- 515 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Siz hiç kendinizle konuşuyor musunuz ?
Siz hiç kendinizle konuşuyor musunuz ?
İnsan beyni sürekli aktif olan bir işleve sahiptir, uyurken dahi beynimiz hala düşünmeye devam eder.. Gün içinde yaşadıklarımızı bilinçaltımız alır ve onları kendi süzgecinden geçirerek programlar.. O sebeptendir ki geceleri rüya görür ve bazen kabuslarla dahi karşılaşabiliriz.. Görülen rüyalar çok etkili olur aslında o günümüzü bile etkiler, bilinçli olarak ya da bilinçsiz olarak.. Sabah kalktığınızda huzursuz uyandıysanız büyük oranla gece, hatırlamasanız dahi, rüyanızda istemediğiniz konularla cebelleşmişsinizdir.. Gün içinde yaşadığımız sinir, stres, kaygı, endişe gibi durumlar bize bunları yaşatır..
Peki ama ne yapmalı ?
Hayat çok hızlı akıyor, hele de çalışan insalar için.. İş yerlerinde dahi verilen molalar bazen insanlara yatersiz kalıyor, beden de zihinde dinlenme moduna geçemiyor.. O molalarda bile genelde kafamız hala işimizle ilgili durumlarda kendi kendine konuşmaya analiz yapmaya devam ediyor.. Bunun farkına varabiliyor musunuz ? Kendiniz ile baş başa kaldığınız anlarda, kafanızın içinde konuşan o sesi duyuyor musunuz ? O sese ne kadar kulak veriyorsunuz.. Dinliyor musunuz size ne diyor ? Beyniniz sizi ne ile meşgul ediyor ? Bazen bir insan, bezen bir durum, illa ki bir şeye takılıp kalmış oluyor.. Bu sizden ne kadar enerji çalıyor durumun farkında dahi olmasanız .. Zihni susturmak ! Duydunuz mu acaba bu aktiviteyi ? İlk başlarda o ne saçma şey gibi düşünüyor insan, ama bu öğretiler bilimsel olarak kanıtlanmış öğretilerdir ! Bazı teknikler ile bunları yapmak aslında çok kolay ve çok az vakit alan şeyler.. Bazı Eft teknikleri var mesela ugulanabiliyor, bu teknikler insanların beyinlerini programlamaya yarayan bilinçaltı dokunuşları ve telkinleri ile mümkün oluyor..
Eft nedir ?
Elimizde ve yüzümüzde, bizlerin bilinçaltına temas eden noktalar var, akupunktur noktaları da deniliyor bu noktalara.. Bu hareketleri yapmak ve uygulamak çoğu zaman saçma gibi görünüyor evet haklı olabilirsiniz, ama denemeden yargılamamanızı öneririm.. Eft teknikleri önce derin nefes alarak elimizi göğüs kafesimizin üzerinde birleştirerek bizi rahatsız eden düşüncelerden beynimizi arındırmaya niyet etmekle başlanan, daha sonra negatif enerjinin olumluya çevirilmesi için uygulanan bir tekniktir.. Sırası ile el parmaklarımızın tek tek üzerine vuruşlar yaparak, güzel telkin ile sözlerin tekrarını uygulayarak, elimizin küçük parmağımızın hizasında bilek ve küçük parmak boşluğunun arasında kalan alana, başımızın üstüne, burun üstüne kaşlarımızın arasına, daha sonra kaş ve gözümüzün yanına, dudak ve burun arasındaki gamzemize daha sonra da göğus kemiğimiz ile boyun bölgesi aralığımıza dokunarak telkinleri birkaç kez tekrarlamaktan geçiyor.. Bunu frekansımızı yükselmek için uyguluyoruz.. İnsanların bedenlerinin bir titreşimi vardır, dünyadaki her şeyin bir frekansı ve titreşimi vardır, bu titreşimler yani elektirik akımı vücutlarımızda da bozulabiliyor.. Bunlar da beynimizi ve bünyemizi etkilemeye başlıyor.. Takıntılar, korkular, endişeler, ankisiyete bunlara karşı bu telkinleri ve teknikleri uygulayarak beyin dalgalarımızı yeniden programlamak mümkün olabiliyor.. Çok büyük ruhsal sıkıntılarınız ve pisikolojik rahatsızlıklarınız yok ise bu teknikler ile kendinizi rahatlatmak ve programlamak mümkün.. Daha ileri seviyedeki insanların ise bir uzmandan yardım almasını öneririm..
Hayattaki en büyük dostumuz, sırdaşımız kim derseniz, kendimiziz derim.. Peki kaçımız kedimiz ile sohbet ediyoruz ? Ya da kendimizi ne kadar tanıyoruz, yukarıda yazdıklarım ile değindiğim gibi, beynimiz bizim dışımızda da işlev halinde, o konuşan kişi kim, ne istiyor sizden ? Vesvese mi ? Yoksa güzel ve olumlu mu konuşuyor ? Sizin ihtiyacınız ne ? Vesvese mi, yoksa güzel ve olumlu düşünceler mi ? Sizi içsel olarak rahatsız eden şey nedir ? Durum yönetimi bunu başarabiliyor musunuz ? Yoksa o düşüncelerin esri mi, oluyorsunuz gün boyu ? Kendinizi bir dinleyin, konuşun kendinizle, yargılamadan sorgulayın, enerjinizi ne tüketiyor, bunu bulun ve onu sizden uzaklaştırın.. Bir başka teknikte bilinçaltımızı oyalamak, mesela sizi rahatsız eden bir düşünce o an aklınıza geldiğinde, şuan çok yoğunum iki dakika sonra gel diye bilinçaltınızdaki o düşünceyi öteleyebilirsiniz ve bunu devamlı yaptığınız takdirde bilinçaltı bu düşünceyi size getirmekten vazgeçecek.. Komik geliyor ama işe yarıyor denemenizi tavsiye ederim..
Gün içinde nefes ekzersizleri de işe yarıyor, eğer açık alana çıkabiliyorsanız, kendinize bir Beş dakika ayırdığınız bu vakitte, burundan derin nefes alarak göğsümüzün karınımızın iyice şişmesine hava ile, daha sonra da ağzımızdan nefesimizi vermemiz bizi rahatlatacak ve beynimize, hücrelerimize yeniden kaliteli oksijen akımını sağlayacaktır..
Akşamları yorgunluktan haliniz kalmıyor ise, sizi rahatlatacak ne var, onu bir sorgulayın kendinizde.. Melisa, rezene, papatya gibi bitki çayları sindirim içinde çok iyi geldiği gibi güzel bir uyku uyumanıza da yardımcı olacaktır.. Uykuya dalmadan önce zihninizi kurcalayan konu ile tekrardan yüzleşin, sonra yeniden isterseniz Eft tekniklerini uygulayın, daha sonra nefes eksersinizi uzandığınız yerden uykuya dalmadan önce uygulayın.. Rahatlayacaksınızdır, sonra aklınıza güzel şeyler getirin, hayaller kurun mesela.. Yetişkinler olarak unuttuğumuz bu durum yani hayal kurmak, bunu tekrardan hayatınıza alın.. Doğayı düşünün, mesela güzel bir tatil, bir ortam yaratın zihninizde kendinize ait olan bir dünyanız olsun tıpkı çocuklar gibi.. Siz kendiniz için o an neye ihtiyacınız varsa onu düşünün ve kurun beyninizde, uykuya dalmadan önce yüzünüzde güzel bir tebessüm ile dalın uykuya..
Belki zaman alacak kendinizi daha iyi hissetmeniz, bir kere yapıp bırakmayın bunları, devam edin göreceksiniz ki birkaç hafta sonra kendinizi daha iyi hissetmeye başalayacaksınız.. Beyninizi bedeninizi yoran boş konuları ayıklayacak ve daha olumlu şeyler düşünmeye başlayacaksınız.. Beynimiz olumlu düşünmeye başladığı vakit bedenimiz de kendini daha iyi hissetmeye başlayacaktır..
Sevgi ve Saygılarımla
Yazı: Gönül Çeşli
08.09.2021
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.