- 270 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
gündemin ana başlıkları
1
bilmiyorum nasıl vakit geçirdiğini.kimi sevsem sensin diyor şair.işte istanbul.çelişkiler şehri.belki bir vapur solduruyor düşlerini.ihtirasla sarsılıyor inancın.bir bakıyorsunki kıyısına varmışsın yalnızlığın.gökkuşağı gibi yalancı dudakların.şimdi sonbaharın umutsuzluğu.tenhada birikmiş sarı yapraklar.ve ölüme yaklaşıyor gözgöze gelmelerde tutkuyla bağlılık ötelere.sevişmesi yasak arzuların kışkırttığı karşı çıkışlar.ne kaldı geçmişin direnişine yol veren sarsıntılardan.terkedilmişlikle umudu yaşatmak.her sabah aynı saatle uyanıyorsun söylevlere.her sabah tenimizin teriyle savıyoruz korkuları karanlığa.gerçek bir sevincin kırıntılarını topluyoruz gökyüzünden.
2
yerel seçimlerde belediyecilik tartışması.chp ne gibi programları sunacak halka.sanat kültür ve eğitim alanında ne gibi çalışmaların içinde.örgütlü toplum türk soluna yabancı bir kavram.marjinal partiler uygulamaların faşizan karakter taşıdığı iddiasında.biraz toplum psikolojisini tarif eden siyaset bağlamında emperyalizm ve müstemlekeden bahsetsek.katılımcı demokrasi siyasal özgürlüklerin gölgesinde yaşanır.chp atatürkçülüğü nasıl tanımlıyor.kemalizmin ideolojik bir saplantı olduğu görüşünde iktidar partisi.bir kuşatmadan söz edebilirmiyiz devlet hiyeraşisi için.irtica yeniden gündeme getirilmek isteniyor.bu görüşün haklılığına inanıyormu kılıçtaroğlu.
3
herkesin merak ettiği konu.ortadoğuda barış için bölge üzerinde oynanan oyunlar bölgeyi karmaşık bir şekle sokuyor.dünya siyaseti bu bölge üzerinde odaklanmış.çıkış aramak adına ümit verici gelişmeleri de görmek şansına sahip değiliz.türkiye çeşitli komplimanlarla bir oyununh parçası olmuş durumda.türkiye tarihten gelen yükümlülükle barışı tesis etmenin yollarını arıyor.ama dünya siyaseti samimi bir yolda ilerlemiyor.terör örgütleri ilkeli siyaseti manipüle ediyor.esasında bölgenin içine düştüğü sorunları anlamak için hayat çelişkilerini anlamak gerekiyor.neden haksızlıklar engellenemiyor.masumların ölümüyle neticelenen hesapolaşmalar bu bölgeyi bir alan olarak seçmişse dinsel kimliklerin de belirleyici olduğu düşünülebilir.israilin güvenliği ve amerikan çıkarları tek kutuplu dünyanın varlığını bir zülüm düzeni üzerinde tesis etmiş dünya hükümranlığını.temel hakların anlam kazanması hürriyetlerin dayandığı esasları hangi ölçülerde gördüğümüze bağlı.sol görüşte olanlar kültür tanımını halkçılığın haklı mücadelesine bağlar.dünya egemenleri bu durumu pasifize etmek için faşizmin karanlığına dayandırmış siyasetini.nitekim mücadeleler iktidarın ceberrüt devlet anlayışına toslamıştır daima.sivil örgütlenme kanalları tıkanmış olduğundan kollektif direnmelerde baskılara karşı bir mevzi elde edememiştir.bunun için özgürlüğü yoketme biçimi olarak görülmüş dinsel bağnazlık.
4
geleceğin kültüründe ideolojiler nasıl bir hüviyet kazanacak.kıyamet savaşına hazırlanan inanç bağlıları yıldız savaşlarını insanlığın geleceğinde görüyor.yapay zeka ve teknolojik devrimler insan için bir felaket midir sürekli öğrenme isteğinden kaynaklanan.nasa teknolojik çalışmalar için uzay istasyonu kurmuş uzayda.en büyük merakları uzayda yaşamın izine rastlamak.cerndeki deney madde ve enerjinin kaynağına ulaşmakta insan için muamma olan varoluşun bilgisini kazanmaktaki katkısı ne kadar.islam bilginleri kozmoloji alanında günümüze ışık tutan bilimsel yöntemin kaidelerini belirlemiş.deneysel bilginin kullanım şansı için bilim merkezleri teorik bilginin sınırlarını zorlayan bulguların yanısıra yöntem konusunda ilk labaratuvar çalışmalarını insanlık için bir kazanç olarak bilime kazandırmışlar.kimya fizik ve tıp alanındaki kazanımlara günümüz şartlarından bakmak. düşünce dünyamız için ne kadar önemli olduğunu kim inkar edebilir.islam uygarlığını gerileten saldırılar amaçlarına ulaşmış olsada inananlar için bir umuttur kıyamet vaktine iman.bu konuda dünyeviliğin itikat noktasında çoraklaşmaya uğramasıda bir sorundur hayatı anlamak isteyenler için.
5
sanatta gerçek hayatın yeri.yeni film ve dizilerde estetik kaygıların sanata uygunluğu gözetilmiyor.ayrıca rollerin ekrana yansıma biçiminde bir tuhaflık var.toplum hayatında nelere özen göstermeli sorusu sinema içinde geçerlidir.türk sinemasında ticaret kaygısı sanatsal ifadenin önüne geçmiştir.yeni filmler toplumun önyargısını dahi dikkate almayan sinema diliyle salonlarda yer bulma telaşında.ayrıca yurt dışı taleplerin yanıltıcı olduğu görüşündeyim.popüler kültürün kıskacında ideolojik mesaj verme özeni gösterilmiyor sinemada.inanç ne kadar gerekliyse de toplum hafızası milli kültürden beslenen bir damarın gerekliliğine işaret eder.bir imparatorluk bakiyesinden sonra kurulan cumhuriyet devrimlerle ikame edilmek istenen çağdaşlık ölçüsünü batılılaşmada görmüştür.bu zorlamaların ürünü baskıcı bir rejime geçmek değildir.insanlar özgürlüğü demokraside görmüş ve sanat bu anlamda halkıçılıktan beslenmiş uzun zaman.sinema bu tür kırılmaları unutturmak isteyenler için sınıf farkına yüklemiş suçluluğu.bugün cumhuriyet eğitim kurumlarıyla kültür sanatın konusu olan problemleri tartışmaya açmıştır.geri kalmışlık ve cehaletin nedeni toplumun ideolojik görüşlere verdiği tepkilerle onarılmak isteniyor maneviyat krizleri.bu konuları sanatın diliyle tartışmak gerekirse çağdaşlığı daha iyi anlayabiliriz.bağımsız türkiye eşitlik ve özgürlük öncülleriyle millet olma şuurunu aşılar.örgütlü toplum özgürlüğe giden yolda emperyalizm için hedef seçilmiştir günümüz dünyasında.bu ikilem içinde toplumsal aidiyetimizi sorgulamaktan öte organize edemeyiz korkularımızı.
6
bir daha görüşmek nasip olmayacak.aşk konusunda yanlış yollar.işte uyumaya hazır bir şehir.işte kıyıya vuran dalgalarda bir eskimo türküsü.yeniden onarmalı yanlışlıkları.dalıp gittiğimiz sebep ey şiiri.kimyasal atıklarla besleniğyor duygular.sanki uzaklara bakma kusurumuz var.sanki ölümle terkedilen bir hayatın lüzümsüzlüğü suretlerde.suç arama potansiyeli taşıyor avuçlarda birikmiş dualar.işte güvensizliğin kalpleri okşaması gibi ayrımcılığa neden hayat hikayeleri.satın alma paritesiyle ölçülüyor tabiatın veremli yüzü.şehrin varoşlarından akan kalabalık için bir bahane yalnızca yüksek volümle dinlenen müzik.sabahın yorgunluğuyla başlıyor güne işçiler.kılık kıyafet kontrölleri bulaşıcı bir hastalığın tanısı gibi sessizliğe karışıyor.işte ben yıldırımla okşanan saçlarımı kazıttım sizin için.işte ben ölebilirdim kendimi taşıyamadığın nefretimle.yeniden kadraja alınacak bir gülümseme yapışmış yüzüme.sertliğine karışıyor kaslarım.ölü gelincşklere dokunur gibi bağışlıyorum çıplaklığınıza güneşi.bu cüzzamlı vakitlere gülün yumuşalığı dokunsun isterdim.ama gönül sayfamda sararmış gülüşün bir kere.suçu şeytanın kabahatine yüklemek kadar zararlı bu kana batmış zaman algısı.
7
osmanlı kendi devrinin emperyal gücüdür.hikmeti arayan bir uygarlığın modern karşısında tereddüte düşmesi sonrasında kendine duyduğu güvensizlik olarak sürekli kabuğuna çekilmesi ve nihayetinde egemenlik haklarından feragat etmesi.kutsalın bilgi için merakları agnostizme taşıması düşünülemezdi.batı haklılığını yaratıcı zekada görüyordu.sanatta ve edebiyatta bu fikrin yansımaları görülür.bu meydan okumalar kutsalla bertaraf edilememiş ve bir yıkım yaratmıştır zihinlerde.bu savrulmalar rasyonel düşünceyi tartışmaya açmıştır sonrasında.islam bilginleri bir anlamda tabiat için sorduğu sorulara yenik düşmüş eskilerin maddiyun dediği naturalizmin itiraz kültüründe boğulmuştur.
8
nedim şenerin kitapları gazetecilik için bir başarıdır.asılsız suçlamalarla ceza almış bir vatanseverin ülkesi için hissettikleri.terör örgütü kurma gtibi bir yakıştırma ergenekon davası olarak bilinir.soner yalçın ve yalçın küçük gibi aydınlar bağımsız gazetecilik adına bir bedel ödemiş ülke için.muhalefeti etkisizleştirme amaçlı kumpaslarla hapishanede tecrit edilmiş hayatıyla yüzlerce yazar ve siyasetçi var.toplum kimliğini sorgulamak rejim için bir tehdit şeklinde algılanmış olduğundan devlet içinde kümelenmiş terör örgütü yapılanmaları ülkenin kaderi üzerinde ihanete varan bir operasyonun parçası olmuşlar.altan kardeşler ve doğu perinçek gibi siyasetçileri fetöyle iltisaklı bir örgüte bağlılık ithamları halen bir tehdittir ülkenin selameti için.oda tv davasını yakından takip edenler nasıl rezil bir kumpasın çevrildiğini anlayabilir tutuklu gazetecilerin hayatına bakınca.nihat genç gibi yazarlar ve ilker başbuğ gibi subaylar için atatürkçü düşünceye sadakat cezaevinde ödüllenme şeklinde olmuştur yazgıları.
9
insanın tabiatla iç içe yaşama ütopyası bu hiç bir zaman gerçekleşmemiş bir hayal.insan kendisiyle ve çevresiyle savaş halindedir daima.hayata aykırı düşmüş insanların hikayesi anlatılır daima.’arkadaşım tilki’ filmini setrederken bu düşünceler aklıma geldi.hümanist düşüncenin varlığını öne sürmekle bu gerçeklerden kaçamayız.batıda uzun bir zaman tabiatı anlatan masal kitapları yazıldı.hayvanların içgüdüleriyle hareket ettiğine dair görüşler.insandan farkları doğuştan kazandikları kabiliyetle hayat sürmeleri bir anlamda.insanoğlu dağadaki eşitliği aramış düşüncelerde.haksızlığı yaşayanlar için savaşlarla geçmiş bildiğimiz en eski tarih.insanın özüne duyduğu nefretle yabancılaşmış hakikate.öğrenmek sonuç vermeyince sosyal hayat için yalnızlıkla alakadar olmuş bilgeler.yüzyıllık yalnızlık kitabında anlatılan budur bir bakıma.şehir hayatı için umut vadetmiyordu doğadaski yaşamı taklit.bir anlamda uygarlığa aykırı düşüyordu arkadaşlıklar.onun için felsefe kültüründe işlenen bireycilik umutsuzluğa sevketmişti hayatın haklılık kazanmasına neden olacak arayışları
10
ara sıra karadeniz kanallarını açıyorum.yayıncılıkta biraz özen gösterilse.müzik için daima folklor kullanılıyor.haber programları için bölgenin sorunlarına değiniliyor.insanlarda kendi köklerine dair bir merak var.ama kültürü evrensele taşıma kaygısı göremiyoruz yayınlarda.bu diğer bölgeler için de geçerlidir.tabiat görüntüleri eşliğinde müzik resitalleri.bu çokmu gerekli .fetişizm derecesinde bir bir bölgecilik memleket özlemini çağrıştırmıyor.mütevazi bir bütçeyle tanıtım yapılabilir.insan toprağına bağlı kalmakla bir kimlik üzere yaşar.tabiata sevdalanmak aşkla bağlı kaldığımız hayat için uzak durmak gerekmez evrenselliğe.dayanışma elbette gerekli.festivallerle geçirilen zaman için folklorik bir tema yakalamak zamandan.bunlar anlaşılır şeyler.her haber bölgenin tanıtıma duyulan gereksinme olarak görülemez.kimyamızın uyuşmadığı noktalarda anlama güçlüğü yaşıyoruz kimliğimizin gerektirdiği ölçüde.benzer ritüelleri aşırı derecede kullanmakla vatan adına bir kazanç elde edilemez.konuları çözümlemek için sorunlarımızın kaynağına inmekle özlemini duyduğumuz bir ülkeye kavuşma hayallerine kavuşuruz ancak.
11
uzun uzun kavaklar
dökülüyor yapraklar
ben atama doymadım
doysun kara topraklar
çocukluğumuzun şiiriydi bir ülkenin matemini en güzel şekilde anlatan.bir de andımız vardı her sabah okula başlarken terennüm ettiğimiz.o da ne mutlu türküm diyene kadar bu ülkenin andı için yaşadığımız tutkumuzu ifade eden.istiklal marşı korkma diye başlıyordu.son ahalisi kalıncaya kadar bu bayrak altında yaşamak emelindeydi türk halkı.şimdi kararlı olma zamanı kuşatmayı kırmak için.sahteliklerin yaşadığı doğru.kimisi için fazla şiddete muncer bir kültürümüz vardı.inceliklere medar olacak bir temsil kabiliyetinden mahrum yaşıyorduk.biz hepimiz turhallıyız biz bize benzeriz sözünde doğruluk payı var mı acaba.eğitimli insanlarımız için fırsat tanınıyormu vazife addedeceği konularda.kendi insanımız üretsin kazanan ülkemiz olsun.bunları herkes dile getiriyor ama uygulamada aynı fasit dairenin içinde koşar adımlarla ziyan ediyoruz gençliğimizi.oysa yahya kemal ne harap ne harabatiyim kökü mazide olan atiyim sözünü tekrarlamakla geçti günlerimiz.kökü mazide olmaktan anlaşılan tarihin içinden geçen bir fütühat anlayışını atinin aydınlığı için tuttuğu aynada kendi kaderimizi aramak.belkide bütün kargaşanın bu membadan kana kana içtiğini anlarız meydan okumak için türkün yalnızlığını anlamak adına.celladına aşık bir zerdüştün yalnızlığıyla yağlı urganları kaderimiz bildik her bozgun sonrası yakalandığımız zulmeti aydınlatmak adına.karanlıkta söylenen şarkılar varsada pusuya yatmış kahpeliklerin kurbanıdır daima en tatlı yerinde bölünen uykular.
12
türkiye gençlik birliği politik alanda olduğu kadar sanat ve kültüründe izini sürüyor.kemalist jargonla siyaseti tanımlıyor büyük türkiye hayaline yürürken.ben size ümraniye kemerdereden yazıyorum.istanbul bir şehirden daha fazlası artık.devlet örgütlü yopluma izin vermediğinden bir çok eylem için yeraltına çekilmiş örgütler.insanlar dünyaya farklı gözle bakıyor artık.alışveriş için markete gidenler ve evinden dışarı çıkmak gibi bir şansı olmayanlar.insanlar maddi sıkıntı yaşadığından sosyal yardımlarla geçiniyor.bunun dışında kültür dernekleri bilgilendirme amaçlı yardımlarda bulunuyor.aslında bu konuda çözüm arayışı için gösterilecek özende öğrencilere hayata katılım şansı tanınmalı.çünkü bir çok insan samimi bulmuyor bu tür dernekleri.bir çıkar amaçlı örgütlenme için sıkıntı yaşamak daha cazip değil yaşadığı yalnızlıktan
13
televizyon kanallarına çıkmanı bekliyorduk.farkındayız değişen çok şey var ülkede.odtüde eğitim görmüş olmanla ilgisi yok siyasetin.sol partiler mecliste temsil şansı bulmuyor.iletişim kanalları kapalı halkla.açık toplum ve düşmanları kitabına bakınca faşizmin tarih boyunca varolduğunu görürüz.üniversite yıllarında okuduğum bir kitaptı.sonra felsefe nedir kitabı.maddeciliğe reddiye şeklindeydi içeriği.liberal politikalar günümüzün siyaset anlayışını özetliyor.marksın görüşlerine yabancısınız galiba.ya da bizim devlet anlayışımızı kaldırmıyor kanaat edinme noktasında.türkiye dış politika alanında şüphesiz irade ortaya koyuyor.zaten bu konu üzerinde yoğunlaştı son yaptırım kararları.şimdi siyasete yeni soluk getirme arayışına çıkmalı.iç barışımız prevoke edilmek isteniyor.kendi içinde bölünmüşlüğü yaşayan tek ülke biziz belkide.
14
karadeniz şarkılarını dinliyorum ara sıra.yaşadığımız bir kültür yok.köyle kent arasında bocalarken gayri meşru bir hayatın içinde buluyoruz kendimizi.bundan yasakçılığı savunduğum anlaşılmasın.ama cemaat ve tarikatlerin kandırdığı insanların hayatında bir düzelme olmuyor.sırf bir kimlik kazanma adına bir gruba ait olma duygusuyla hareket eden bir topluluk olduk hayatın anlamından vazgeçen.yağmura teslim olmuş şehirde bir meydan uğultusudur kulakları tırmalayan.bir çok insan için sokağa çıkmak günlük ihtiyaçlarını karşılamak şeklinde.çözülmüş sosyal ilişkiler bu insanları zorluyor korkulardan uzaklaşma adına herhangi bir izzet kazanma hevesi.artık yaşam şekline bakılmaksızın herhangi bir örgütün gönüllü neferi olmakla övünç duymaya zorluyor koşullar insanları.kimse duymuyor neyi aradıkları sorusunu.ölüme kilitlenmiş bir uçak gibi çarparak kayalıklara kimsesizliğini yaşıyorlar artık beklemek yok sözleriyle yakınlaşarak hakikate.