- 297 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kötü Alışkanlıklar Bırakılabilir
KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR BIRAKILABİLİR
Sevgili oğlum,
İnsan kolayı sever. Kolay işler ister. Asıl hüner zorlukların üstesinden gelebilmektir. Çok insan işin kolayı varken, zoru seçer. Bunun altında da çocukken ailesinin ona güvenememesi, sevmemesi yatar ama insanlar bunun çok zaman farkına varamazlar.
Sevgili oğlum,
Her zaman söylediğim bir söz vardır. ”Hayat kolaydır. Cehaletimizle hayatımızı zorlaştıran bizleriz” Bunu anlattığım zaman bana “Hayat sana kolay” derler. Sadece bana değil herkese kolay ama insanlar çok zaman hayatın kolaylığını kabul edemezler. Sorunun gerçek sebebini aramak yerine O’nu bunu suçlayarak küçümseyerek sorunu daha da karmaşık hale getirerek hayatı gene kendileri zorlaştırır.
Sevgili oğlum,
Devamlı kitap okuyan insan okudukları gerçekten bilgi birikimi, güzel ve geniş araştırma sonuç yazılmışsa insanı geliştirir. Ama çok insanımız, Allah’ın ilk emri “oku” olduğu halde okumayı sevmediği gibi okuyana da olumlu bakmadığından okuyan insan bir de küçümsedikleri engelli, köylü, kadın gibi insanlarsa ciddiye almaz ve “sen yanlış düşünüyorsun” derler sık sık. Sanki kendileri en doğru düşünen varlıklar. Bir ünvanı olanlar yapar bunu genelde. Ama değerli olan altın “bu yanlış” demekle değerinden kaybetmez. Durmadan çevresine “sen yanlış düşünüyorsun” deyip de yanlış düşündüğünü iddia ettiği adama doğruları inandıramazsa o insan da uzaklaşır ondan . Ama suçlayan “sen yanlış düşünüyorsun” diyen adem kendi doğrularından o kadar emindir ki, “ben doğruyu anlattım da ondan uzaklaştı, doğruları kabul edemiyor” derler. Cahiliye dönemi insanları da biz babamızdan annemizden böyle duyduk diyerek doğru söyleyeni “oku” madılar. Anlamadılar ve sevmediler. O yüzden de zarar ettiler değil mi? Sadece unvan almakla bilgili adam olunmaz. Doğru güzel şey anlatanı kabullenmek, güzel eserleri okumakla bilgi sahibi oluruz.
Sevgili oğlum,
Bir işitme engelli çok okuyarak, görme engelli çok dikkatli dinleyerek , bir bedensel engelli diğer uzuvlarını daha etin kullanarak engelini telafi edebilir. Bir bayanda okuyarak bilgili olabilir okula gitmezse de. Y ada güzel ve doğru konuşan insanları dinleyerek , söylediklerini anlayarak uygulayarak okul okumasa da bilgili olabilir. Ama günümüzde insanların çoğu bencil ve ukala olduğundan kendisinden küçük gördüklerini ” sen yanlış düşünüyorsun” diyerek kendinden büyük gördükleri insanların her sözüne yalan bile olsa inanarak el pençe divan durarak yükseldiklerini zannediyorlar ki, bu da gerçekten kendisine faydalı olacak insanları kendinden uzaklaştırmaktan başka işe yaramıyor.
Sevgili oğlum,
İnsan bırakamam zannettiği kötü alışkanlıkları güçlü irade ile bırakabiliyorlar. Başkalarını konuşmayı bırakabildiği gibi, “ kendini ilgilendirmeyen şeylerden uzaklaşmak” bence en güzel ibadetlerdendir. “Onlarda var bende de olmalı” diye düşünmeyen imkanları ölçüsünde mutlu olmaya çalışan başkalarının malı mülkü, maaşı ile asla ilgilenmez. O insan kendini ve kendine gelen ve saygı ve sevgisini eksik etmeyen insanları daha çok geliştirme çabasında olur. Gelişmenin sınırı yok. Ben yarıma asrı aşan hayatıma rağmen halen kendimi gelişmiş insan olarak görmeden her gün okumaya devam ediyorum. “Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz” sözü benim her zaman rehberim. “Oku” emrini anlayarak okumak ise ibadetimdir. Bunu öğrenmek isteyenlere de yazarak ve sözlü olarak anlatmak vatandaşlık ve insanlık görevimizdir.
Sevgili oğlum,
Başkaları ile uğraşmak yerine insanın şu pandemi günlerinde evinde “ okumak ve izlemek” sureti ile faydalı öğrenme sürecinde olmak insanın pek çok kötü alışkanlığından kurtulmasına da sebep oluyor. Daha güzel öğrenmek, kötü alışkanlıklardan uzak kalmak, aile ile daha çok beraber olmak sadece pandemi günlerinde değil her zaman olmalı aslında.
Sevgili oğlum,
İnsan okuyarak öğrendiklerini, film ve dizilerden öğrendiklerini çevresine anlatmalı. Ama okumayan ve izlediklerini bir öğrenme aracı değil, eğleme ve gülerek stres atma yöntemi olarak gördüklerinden bazen ne kadar anlatmak istersen iste, karşındaki inatla öğrenmek istemiyorsa öğretemiyorsun. Bu da insanı ister istemez üzüyor. Çok insanın anlaşamadığı insanları veya kıskandığı insanı “boş insan” olarak görmesi ve anlamak ve sevmek için çaba harcamaması dünyamızın ve ülkemizin “anlaşamayan insanlar topluluğu” olmasına sebep oluyor. Demek ki insan duyarak görerek değil anlayarak öğrenir. Biz de irademizle kötü alışkanlıklarımızdan kurtularak daha güzel alışkanlıklar edinebiliriz .İrademizi elde etmek ve yönetmek de bizim elimizde. “Bize bizden daha iyi öğretecek öğretmen , bizi bizden daha iyi yönetecek yönetici yoktur. “ Bencillik bunun farkına varmak değil, “ben hatasız kulum” dercesine çevresinde herkese düşünmeden “sen duymadığından yanlış düşünüyorsun” veya “küçük olduğundan yanlışsın “demek yanlışına düşmelerinden ve bu yanlışı da kendilerine anlatacak insan olmadığından “doğru” kabul etmekte yatıyor. Yani gerçek dost hatamızı söyleyen ama kırmadan dökmeden ve kimse olmadığı zaman söyleyendir .İnsan bunu bilmesine rağmen çoğu zaman kabullenemez. İrade zayıflığı.
Sevgili oğlum,
Sana yazarken sanki senle konuşuyormuş gibi oluyorum. Bu aynı zamanda benim bildiklerimi anlatmama imkan verdiğinden benim ruhen rahatlamamı ve “öğrendiklerimizi öğretme zevki” ni tatmamıza sebep oluyor. Önce doğru şeyleri öğrenen, sonrasında da öğreten insan olmak insana mutluluk veriyor. Öğretmek için illa da öğretmen olmaya da gerek olmuyor işte.
Sevgili oğlum,
Varlığı ile insanlara ilham verenler vardır. Bir çocuk babasına O’na mektup yazacak kadar ilham veriyorsa o da öğretiyor demektir. Yani sen de varlığınla bana ilham verdiğin için aslında sen de bu yazdıklarım ile insanlara öğreten insansın. İnsanlar da böyle farkına vararak çevrelerindeki öğrenen ve öğreten kişilere gereken değeri vererek, ürettikleri eserleri alarak çevresine hediye ederlerse hem öğreteni öğretmeye teşvik etmiş, hem de o eseri okuyarak öğrenecek ve başkalarına da öğretecek olanı teşvik etmiş olurlar ama çok insan bu bilinçten yoksun. Asıl yoksulluk ve yoksunluk da bu bilince ulaşamamak işte.
Bilmem anlatabildim mi ? Yoksa boşa mı yazdım ?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.