- 314 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MUDANYA MÜTAREKESİ.
MUDANYA MÜTAREKESİ.
Değerli okurlar cumhuriyet tarihine iki büyük anlaşmada İsmet Paşa’nın imzasını görürüz, bu anlaşmalardan bir tanesi Mudanya Mütarekesi ikinci ise Lozan Barış Anlaşmasıdır. Bildiğiniz gibi her iki anlaşmada bu günün yalanlarına ve iftiralarına maruz kalmaktadır, bir nebze olsun bunlara cevap vermek için anlaşmaların tam metinlerini ve neden olan olayların küçük özetini buradan tekrar yayınlamak istedim.
Başkomutanlık Meydan muharebesi bitmiş 9 Eylül 1922 tarihinde TBMM orduları İzmir’e girmişti. Bu tarihten itibaren silahlı savaş bırakılmış diplomatik bir savaş hatta bir sinir harbi başlamıştır. Bu tarihlerde silahlı çatışmalar çıkmamış siyasi olarak büyük çalkantılara gebe olacak Çanakkale Krizi gibi irili ufaklı birkaç kriz patlak vermişti.
Çanakkale Krizi
Türk Ordusu, 9 Eylül 1922 tarihinde İzmir‘e girdikten sonra Çanakkale‘den başlayan tarafsız bölge üzerinden İstanbul’a doğru ilerlemeye başladı. Birleşik Krallık Bakanlar Kurulu, 15 Eylül 1922 tarihinde bir araya geldi ve İngiliz kuvvetlerinin konumlarını koruması gerektiğine karar verdi. Ertesi gün, Dışişleri Bakanı Lord Curzon‘un yokluğunda, bazı kabine bakanları Türkiye’nin Sevr Antlaşması‘nı ihlal ettiği gerekçesiyle, İngiltere ve dominyonları tarafından Türkiye’yi bir savaş ilanı tebliği ile tehdit etti. 18 Eylül’de Fransa’da bu konuyu görüştükten sonra ülkesine geri dönen Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Lord Curzon, Fransa başbakanı Raymond Poincaré tarafından geri çağrıldı. 20 Eylül’de tekrar Fransa’ya gelen Curzon’a Poincaré, Çanakkale’de bulunan Fransız birliklerinin derhal geri çekilmeye başladığını bildirdi ve ateşkes yapılması için sert bir dille azarladı.
İngiliz halkı, Çanakkale’de Türklerle tekrar savaşa gitme olasılığı ile paniğe kapıldı. Dominyonlar, Başbakan David Lloyd George’un bu konu hakkında danışmaması üzerine hiçbir kuvvet göndermeyeceklerini açıkladılar. Kanada Başbakanı Mackenzie King, durumun 8 yıl önce patlak veren I. Dünya Savaşı’ndan farklı olduğunu, asker gönderebilmek için Kanada Meclisi‘nin karar vermesi gerektiğini açıkladı. İtalya, Romanya ve Sırbistan da Çanakkale’ye savaşmak için herhangi bir kuvvet göndermeyeceklerini açıkladılar.
23 Eylül’de toplanan Birleşik Krallık Bakanlar Kurulu, Doğu Trakya‘yı Türkiye’ye terk etme kararı verdi. Bunun üzerine Türk Orduları Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa, orduya durma emri verdi. Ayrıca ateşkes görüşmeleri için Mudanya‘yı teklif etti. Taraflar, 3 Ekim’de Mudanya’da bir araya geldi.
Mudanya Mütarekesi İlk Görüşmeleri
TBMM hükümeti adına Batı cephesi Komutanı İsmet Paşa, İngiliz Hükümeti adına General Harington Fransız Hükümeti adına General Charpy ve İtalyan Hükümeti adına General Mombelli katılmışlardır, ayrıca Yunanistan hükümeti adına General Mazarakis ve Albay Sariyannis görevlendirilmesine karşın görüşmelere katılmamış (Bazı kaynaklarda Türk Hükümetinin istemediği yazmaktadır ama belge mevcut değildir.) Mudanya açıklarında İngiliz gemisinde beklemişlerdir. İlk görüşmeler çok çetin geçmekle beraber yer yer durma noktasına gelmiştir. Öyle ki Meclis ve Ordu hareket emrine hazır bulunmakta Mehmetçik eli tetikte beklemektedir.
İlk Görüşmeye dair pek çok yerde geçen aşağıda yazacağım hikâyecik gerçekliği ispatlanmamış bir anı olarak durmaktadır.
03 Ekim 1922 tarihinde İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan Delegeleri gemilerle Mudanya açıklarına gelirler ve demir atarlar. Filikalarla Mudanya’daki ahşap iskeleye çıkarlar. Gelen Generaller müzakerenin nerede yapılacağını bilmedikleri için iskelede beklerler. İsmet Paşa bir subayını iskeleye gönderir. Görüşmelerin yapılacağı yeri Generallere bildirir ve davet eder.
İngiliz General HARRİNGTON; (aynı zamanda İstanbul’u işgal eden komutandır.) ‘’ Biz burada hepimiz Generaliz, Sizin Generaliniz gelmeden görüşmenin yapılacağı binaya gelmeyiz.’’ Diyerek bu daveti reddeder.
Subay geri dönüp durumu İsmet Paşa’ya anlatır.
İsmet Paşa; ‘’ Biz galip Devletiz, mağlup değiliz ki, ayaklarına gidelim.’’ der ve Subayını bir kez daha göndermez. İskelede bekleyen Generaller biraz bekleyip tekrar geldikleri gemilere giderler. Sonra tekrar geri dönerler. Ama bu kez onları karşılayan Subay ortada yoktur. Mudanya halkından bilgi alarak Konferansın yapılacağı Mütareke Binası’na giderler.
İsmet Paşa kendilerini kapıda karşılar.
Yunan General’in görüşmelere katılması Tarafımızca kabul edilmediğinden Yunan General’i Mudanya açıklarında bekleyen gemiye geri döner.
Görüşmelerin yapılacağı Mütareke Odası’na geçilir.
İngiliz General Harrington; ‘’ Yerlerimizi öğrendik, gemilerimize geri dönelim ‘’ der.
Buna İsmet Paşa’nın cevabı; ‘’ Bundan sonra Benim emrim altındasınız, Ben izin verirsem dönebilirsiniz. ‘’ der.
Harrington ise ; ‘’ Paşam fazla ileri gidiyorsunuz, İstanbul’u yakarım.‘’ deyince buna çok öfkelenen İsmet Paşa
‘’Sen, İstanbul’u yak ama Ben, Çanakkale Boğazını kapatırsam, gemilerinizi balık gibi yüzdürürüm.’’ diyerek yumruğunu konsolun önündeki ‘mermer masaya‘’ indirir ve masanın mermeri kırılır.
(Yukarıda geçen anekdot, Mütareke Müze Evi memuru olarak 20 yılı aşkın bir süre çalışan Ferhunde ışık Hanıma, İsmet Paşanın yaveri Avni Okar tarafından 1962 yılında anlatılmıştır.)
Yukarıda da belirtiğim gibi bu kesinliği kanıtlanmamış bir anı olarak durmakta. Mudanya Mütarekesi hakkında daha fazla bilgi edinmek için kaynakçada sunduğum kitap ve sitelerden yardım alabilirsiniz, işte Mudanya Mütarekesinin tam metni;
Mudanya Mütarekesi Tam Metni
03 Ekim 1922 günü görüşmelere başlanır ve 11 Ekim 1922 ‘de aşağıda tam metni yazılı olan anlaşma imzalanır.
Yetkili temsilciler aşağıdaki Maddeler arasında uyuşmuşlardır;
1. İşbu Sözleşmenin yürürlüğe girmesi üzerine Türk ve Yunan silahlı kuvvetleri arasında çarpışmalar duracaktır.
2. İşbu sözleşmenin yürürlüğe girmesi üzerine Trakya’daki Yunan kuvvetlerinin gerisine çekilmesi istenecek çizgiyi, Adalar Denizi (Ege) ağzından Trakya ile Bulgaristan sınırının kesiştiği yere dek, Meriç’in sol kıyısı oluşturacaktır.
3. Barış anlaşmasına değin, olası her türlü karışıklıkların önüne geçmek için, Meriç’in sağ kıyısı Karaağaç ile birlikte, Müttefik Devletlerce saptanacak yerlere yerleşmek üzere, onların askersel birliklerince işgal edilecektir.
4. Edirne çevresine ulaşımı sağlayan demiryolu bağlantısının geçiş özgürlüğünü aksamadan sürdürmek için, Svilengrand (Cisri Mustafapaşa)’dan Kuleliburgaz’a dek Meriç’in sağ kıyısını izleyen demiryolu kesimi üç Müttefik Devlet ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ve Yunanistan’ın birer delegesinden oluşacak karma bir komisyonca, özel bir sözleşme ile düzenlenecek, bir denetime bağlı tutulacaktır.
5. Doğu Trakya’nın Yunan kuvvetlerince boşaltılması işbu sözleşmenin yürürlüğe girmesi üzerine başlayacaktır. Boşaltma, askerlerden başka, çeşitli askersel örgüt ve servisleri, onların her türlü taşıma araçlarını, savaş gereç ve silah stokları ile yiyecek maddelerini de kapsayacaktır. Boşatma yaklaşık on beş günlük bir süre içinde gerçekleşecektir.
6. Jandarma da birlikte olmak üzere, Yunan sivil memurları en kısa süre içinde çekilecektir. Yunan memurları her yönetim bölgesinden sivil yönetim müttefik memurlarına bırakılacak ve onlar da, olanaklı ise, o gün Türk memurlarına geçirilecektir. Bu el değiştirme işlemi Trakya’nın baştan başa Yunan kuvvetlerince boşaltılmasının bitimi üzerine, en çok otuz gün içinde son bulmuş olacaktır.
7. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin, memurlarıyla birlikte, yerel düzen ve güvenliğin sürdürülmesi sınır ve demiryollarının korunması için, zorunluk duyulan sayıda, jandarma kuvvetleri de bulunacaktır. Bu kuvvetlerin toplamı, subayları ile birlikte, sekiz bini aşmayacaktır.
8. Yunan kuvvetlerinin geri çekilmesi ve sivil yönetimin el değiştirme işlemi, başlıca Merkezlerde yerleşikçe olan Müttefikler arası kurulların yönetiminde yapılacaktır. Bu kurulların görevi, yukarıda sözü geçen çekilme ve el değiştirme işlemlerini kolaylaştırmaya aracılık etmektedir. Kurullar her türlü aşırılık ve şiddeti önlemeye çalışacaktır.
9. Bu kurullardan başka, Doğu Trakya’yı Müttefik Kuvvetler işgal edecektir. Yaklaşık yedi taburdan oluşacak kuvvetler düzenin korunmasını sağlayacak ve söz konusu kurallara destek olacaktır.
10. Müttefik devletler kurulları ile askerlerinin geri çekilmesi, Yunan kuvvetlerinin boşatma hareketinin bitişinden otuz gün içinde gerçekleşecektir. Müttefik Devletler Hükümetleri, düzenin sürdürülmesi ve Türk olmayan halkın korunması için yeterince önlem alındığı konusunda uyuşurlarsa, bu geri çekilme işi daha erken bir günde yapılabilecektir. Böylece Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti yönetimi ve jandarması bir bölgede düzenli bir biçimde görev yapmaya başlar başlamaz, müttefik kurulları ve kuvvetleri o bölgeden otuz günlük sürenin bitiminden önce çekilebilecektir.
11. Anadolu’da Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin kuvvetleri aşağıda gösterilen çizgiler üzerinde duracak; Bu çizgileri Barış konferansının açılışına değin ve Konferansın yapıldığı sürece geçmeyeceklerdir.
Çanakkale Bölgesi: Lapseki kuzeyinde Bozburnu ve Güneyde Kumburnu temel noktaları oluşturmak üzere, Asya kıyısında yaklaşık onbeş kilometre derinlikte bir çizgi.
İzmit yarım Adası: İzmit körfezinde Darıca’dan başlayıp Gebze’den geçerek Karadeniz üzerine Şile’ye uzanan çizgi. (Burada adı geçen yerler Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetine bırakılacaktır.) Darıcadan Şile’ye giden yol Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Müttefik Devletler askerlerince ortak kullanılabilecektir.
Yukarıda belirtilen ayrıca çizgiler Müttefik Ordularının her birinden bir subay ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin bir subayından oluşacak Karma komisyonlarca belirlenecektir.
Müttefik Devletler Hükümetleri ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti çıkabilecek olayların önünü alacak gerekli önlemlere başvurmakla birlikte, aşağıda yazılı yerlerde kendi kuvvetlerinin sayısını çoğaltmağı ve tahkimat ya da başkaca askersel işlemlere girişmeği yükümlenirler.
Çanakkale Bölgesi: Bozburnu-Kumburnu çizginişinin, Boğazdan başlayarak, 15 kilometre doğusunda ki yere dek:
İzmit Yarımadasında: Boğaziçn’nde Başlayarak, Şile-Darıca çizgisinin 40 kilometre doğusunda ki yere dek.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Bozburnu (Lapseki kuzeyi) ile Karaburun (Karabiga Kuzeyi) arasında ki deniz kıyısından 15 kilometre anına dek top yerleştirmemeyi üstlenir.
12. Müttefik Kuvvetler şimdi bulundukları topraklarda kalacaklardır. Bu topraklara Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Barış konferansının kararlarına değin, saygılı olmayı üstlenir. İşbu topraklar şunlardır:
İstanbul Yarımadasında: Karadeniz kıyısında Padima’nın yedi kilometre kuzey batısında ki bir noktadan , Istranca, Mertekli, Kışağılı, Sinekli, Karasinan Çiftliği, Kadıköy, Yenice, Kadurina Çiftliği, Kalikratya’ya dek (tüm bu yerler içeride kalmak üzere) uzanan çizginin doğusundaki yarım adanın tümü :
Gelibolu Adasından: Baklaburnu, Saros Burnu, Bolayır ve Soğluma Ağzı (tüm bu yerler içeride kalmak üzere) çizginin güneyinde kalan Gelibolu Yarımadasının tümü.
13. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Barış Andlaşmanın onaylanmasına değin, Doğu Trakya’ya kuvvet geçirmemeyi, orada bir ordu toplamamayı ve bulundurmamayı yükümlenir.
14. Bu Sözleşme, imzasından üç gün sonra, 14/15 Ekim 1922 Gece yarısı yürürlüğe girecektir. Mudanya’da Fransızca olarak, 11Ekim 1922 Günü imza edilmiştir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.