KÜÇÜK KIRMIZI ÇİKOLATA
KÜÇÜK KIRMIZI ÇİKOLATA
Bu yıl ilkokul birinci sınıfa başlayan Sofya okumayı yazmayı öğrenirken aynı zamanda sayıları ritmik olarak saymayı, rakamları yazmayı ve ayırt etmeyi öğreniyordu. Hüsran öğretmen artık doğal sayılar ile basit toplama işlemlerine de geçmenin zamanının geldiğini düşünerek kendince derse bir hazırlık yapmıştı. Yanında getirdiği elmaları, cevizleri, minik topları öğrencilerin meraklı bakışları arasında masanın üzerine bıraktı. Okula gelirken uğradığı marketten aldığı küçük çikolataları sona saklamayı düşündüğünden masanın üzerine değil de öğretmen dolabına koydu. Çikolatalar arasında:
‘’Öğretmen elmaları, cevizleri, minik topları aldı da bizi niçin dolaba koydu’’ diye birbirilerine sormaya başladılar. Öğretmenin konuşması ve öğrencilerin uğultusu, çikolataların arasındaki konuşmayı başkalarının duymasına engel oluyordu. Bir ara Küçük Kırmızı Çikolata:
‘’Arkadaşlar, öğretmenin bir bildiği vardır elbet. Fark etmediniz mi? Marketten bizleri nasıl da özenerek seçti’’ diye söyleyince diğer çikolatalar biraz rahatladı…
Öğretmen eline aldığı elmalardan birini Sofya’ya, diğerini de Deniz’e verdi. Sofya:
‘’Öğretmenim benim elimde bir elmam var’’ dedi. Yerinde duramayan Deniz de:
‘’Öğretmenim benim elimde de bir elmam var’’ dedi. Öğretmen Sofya’nın ve Deniz’in elindeki elmaları alarak:
‘’Bir elma, bir elma daha kaç elma eder?’’ diye sorunca öğrenciler hep bir ağızdan ‘’İki elma eder öğretmenim’’ dediler… Sonra Sofya ve Deniz’e teşekkür ederek yerlerine oturmalarını istedi. Öğretmen tekrar masanın üzerinden her iki eline birer ceviz aldı ve sınıfa dönerek:
‘’Bir ceviz, bir ceviz daha kaç ceviz eder? diye sorması ile sınıf yine hep bir ağızdan ‘’iki ceviz eder öğretmenim’’ diye cevap verdiler. Daha sonra masadaki duran mavi minik toplardan iki tane bir eline, bir tane de diğer eline alarak:
‘’İki top, bir top daha kaç top eder?’’ derken iki elindeki topları da yan yana getirdi. Çocukların yine ‘’Üç top eder öğretmenim’’ diye cevap vermeleri Hüsran öğretmeni sevindirdi. ‘’Çocuklar bu işe toplama diyoruz ama bunu bir de toplama işlemi olarak göstermemiz gerekir’’ diye açıklama yaptı. Sonra Elmalar, cevizler ve minik toplar ile yaptığı sunumları tahtada toplama işlemi olarak nasıl yapıldığını gösterdi. Ön sıralarda oturan Çiğdem, öğretmenden izin alarak:
‘’Öğretmenim tahtaya yazdıklarınızı biz de defterimize yazalım mı?’’ diye sordu. Hüsran öğretmen:
‘’Bugün sadece toplama işlemi kavramlarını sezmenizi istedim. Yazmanıza gerek yok. Daha bu işlemlerden çok yapacağız’’ der demez sınıfta bir ‘’Oleeeyyyyy’’ diye bir uğultu koptu. Hüsran öğretmenin ciddileşmesi üzerine çocuklar seslerini kestiler. Hüsran öğretmen dolabın kapağını açarak çikolata paketini aldı.
‘’Çocuklar bu dersi çok iyi dinlediğiniz için sizlere birer çikolata veriyorum ama lütfen çikolataların çöplerini yere atmayın’’ diyordu ki, bazı öğrenciler ‘’Oleeyy’’ diye tekrar bağırdılarsa da katılımın azlığı nedeniyle bu ses öncekine göre biraz daha cılız kaldı…
Salih KOÇ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.