- 523 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hatıran
Öyle bir şey ki bu tüm özlemelerden farklı gel desem gelemezsin ama bile bile gelmeni isterim. İşte ölüm bu kadar çaresiz. Ne kadar özlesem de özleminle kalırım, o boşluk girdabı beni içine çeker ve orada kaybolurum . Acıyor , çok acıyor .Varlığına alıştığım kadar mı vakit gerekir yokluğuna alışmak için? Eğer öyleyse çok yazık! Ben senin olmadığı bir hayat yaşamadım, senin ciğerine dolmayan havayı solumadım. Şimdi nasıl alışacağım ? Alışamayacağım, alışmayacağım
Keşke bana öyle güzel gülsen yine... Keşke "Bunların hepsi bir rüyaydı korkmana gerek yok" desen. Sen kendini çok sevdirdin. Daha doğum gününü kutlamamıştık. Seni çok özledim hem de çok... Söyle bana bu yaraya nasıl tuz basmalı? Nasıl etmeli de gün geçtikçe canım daha az yanmalı? Sana anlatacağım onca şeyi içimde tutmayı nasıl saklayacağımı anlat bana. Senin okumak istediğin kitapları mı okumalı yoksa dinlediğin şarkıları mı dinlemeliyim ? Sana anlatmak için beklettiğim her şeyin içimde turşusunu kurmak zorundayım. Beni, ailemizi, ağaçları,kuşları, türküleri, hayatı öyle güzel sevmişsin ki ! Bu hayatta sen olmak lazım, senin gibi sevmek lazım, senin gibi gülmek lazım , senin gibi anlatamalı ağustos böceği ile karıncayı,. Bu hayatta Orhan olmak lazım.
Söylediğim şarkıları dinlettiğimde yüzünde gördüğüm gülümsemem her şeye bedeldi o gün sen şarkıları dinleyip bana "Aferin" dedin bir de üstüne gülümsedin ya ben de kendimle gurur duydum.
Hava tam Moda’daki çay bahçesine gitme havası. Bu sonbahar ayrı bir hüzün doldu içime öyle bir hüzün ki bu birden bire, hiç aklımda değilken, sokakta , evde, her yerde kaplıyor içimi.
Zeynep,Nazlı ablam,sen,ben...Mükemmel bir Kadıköy ekibiydik! Aramızdaki espirilere sensiz gülmek ne kadar canımızı yakıyor bir bilsen..."Sen abdülhamiti savundun!" , "Ver müzüğü ver çoşkuyu" taklitlerimiz, hele ki kültür çatışmasını , gece saatlerinde atılan "Dayı yarın evdeysen sana geleceğiz" ve "Yarın işiniz yoksa kahvaltıya gidelim" mesajları onlar en sevdiklerim! Ojeli tırnaklarımı gördükten sonra "Bir kere de demiyorsun ki dayımın adını yazayım" demenin üstüne sarı üzerine koyu pembe ile adını yazmıştım (Sanırım bir Fenerbahçeliye jest yapmadan önce sarının yanına sadece lacivert sevdiğini unutmamak lazım...) ve bunu asla unutmamanı istemiştim.
İyi ki bana bu kadar güzel hatıralar bıraktın.
Dayıma...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.