- 255 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ŞAİRİN GÜNLÜĞÜ 29.04.13(PAZARTESİ)
29.04.13(PAZARTESİ)
Güneşli bir hava, hafif tertip yanıyoruz. Benim düşük tansiyonum yokluyor. Verimli bir gün geçiriyorum. Sınavlar, şiir yazma, günlük hepsi bir tarafa www. hikâyeler.net’ te şiir yayınlamak
Hayatımın en bereketli günlerimi geçiriyorum. Geçen yaz Ramazan- ı Şerif’te yazdığım Ramazan Konuşmaları şiirin düzelterek temize geçiyorum. Bu bana müthiş bir haz veriyor.
Hayatımın hikâyesini yazacağım. Emekli olunca mı olur, yoksa parça parça yavaş yavaş yazar mıyım bilemiyorum. Ama bildiğim bir şey varsa hikâye, roman ve deneme de yazmam gerek. Emir adlı o pek sevdiğim yıllarca önce yazmış olduğum şiirim ilk el yazımının bir kısmını buldum. Tamamını bulacağıma emini. Bu benim başyapıtım olacak belki de.
Eski defterleri beriye almalıyım. Ancak eskileri temize çekmek şiir dışında bana pek haz vermiyor. Şiirde de her defasında yenilikler, değişiklikler, ilave ve çıkarmalar yapmak işin zevkli tarafı. Yeniden yaratıyormuşum, o an ilham geliyormuş gibi oluyor bana.
Yıllar önce yazdığım o modern romanları ve günlükleri temize çekmem gerekecek. Üniversite yıllarımın ürünleri o roman. Günlükler öğretmenlik hayatımın en cafcaflı günlükleri. ‘Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer. O günlere gitmek pek eğlenceli olacak galiba.
Laptopta spontan yazmak işime geliyor. Oysa hiç böyle yazabileceğimi zannetmiyordum ; ama oldu. İyi de oldu.
’Herkes 18’ine kadar şairdir’ derler, bir mesel vardır mesel atasözü demek. Ben 18’inden sonra şiir yazmaya başladım.
Hepsi Sezai Karakoç’ u okuduktan sonra oldu. ilk şiirlerim kayıp. İyi ki şimdi yok onlar. Şiir denilemeyecek kötü şiir taklitleriydi. Bu şiirlerimi bir defter yapmıştım da İstanbul’da kaldığımız bekar evinde misafir bir arkadaşa göstermiştim Unkapanı köprüsü üstünde gezerken. Başımdan her hangi bir önemli aşk vakası geçmemişti. Bir yıl sonra aynı misafir arkadaşı yeni aşk serüveninden sonra yazdığım şiirleri /ben kendi kendimin oğluyum ben/ göstermiştim de;’ hah işte şimdi şair oldun be arkadaş’ demişti.
Alevden Güller şiirleri idi onlar. Yıllar sonra facede paylaştığımda pek beğenip aşırılmıştı. Oysa ben o denli beğenileceğini, hele 30 sene sonra bu beğeniye ulaşacağını hiç tahmin etmemiştim, edemezdim de.,
Aynı arkadaş başımdan geçen o aşka da muttali olmuş’’ bu kız demişti seni şair yapmak için gelmiş. Bu imkansız aşk sendeki cevheri ortaya çıkarmak için oluşmuş’’.
Nasip şiirleri, Mona Lisa, Raks, Sevgilerin Kedisi, Hayal Kent, Rintlerin Şarkısı, Ölüm Şiirleri, Sonsuz Şarkı,Emir, Senin İçin Ey Kadın şiirleri o devir ürünlerindendir.
Ahmet Kemal
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.