- 492 Okunma
- 2 Yorum
- 3 Beğeni
SEVME SEVİLME BİÇİMİMİZ DEĞİŞTİ..
Evet, günümüzde kadın olmak ayrı bir zor; erkek olmak bir o kadar zor. Bu konuda herkesin birbirinden ne geri, ne de bir tık ilerisinde olduğunu düşünmüyorum.
Doğrusu herkes bir önce ki yıllara gitme arzusunda. Değerini yitirmiş beraberlikler dostluklar kalabalıklar içinde yalnızlaşanların sayısı ne yazık ki arttı.
Ve son zamanlarda biz bize konuşulup, pay edilecek o kadar çok konumuz birikti ki! Buna engel, ne zaman yokluğu ne de bolluğudur.
Hepimizin birbirinden korunduğu ve bulaş korkusunu yaşadığı salgının varlığıdır. Neye dokunsak bin ah işitir olduk. Yüz yüze eğitim; yüz yüze etkileşim olayı tamamen sıfırlanıp, tuzla buz olduğundan yakınılır.
Fakat bir grup için ise durum daha farklı, gözden ve gönülden ırak olmanın güzelliği içindeler. Aslına bakılırsa o eski yaşayış tarzımızı küçük parçalara bölüp, kimseye yetmeyeceğine kanat getirip, kabuklarına çekilmişler.
Hani ilk tanışma anlarında Yeşilçam filmlerinin bilindik o sahnelerinde çok rol çalınırdı. Oooh! O karakter ,sabit her sahnede siz yazmışsınız gibi. Ve kızı delikanlı pınar başında görür. Baş, omuza dik ve hafif yana bir bakışla yerinde, şekil bozukluğuna girmeden yırtıcı bakılırdı ya! Ne güzeldi de mi duygunun demirini çimentosunu çalmadan sevebilmek.
Yeri gelmişken ilk önce buradaki iletişimsizliği fazlalaştıran görsel basının hızını ve bizi ne ara bu hale getirdiğine bir bakalım;
Nur içinde uyusun büyük usta Aziz Nesin yazdığı bütün güzel eserlerine gözleri ile şahitlik edip, yazmıştır. Hayatı boyunca eserlerinde kulak arkası kurgu olayını hiç sevmemiştir. Ben de bu konuda büyük ustanın fikirlerine birebir katılıyorum.
Kimsenin etli sütlüsüne pek karışmayı sevmem ama dün şahsi bir mesele sonucu bir fake hesap açma gereği duydum.
Ve ilk profilimi ustaca oluşturdum. peeeeeh! Ben bana kurban olayım. Hayatımda ilk defa bir insanın varlığına el işçiliği yapıyorum. Anaç bir kadınım hem de hanım hanımcık ve evlilik tarihimi, eşimin adını bile kendim koydum.
Kendi kullandığım sayfa arkadaşlarımla aramda. Yılların dostluğu güzel hukuku var. Ben bacı onlar ise hacı. Kadını erkeği dünya Ahiret anam bacım hallerindeyim.
Ve çokta memnunum bu durumumdan.Çoğu arkadaşımı real de tanır sever sayarım. Orada arkadaşlık bazında bir sıkıntım olamaz olmamıştır da.
Gelgelim bu fake hesabın bendeki şokuna
uuuu! Ne siz söyleyin ne de ben, korkunç derecede birini tanıma ele geçirme merakı şok etti beni.
Selamlar, mutlu pazarlar, kibarca el sallamalar, kalpler havada uçuşuyor.
Sanki bir doğal yaşam için çekilen bir belgeseldeyim. Bacak, kola parçalanıp, yutulmam ise an meselesi. Popuşun sıkıyorsa hele bir tırnak ucu kadar yakınlaş ve ses ver;
Öyle ilişkisi var, ben evliyim yazayım, oyunlarınızı inanın ki! Hiç kimse yutmuyor.
Belki de takmamayı seçiyorlardır. Bir düzeltme yapayım bu yazdıklarımda herkesi kapsamıyorum. Affedin sadece belli bir yaş grubu tetikte bekliyor.
Bu fake hesapta ilk merhabayı çok sevdiğim bir arkadaşımın gül yüzlü dediği eşine borçluyum. Çünkü eşi de benim çok sevdiğim iyi bir arkadaşımdır. Her yıl yurt dışından geldiklerinde bir İstanbul turu ellerimizden öperdi.
Vaaay! Benim selam yazmamla o dakika arkadaşımın o gül yüzlüsü hemen yelkenleri suya indirdi.
Real de pek kibar bir yanına rastlamadığım için onun yazdıklarını tane tane sıkılmadan okuyorum.
Ustaca cümleleri yuvarlayıp üstüme sonra geri çekiliyor. Yersin! Yemezsin sana bağlı da.
Ve gittikçe konuya kanım ısındı ve keyif ile yazdıklarını okumaya başladım.
Yaşım on sekiz reşittim ve ilk defa köyümüze kırmızı bir araba gelmiş. Sağında solunda ha bire koşuyoruz köy çocukları ile o da ne? Çıkan bizden daha benzi soluk bir adamdı. Eskidi bu hayal de mi! Tamam, bu havalar bana iyi geldi aylar sonra
Doğruluk ilken olursa bu kadar değişken olmanın adı neee! Değil mi? maddi konularda evet çok güzel bir yerde özel hayatı da öyledir.
Her insanın iç dünyasında yaşamak isteği bir yaşam şekli var. Beni ben oluğumu bilmeyen arkadaşımın gül yüzlüsünün hayalini hayata geçirmesine bir tık yardımcı oluyorum.
Ve film başlamak üzere ben patlamış mısıra ellerimi gömmüş yazacaklarında doğruluk payı verip vermeyerek onu ha bire gıcık edip meraklandırıyorum da. O kafeste ben ise avuç avuç yüzene gelecek şekilde. Kabuklu fındık fıstık atıyorum birbeklemedeyim
Bu arada hakkımı kimse yemesin bir erkeğe karşı kadın haklarının iyi bir savaşçısıyım
O ve ben, ne alaka kan beynime sıçramış tel gibi geriliyorum; hem ona hiç unutamayacağı bir ders vermekte istiyorum.
Sonra düşündüm ki!
Ya bunca sene etmediği yemediği halt kalmamış. Devenin sırt hikâyesi gibi neresi doğru ki düzelteyim. Bir ara tamamen onun anlattıklarına olabilir mantıklı bu hisler acıdım hemde nasıl şu dünyada yakınımızda olup da iç dünyasına bi haber olduğumuz ne çok insan varmış dedim.
Babam hızlı damat ister: buyur gel diyeceğim neredeyse
Bende ki o adamı anlatayım size kısaca.
Bundan 40 yıl önce Ali emmisinin pasaportu ile hıyar tarlasından çıkıp Avrupa da cacık olmuş biri olduğunun altını bir çizeyim.
Ve sohbet aralarında ne kadar eksik yetiştirildiğini kendisi de güzel ifade eder çoğu zamanlar ha şurada adı saklı kim bilecek kim olduğunu benden başka değil mi?
Her neyse Fransa ya kaçak işçi olarak giriş yaptığından dolayı bekâr gurbetçilerin yaşadığı bir evde aylarca sokak yüzü görmez Ama kaldığı binada onun gibi çok hayata noksan başlamış insanlarda varmış
Çok zaman sonra karşı dairede ki hanımla bir aşk yaşamaya başlıyorlar. Dil bilmez imanı tınmaz iken o aşkın nasıl başladığının halen de bir açıklaması yok kendisinde.
Bu bayan yaşça ondan büyük, para pul olayı dışında cinselliğine hizmet etmeyi seven kısaca bizim buradaki tabire göre oooor… p…
Daha çok o kadının desteğiyle ve zamanla bi özgüven ile dışarı çıkarak barları kahveleri mekân tutuyor.
Her şey hızlı gelişir, dil öğrenir yeni yeni insanları tanımaktan geri kalmaz.
Adam bir de ham işlenmemiş ya! Girdiği bütün ortamlarda kadınların dikkatini üzerine çekmeyi başarıyor.
Karşı dairede ki kadın ona haz vermemeye başlayınca başka bir kadınla ondan sonra başka biri ile derken ünü bütün kadınların dilinde. Ondan ona yayılıp kucaktan kucağa atlıyor.
Bir Türk arkadaşı:" oğlum bu işi para ile yap" der.
Genel olarak bakıldığında bizde erkeklik kayıp etmez bi şeyini diyen cılız bir toplum yargısı hâkim ya!
Aynen arkadaşının dediğine birebir uyup bir de banka hesabı açar. Paranın kokusu varlığı bir başka ne yapsın garibim saat işi yat kalk sonrası bir el bedeni sabunla köpüklen temizsin…
Yakın çevresinde eş dost fabrika kapılarında, hastane, wc temizlerken onun durumu gittikçe düzeliyor.
Bir Türk aile oluşumu kurallarını bir süre sonra babasının kulaklarına usulüne göre fısıldıyor. Ve tez elden bir Türk vatandaşı olan bir bayan ile düğün dernekle evlendiriliyor ve şu an ki bulduğu durumda.
Türkiye de gerek orada bedeninin üzerinden kazanılmış kendisininde hatırlamadığı sayısızca malı mülkü var
Var olmasın var ki var!
Asıl konunun bugününe gelelim alışmış kudurmuştan beter. Para alıp bedenen sunum yapan bu adam şimdi hiç para vermeden almadan nefsine hizmet ettiğini biliyor musunuz? Dünyanın neresinde olursa olsun o beden mutluluğuna hizmet etmek için bir şekilde hiç tanımadığı kadınların burunlarından girip ağızlarından çıkıyor.
Ona göre kadınlar basit birer avdan ibarettir. Zahmetsizmiş ve onların elde edilmesi iki güzel söze bakarmış. Vay anası! İnsanlar bu kadar canavar hisleri teknoloji sayesinde elde ettiler. Her yaş da sevme sevilme hakkını verenlere soruyorum.
Şimdi o hakkı alın bakalım ellerinden.(((.......
YORUMLAR
Şadiye gürbüz(zaralıcan
samimiyet her şeyde şart
insan oğlu eşyaya tapmaktan karşısındakini de eşya gibi görmekte
sıkıntı büyük yani
dua edelim ki farkındalıklı olan nesillerimiz tez yetişsin
nice sevgi saygı tebriklerimle
Şadiye gürbüz(zaralıcan
Eskide insanlar dört duvar arkasından neler olup bittiğine meraklanıyordu. Şimdi ise klaveye arkasında neler olup bittiğine ayrıca yasakların olduğu kesimler içindeki zehri kustu… Ve aydınlık yarınların çocukları maalesef umutları tüketilip, yok sayılıyor.
Yanlış bir çağa doğmuş insanların yüzünde edepsizlik aldı başını gidiyor. Kadın ve erkek olsun bu sanal âlem de hem kendilerine saygısızlığa izin veriyor hemcinslerine yanlış bakılmasına sebebiyet verdiklerinin farkında değiller...:(((