- 1139 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
Kimsesizler Limanında Limansız Kaldım…
Yalnızlığın göz boyamaca saatleriydi. Bütün zamanlar aynı yöne akmakta ve seni benden götürmeyi sararmış anıları kitap aralarında saklamayı öğütlüyordu bütün yaşanmışlardan alınan dersler. Gitmen koymadı ,hani dönüp ardını gittin hiç dokunmadı,ama bir kez olsun dönüp bakmadın ya yaşanmamış saydın ya,varsın olsun zaten yaşanmamıştı,hepsini ben uyduruyorum,gözlerine dalmadım ki,hiç güneşin doğuşunu izlemedik birlikte,safsata bunların hepsi. Sevdalarda gezinen,ömrünü senin ayaklarına seren ben, hepsini göz ardı edip giden sendin. Limansız kalmak ne demek bilir misin,bütün limanlarım bir fiil işgal altında ve gitmiyorlar geldikleri gibi. Evham dolanıyor sarmaşık kıvamında boynumdan yukarısına,boğuluyorum. Hiç üzülme,yakarım yaşanmamış ne kaldıysa yada oturur kendi kendime yaşarım. Yaşayamadıklarımızı yazar,okumadan yakarım. Yıldırımların ortasından geçip giderken kapılar kilit tutmuyor,gözlerimde ortak bir sitem dolanıyordu. Nasıl olmalıydı da unutmalıydı seni,olmayanlara sarılıp huzur bulmakta yok gayri. Yollar yıllarla ters istikamette akarken,gözlerdeki uykusuzluk kat sayısı her gün aşıyor insanlığımı,biri merhaba demeyeli o kadar uzun zaman olmuş ki kendimi kaybediyorum. Ayrılık olmasaydı ölüm vardı aslında hepsi birer palavraydı,giden çoktan gitmişti avutma kendini boşa kürek çekiyorsun canım kardeşim akıntıya kapılmış sevdaların sürükleniyorsun belirsizliğine. Liman gözden kayboldukça,seni hissediyorum. Bu esen rüzgar değil,nefesin, yağan yağmur değil,ağlıyorsun biliyorum ve beş dakika sonra güneş çıkacaksa gülümsüyor olacaksın kanım kaynayacak. Bütün doğa olaylarını sana yormayı huy edindim,ama gel gör ki huysuz acuze, pejmürde bir adamım,çevrede. Limansızlık işte ömrümü çürüten,yağmurlar yağdıkça ömrüme,seni seviyorum. Saklambaç oynamayı bırak hadi bak oyun bu ciddiye alma bu kadar,zaten fasulyedendin sen. Baklagillerden olmayı severdin ve bana dokunmayan ne varsa bin yıl yaşasın derdin,bu felsefeye şaşar anlam veremez,düşüncelerim yorulurdu düşünmekten. Sana dokunmayan bana dokunursa bakacak mısın derdim , susardın , bakmazmışsın,gidermişsin,anladım. Hayatta en güzel yaptığın iş nedir diye sormuştum bir keresinde yine susmuştun;terk etmekmiş,yavaş-yavaş çözüyorum seni. Bense bu ilişki boyunca körebelik yapmışım farkına varmamışım şimdi uyandım.
Darağaçları çiçek açar,can almaz bu defa. Senin gidişin,bir izmaritin yere düştüğünde çıkardığı ses kadar etkiledi beni. Bastım üzerine senle ilgili yaşananların,sönmek bilmedi hasret daha bir körükledi sevdamı. Vakitsiz bir mevsimsel değişmenin yaza varıldığı andaki sıcaklığı duyumsuyorum şimdi. Sonun böyle olmasını istemezdik,ama,her istediğimiz olmuyor can çiçeğim,ayaklarıma dolanan pranga olsan da şimdi,inat ettim,durduramayacaksın beni…
Mavzerlerin yatak odasında patlayan beyin hücrelerim,en ücra köşesinde yine sen varsın düşüncelerimin. Dağların sırtından boşalan ırmaksal yağışlar,şemsiyedir aslında ceviz ağaçları,ikilemem lafımı pat diye inletirim sözlerimi. Uyumak iş değil,ayağa kalk,zaman uykusuzluk vakti. Bütün vakitlerin en tenha köşesinde hep senle ilgili bir düş süsler yıldızsız gecelerimi tarumar olmuştur hayal mertebesi kaybolmuş ömrün ufuk çizgisi,kaçışmalar boşuna yakalayacak bizi sevdanın semeresi…
Ben yalnızlığın peşi sıra sürüklenirken fırtınalarda,ardımda umutsuz bir sevdanın kırılmış sancıları. Gökten inse de yıldızlar “öpse pak alnı değer”,yuvarlanıp gider ne kadar çullanmış dert kaldıysa senden geriye…İşte yine aynı sevdanın sağanak durağında zaman,gitmek için sabırsızlanıyor yelkovan,aldırma bas üstüne akrebin dursun zaman,yada takıl sende peşine bitsin tüm yaşanan,bu sefer yaşanmamış say…
Kalemi kırıp şiiri idam eden şairse,ölümde şiir tadında olmalı,yaşamadım,yazdıklarımdan biliyorum…
Osman COŞKUN
www.radyodevran.com
YORUMLAR
Yaşamadın ve yazdıklarından biliyorsun... ! En nokta sözüydü satırlarının..
Harika bir anlatım tarzınız vardı..Gerçekten çok beğendim ve sanki içimdeki limansızlığı bir film gibi izledim kelimelerin arkasında..
Çok hoştu,yüreğinizdeki kalemin mürekkebi bitmez siz hayal ettiğiniz müddetççe..
gitmek...aslında bazen hiç gelmememiş olmak mı demek?belkide etkiye tepki kim bilir...seni üzen o gidişler belkide başkaları üzmüştür zamanında...kim bilir bir intikamdır bir bir nefrettir belkide...gitmek! kolay değil! senden gidilmedi belkide olamaz mı sen öyle kurdun,öyle düşürdün kalbine bu düşünceyi....ya da hep bir beklentimiydi sende onun senden gitmesi? yada bir korku?...
kalemin daim olsun harika bir yazı tebrik ediyorum üstadım...