- 299 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
KİLİS SEVE (AKINCI )KÖYÜM ZEKİ'NİN YILANI
Kursumu çok seviyordum. Her ne kadar çoğu benden büyük olsalar da onlarla birlikte ben de öğreniyor öğretiyordum .
Mart, Nisan ayları geldiğinde ova yemyeşil olmuş kuş sesleri ovayı doldurmuştu.
Kursiyerler ’’bugün ikindi vakti gidip ot toplayalım. Hocam sen de gel bizimle’’ diye ısrar ettiler.
Halamdan izin alıp onun kızı Ayşe,Şükran ’ın kız kardeşi Hatice ve diğer kursiyerlerle birlikte dere kenarındaki tarlalardan ot toplamaya gittik.
Hepsi de neşeli şen şakrak güle oynaya yabani otlardan ne bulurlarsa ellerindeki bıçak yardımıyla topraktan kazıyıp, bellerine bağladıkları önlüklerine dolduruyorlardı.
Kimisi ebegümeci ve iğnelik, kimisi hardal otu ile çiriş,kimisi de arapsaçı ile ballı baba toplayıp birbirlerine gösteriyorlardı.
Onlar ot toplarken ben doğanın uyanışını ve canlılığını izlerdim.Dereden akan suyun çağıltısı ve kuş sesleriydi beni asıl cezbeden.
Hele esen rüzgârda o buğday ve arpa tarlalarının rüzgârla ahenkli dansları beni o kadar çok etkiliyordu ki. Ben doğaya sevdalıydım.
Yaradan’ın yarattığı her şeye hayran kalıyordum. Bu arada halam bizi uzaktan takip etmesi için mutlaka oğullarından birini arkamızdan gönderirdi.
Yavaş yavaş hüzünden kurtulup huzura varıyordum.
Mayıs ayı geldiğinde köyde havalar iyice ısınmış düğün derneklerde başlamıştı. Benim kaldığım evin arka kısmında muhtarın evi vardı ve oğlunu evlendirecekti. Kursiyerler ’’hocam ikindi vakti senin dama çıkıp izleyelim . Burada düğün eğlencesi erkek oturtması güzel olur ’’dediler.
Kurs bitmeden eğlence başlamıştı. Davul zurnanın sesi herkesi cezbetmişti.
Dama çıkıp izlemeye başladık. Kerpiç dam üzerine oturup oynayanları izliyorduk ki halamın feryatlarını duyunca yüreğim ağzıma geldi. Apar topar tahta merdivenden aşağı indik. Halamın rengi atmıştı.Ellerine dizine vuruyor ’’çabuk bir araba’’diye feryat ediyordu.
O arada Zeki’yi gördüm elini tutuyor ağlıyordu. Rengi kırmızıdan mora dönmeye başlamıştı.
Arkadaşları ile iddiaya girmiş.
"Ellerim ile size kayaların altından yılanı yakalar gösteririm. Erkek adam korkmaz ’’deyip bir yılanı yakalamış.Tam da o anda yılan elini ısırmış. Arkadaşları koşarak onu köye yetiştirmişler. Ama durumu hiç iyi değildi. Zehir vücuduna yayılmaya başlamıştı.Renkten renge giriyor ağlıyordu. Düğün evindekiler koşarak yanımıza geldiler.
İçlerinde düğüne misafir olarak gelmiş yeni mezun bir veteriner var imiş. Arabasını getirdi. Bir havlu ıslatıp Zeki’nin eline sardı. ’’Kolunu göğüs hizasının yukarısında tutun fazla hareket ettirmeyin ki zehir dağılmasın ’’dedi.
Zeki,halamın dizinde yatıyor alev alev yanıyordu. Ateşi iyice yükselmişti.Ben sürekli alnına ıslak bez koyup ateşini düşürmeye çalışıyordum.
Kilis Devlet Hastanesine nasıl geldik hâlâ bilmiyorum.
Orada Zeki’ye göbeğinden iğne yaptılar. Bir kaç saat müşahade altında tuttular ve ertesi gün yeniden gelmek üzere bizi taburcu ettiler.
Veteriner yanımızdan hiç ayrılmadan beklemişti. Ben ismini dahi bilmiyorum. Sadece o gün için bize yardımcı olan biridiydi.
Bizi alıp Kilis’teki evimize götürdü. Bırakıp ayrıldı. Nasılsa cuma günüydü. ’’Haftasonu Zeki’nin iğneleri yapılır pazar akşamı köye döneriz’’ dedik.
Öyle de yaptık. Ben bir daha veterineri ne gördüm ne konuştum.
Oysa veteriner, biz düğün izlemek için dama çıktığımızda beni görmüş kendince beğenmiş.
Bir hafta sonraki haftasonunda anneme dünür gelmişler.
Annem ’’kızımla konuşmadan bir sey diyemem’’demiş.
Ben eve geldiğimde annem durumu anlattı ve bana ’’kızım hayatın kurtulacak. Gel kabul edelim’’dedi.
Ben sadece anneme dedim ki’’ ben okuyacağım anne ne olur evlilik deme bana ’’
Annem yüzüme tuhaf tuhaf baktı. ’’Ne okuması,neyle nasıl?
Senin aklın alıyor mu bu işi ’’dedi.
Ağladım. "Okuyacağım anne. Istemiyorum" dedim.
Halam da olayı duymuş bana sordu."Sen bunu tanıyor musun ki hemen gelip istediler " diye sordu.
" Yok vallahi hala ben zaten okuyacağım " dedim. Konuyu öylece kapattık. Hayat bakalım bizlere selesinde neler sunacaktı?
Yaşamadan bilemezdik. Bu haftalık bu kadar. Sağlıcakla kalın.
KARDELEN(Ayrıkotu)
03.10.2021
Tülay Sarıcabağlı Şimşek
Dinar/AFYONKARAHİSAR