıdan gelen olumlu ve olumsuz uyarılara hareketleriyle cevap vermeye başlar. Buna göre, “diyebiliriz ki insan bir anda yaratılıyor ama bedeni dokuz ayda giydiriliyor yani elbisesi dokuz ayda inşa ediliyor. Diğer varlıklar da öyle. Çekirdeklerdeki ilâhî şifrenin teşekkülü de ruh gibi bir anda, daha doğrusu zamansız yaratılır, ama çekirdeğin ağaç olması yıllar sürer. Su nasıl oluşur iki zıt kutup olan hidrojen ve oksijene bir leş emri yani ol emri veriliyor. Ve insana hayat kaynağı olan su oluveriyor. Yediğimiz enerjiler ol emri ile insan teşekkülüne sebep olan sıvı oluşuveriyor. Ana rahminde bir anda insan ol denmemiştir.
Hangi güç bu emir olmadan gıdayı insan yapabilir hangi güç hidrojen ve oksijeni birleştirerek su haline getirebilir Bu emir olmasa, yâni ilâhî kudret yaratmasa gıdayı insan yapmak mümkün mü? Ana rahminde bir anda insan ol denmemiştir. Eğer öyle bir emir verilseydi Rahme düşen meni tam bir insan şekli alırdı.
İlâhî kudret ve irade o tohumu halden hâle evirip çevirir ve sonunda insan vücut bulur. Demek ki sıvıya insan ol emri verilmemiştir. Sadece ol denmiştir. Eğer insan ol emri verilseydi rahimde o an bebek teşekkül ederdi. Dünya hikmet âlemi olduğu için, yaratılış sebepler çerçevesinde ve kademeli olarak icra edilmekte. Ve bu safha safha yaratılışla nice sanatlar sergilenmekte. Her ol ol emri bebeği bir sonraki safhaya hazırlıyor.
Emdiğimiz havaya gırtlakta, ağız boşluğunda ve dudakta ayrı emirler veriliyor ve böylece değişik harfler dökülüyor ağzımızdan. Demek ki havaya emir var, ses ol diye. Hem de değişik şekillerde. Allah, ağız fabrikasında havadan ses yaratıyor; yine ol emriyle.
O ses, mübarek bir kelime ise, rahmanî bir hakikat terennüm ediyorsa yeni bir emir alıyor ve ruhani yaratılışlar hasıl oluyor.
Okunan tespihlerden, tekbirlerden, Hamt’ lerden, yâni bütün mukaddes kelimelerden melek yaratılıyor. Havaya ses ol diyen, sese de melek diyebilir. Bu emre, bu iradeye karşı çıkacak kimdir olabilir?
Göz fabrikasına giren ışık da benzer bir emir alıyor göz nuru ol. Güzel bir cümle işitiyoruz. O söz aklımızda bilgi oluyor, yine “kün” emriyle. Kalp o sözden hoşlandı mı yeni bir emir geliyor feyiz ol huşu ol diye...
Kısacası kâinatta Allah’ın öyle yoğun emirleri var ki her an her saniye yeni oluşumlar yeni doğumlar yeni sesler yeni yaratılışlar oluyor yani Allah’ın emrinin tecellileriyle dolu. Toprağa çiçek ol deniliyor; buluta yağmur, Çekirdeğe ağaç ol emri geliyor, yumurtaya civciv.
Yediğimiz gıda, bedenimizde nice emirler almakta et ol, ilik ol, kan ol, kemik ol saç ol tırnak ol gibi, güneş ol, dünya ol yıldız galaksi ol gibi daha sağmayacağımız kadar emirler var. Bu emirler halk aleminde ve emir aleminde zuhur ediyor.
Kişiye düşen ise bilmese de göremese de kâinatta o kadar ol emri uçuşuyor ve okadır yeni yaratılışlar zuhur ediyor ki hayrete düşmemek mümkün değil. Hayrola gönlüm hayrola.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.