Saydam Duvar 7
Bugün günlerden haber bülteni, hep aynı tür iddialar,sözler, hayaller, kamplaşmalar... Her kim bize dürüstlüğü, doğruluğu öğrettiyse ..... La havle çavbella... artık bıçak çakı taşımalı, olmadı bir silah gibi birşey mi alsak nedir, kafamız atınca sıkarız kim denk gelirse, sonra da kendi kafamıza sıkarız, oldu bitti maşallah...
Sonra birden ne oldu koşarken buldum kendimi kenef hazretlerine,motoru bozmuşum üzerinize afiyet sağlık.. Durduk yerde nasıl bozulur anlayamıyorum, sanırım daha bu sene ülkemizde satışa sunulan buzdolabının ayarlarıyla oynamıştım, insan buzdolabı görmeyince işte, düğmelerine basıyor,çeviriyor ne işe yarıyor diye... belki de dolaptakiler bozuldu yani başka açıklaması yok..geçen haflarda evde yoktum 8 dereceye getirdiydim önünde eksi vardı sanki yoksa o eksi değil de bir çizik miydi, galiba yoğurt bozuldu ya belki ondandır, neyse artık tekrar 4dereceye getirdim, aman kimse duymasın, buzdolabım olduğu için evde, hırsızlar dadanır falan, durduk yerde başımız belaya girer, zaten hırsız çalsa dolabı kesin ben girerim kodese, niye çaldırdın diye.. artık şaşmamak lazım..
Tabii bardak meselesi var bir de, düşünüyorum da zaten biz çocukluğumuzda mağaralarda yaşıyorduk sanki, hayal mayal hatırlıyorum da, yağmur birikintilerinden falan içiyorduk suyu, kimi de dereye çaya ırmağa falan gidiyorduk sanki. Sonra vahiy geldi bana, ağaç dallarının sırrını çözdüm galiba, tabii gelen bilgi öyle sonuç odaklı değildi, önce taşlardan, ince kayalardan keskin aletler yaptım, testereyi de karşıki köyün delisi icat etmiş diyorlardı, tam bildiğiniz testere değil yani, neyse dalları bardak yaptıktan sonra bir çıta atladık tabii.. Yani bu yolla epey de zengin olduk, ihracat bilgisi falan da vardı gelen bilgide, köşeyi döndün dediler ya hiç umursamadım, yüksekten falan baktım, canımı sıkan olursa da,bizim bölgede bir kutsal taş var, ona yan gözle baktı bunlar dedim, aldılar götürdüler...
Önceden bizim çocukluğumuzda tavşan derilerinden ayakkabımız vardı, yazın sağı solu açık, kışın da usta avcıların avladığı kurt , ayı ve geyik derilerinden dizlerimize kadar sarar bağlardık, o zamanlar erkekler de etek gibi bir şey giyerdi, gençler bilmez şimdi, pantolon nerde, nerde öyle terzi, moda, milyarlık takım elbiseler çantalar, halinize şükretmeniz lazım gençler..
Sonraki gelen vahiy de çok uzaklardaki bir bölgeye gelmiş, dumanla haber verdiler bizlere, eldeki küçük bir alet ile konuşmaya başladık, o zamanlar hey yavrum hey, ne günlerdi be... şimdi hatırlayan olur, çevirmeli telefon falan değil, zaten biz direkt cep telefonuna terfi eden sülalerden geliyoruz, yabancı mabancı dediler önce kullansak günah olur mu, olmaz mı tabii kutsal heyetlerimiz görüştü bu konuları sonuçta helal dediler, medeniyet akmaya başladı her yerimizden.. Şimdi bir de bugüne bak, güncelleme almadı mı çöpe dönüyor telefonlar, bizim telefonların öyle derdi yok tabii, taş gibi telefonlar, güncellemeye gerek yok, geçen öküz arabası kaldı yolda bir yokuş çıkıyorduk, öküzün birine bir şey oldu yılan mı ısırdı akrep mi, sendeledi hayvancağız, arabada yüklüydü buzdolabının yanında çamaşır makinesi bulaşık makinesi taşıyorduk yükümüz epey ağırdı, araba tam geriye doğru kaymaya başladı, hemen çektim telefonu cebimden tekerin altına koydum, öyle sağlamdı telefonlarımız... Gençler bilmez o yılları..
Yani bir de sosyal konular var, biz arkadaşlarla çoktan belirlediydik kaç kadın alacağımızı, sonuçta paraylaydı abi, bastır parayı al karıyı ne güzel günlerdi, para var huzur var, evlerimiz saray gibiydi, ben genelde 3. hanımla iyi anlaşırdım, beni görünce hemen elde havlu ibrik, çoraplarımı çıkarır, ayaklarımı yıkar, elleri de bir lezzetliydi yani yemekleri harika olurdu, tabii hanımlar birbirini kıskanınca biraz sıkıntı ama eski devirler de devirdi hani, şimdi öyle mi ? Geçen bizim arkadaşlarla karşılaştık, biraz dertleştik bu konularda eskileri yad ettik ya, evden kovmuşlar bizimkileri, kalacak yerimiz de yok dediler, şimdi eve davet etsem hanımdan çekindim, ses çıkaramadım, sorun değil eski arkadaşız falan diyemedim yani..İnsan bir defa düşmeye görsün, hele bir arkadaş vardı dokuz tane hanımı vardı, mal mülk de desen akıyodu ırmak gibi.. yıllar nasıl geçti de bu hale düştüler anlayamadık tabii..
Dün haberlerde gördüm, 40 lı yaşlarında biri apartmanın 6. katından atmış kendini, ölmüş tabii.. İçerledim biraz, sultana haber vermek için balkona teneke içinde ateş yaktım, dumanla haberleşiyoruz artık, ya hu dedim bu insanlar neden böyle sultanım intihar ediyorlar, stop, acele emirlerinizi beklerim, cevap geldi, bulmuşlar da bunamışlar, sen hemen dedikodu manşetlerini attır, intihar edenler vatan hainiymiş, teröristmiş de dedi..Efendim dedim emredersiniz, lakin bir arzuhalim olacaktı, ben dumanın şifrelerini unutmaya başladım, iphone 4-5-6 gibi bir telefon gönderebilir misiniz, siz sultanıma aşayiş hakkında daha çabuk ulaşırım, hay hay dedi sağolsun, hemen depolardan sıfır açılmadık bir kutu gönderdiler, ışınlanma teknolojisine geçmişler, galiba ben epey ihtiyarladım anlayamıyorum nedir bu ışınlanma falan... yıllar çok hızlı geçti, dumandan telefona tekrar dumana derken, biraz bunamış olabilirim kusura bakmayın ya hu, Sultanım dedim, telefonu gönderdiniz de bir de nasıl kullanacağız bir kurs açsanız bizim tapınak ,kutsal koruyucularımız bizlere öğretse teknolojiyi... Hay hay dedi, aramız çok iyi sultanımızla... bin canım olsa bini de ona feda olsun...Gençler siz bilmezsiniz bizler neler çektik neler... biraz şükretmeyi bilin lütfen.. önüne gelen intihar ederse, kim hizmet edecek haşmetlü büyüklerimize, asker lazım, hizmetçi lazım, taşeron lazım, sekreter lazım, lazım da lazım yani.. şükredin hele bir robotlar yapılsın sizlerin elini sıcak sudan soğuk suya koydurmaz sultanımız, her birinize 8er 9ar robot bile ışınlar... Kıymetini bilin, yok öyle atayım kendimi erden gideyim..
Geçenlerde yurt dışından misafirler geldi, geldi dediysem teknolojik misafir canım,kendi kraliçilerinin fotoğrafını gösterdi, ben kraliçe deyince bön bön baktı bana, demokrasi falan geveledi ya anlamadım tabii.. başbakanlık konutu mu yoksa kendi evi mi camlarını siliyormuş kraliçe.. ne kadar acapladım, devleti ayağa düşürmüşler diye.. Lan dedim hiç mi devlete saygınız yok, nasıl bir anlayışınız var, yazıklar olsun.. koskoca başbakan olmuş kadına temizlik yaptırıyonuz.. neyse hemen sultanıma yeni telefonumla haber verdim durumu ,sahi mi dedi, vay kafirler var, bir önerin var mı dedi, sağolsun fikirlerime de çok önem verir, sultanım dedim hemen ordu hazırlayıp sefere çıkalım, devlet başkanına bu şekilde zulmetmenin ne olduğunu gösterelim keferelere dedim, hay dedi aklınla çok yaşa, zaten bu aralar dış güç düşman arıyordu düşünürlerim pardon danışmanlarım bulamadılardı, dile benden ne dilersen dedi.. bakmayın yaşıma başıma, ihtiyarladık dediysek o kadar da değil, aklıma geliverdi birden, şu üniversitelerin birine reis olabilir miyim dedim, hay hay dedi...
Yani değerli öğrenciler...Böyleyken böyle... Biraz karışık oldu amma sizler z kuşağısınız yani üst model sayılırsınız,bizlerin güncellenmiş hali ama unutmayın sizleri güncelleyen biziz, ayağınızı haddinize göre uzatın yine de... Ne yaptınız bakalım ezber ettiniz mi kutsal taşlarımızı, oku bakayım oğlum, aferin. aferin... bakın kızlar sizden ileride bu konuda.. Sizler de yukarıda anlattığım altın çağlarımız gibi bir yaşam isterseniz ezberlerinizi israf etmeyin, ezber israf etmek haram bilin bunu..
hu ugh..
YORUMLAR
Dur İnsani beyzade abi daha Aya gideceğiz😂
Püsükhanımziyadelerden Püsük Selo
Yinsani
Teşekkür ederim hazreti z kardeşim, tüm umutlar y ve z de diyoruz ya;) .. bu ülke nasıl düzelir, diyecekler ki kendini düzeltmekle başla, onca eğriliğin içinde düz kalabilmek mi... yine iki civata attı bak.;)
Hz Jeasusebil
Haşmetlu sultanımız bilir işini. Halletmiş de aynenn. :)) Sıkıntı var mı peki ? Yok... O halde sorun da yoktur bence. Taşak kebabı için taşak lazım derler ustalar. Taşak yok ise ne yapmak lazımdır nicedir bilen yok mudur acep. Sultanın yüzüne işemenin sevabı var ise, dertler bir yana konmalı ki, kararınca işenebilsin maksada binaen. Maksat sevap kazanmak olmalı zaten de öyle. En kalbi selam ve sevgilerimle emişarim. :))
Mert YİĞİTCAN tarafından 12.2.2021 14:26:48 zamanında düzenlenmiştir.
Yinsani
Lakin fıttırmak serbest ustam..
eksik olmayın abim:)
saygılarımla..