Yazanına Zahmet Vermeyen Yazı Okuyanına Haz Vermez, Akılda Kalıcı Olmaz (S.Johnson)

• 3 Mayıs 2021 Pazartesi 11:10:20

Yazı var su gibi akıcıdır okunur geçilir, yazı var düşündürücü akılda kalıcıdır, yazı var sıkıcı okumaktan bıktırıcıdır. Her şey bir emeğin karşılığı olduğu gibi yazı da emek işidir. Edebi olanı var yazının, bilimsel olanı, magazinsel, siyasal, sporsal ve güncel olanı var. Johnson zevkle okunan yazıların yazarının zahmete katlanarak yazılmış olduğunu söylese de belki de bu tip yazılar en az okunanıdır. Bilen anlayan okur bu yazıları. Diğerlerinin müdavimleri daha fazladır. …………………………………….

Türlerine göre değişmekle birlikte yazı; alıntılarla güçlendirdiğiniz, dipnotlarla beslediğiniz ama aynı zamanda bir konuyu aydınlığa kavuşturduğunuz yazıdır ki belki de sıkıcı olan tür budur. Yazıyı elinize alır tekrar bırakırsınız. Sonuna kadar okuma cesaretini gösteremezsiniz. En çok emek bu tip yazılara harcanır. Ciddi kaynak taranır, ilgili olanlar belirlenir, ilgili yerde kullanılır, kendi görüşünüz desteklenir. Türü makaledir bu tip yazıların. Bunun güncel olanı, bilimsel olanı vardır.
……………………………………..

Hikaye, masal, roman bir çırpıda okunan türlerdir. Yeter ki kurgu iyi olsun. Kahramanlar iyi seçilsin. Arada bol bol macera olsun. Aşk ve sevgi yer alsın. Sonu güzel bitsin.
………………………………….

Deneme ise yazarın düşüncesi doğrultusunda gelişen türdür. Arada bir aforizmalar, anektotlar, kimi yerde anılar anlamlar ve en sonunda yazıdan çıkaracağınız güzel bir mesajdır. Bu yazarın yaşanmışlıklarıyla, hayata olan bakışıyla, bilgisi ve birikimiyle, tüm bunları yazıda verme şekliyle ilintili bir şeydir. Az sözle çok şey anlatılabilir. Çok sözle hiçbir şey verilemeyebilir.
…………………………………

Tüm çalışmalar bir emeğin ürünüdür. Kimisi en basit konuyu en ağdalı şekilde anlatır ve sizde hayranlık uyandırır, kimisi en önemli konuyu öyle karmaşık hale getirir ki çok başka bir şeye benzetir. Ne okuduğunuzdan bir şey anlarsınız ne de yazanı hatırlarsınız.



Kemal SEYFİ
30.04.2021