Satranç
Öncelikle tarihçesinden başlamamız gerekir ancak bu anlatım eski anlatım şekline girdiği için ve zaten ben de tarihçesini bilmediğim için önemli değil. Aslında önemli olan nedir satrançta o da önemli değil..
Olay şu ki, 8*8 e 64 kare içindeki toplam 16 piyon, 2 şah, 2 vezir, 4 fil, 4 at, 4 kale denilen elamanı böl ikiye abi ne yaptı, 16. Ha işte sizin elemanınız 16 tane, karşı rakibin de elemanı da 16.. Anlaşıldı mı, hiç satranç görmemişe nasıl anlatılır?
Efendim,
Reklam gibi olmasın da, malumunuz internet üzerinden sohbet ediyoruz, yazışıyoruz falan fişman... İnternet deyince ve konumuz satranç olunca; bu adresi; www.chess.com yazıyorsun abi-abla-kardeş yani kim kimdir ne bilelim dimi, yaz abim adresi tarayıcının üst kısmına bas entıra.
Açılan sayfanın sol tarafına bak abi, baktın mı, ha... Orada ne yazıyoru??
OYNA
BULMACALAR
ÖĞRENİN
BUGÜN
BAĞLAN
...DAHA sekmelerinin altında;
KAYDOL ve
OTURUM AÇ bağlantıları var, tıkla abi, kaydol, kaydolduktan sonra yapalım açık oturum hesabı...
Satranç tahtası derlerdi eskiden şimdiden kelli ne dememiz gerekir bilmiyorum, yine malumunuz televizyon ekranı, bilgisayar ekranı sanırım camdan yapılma, aynen öyle yani, cam üstünde saksağan mı desem bilemedim..
Oturum açtın, oynadın çeşitli milletlerden kişilerle ve siteden çıkacaksın lakin ben bir türlü ÇIKIŞ bağlantısını bulamadıydım bir kaç gün... Oturum açtın ya abi, ha açtım, yine sol tarafta
OYNA
BULMACALAR
ÖĞRENİN
BUGÜN
BAĞLANIN
...DAHA FAZLASI
ÜCRETSİZ DENEME
(BİRAZ BOŞLUK VAR ARADA)
KARANLIK YÜZ
DARALT
AYARLAR
ARA
YARDIM bağlantıları var
Siz çıkış yapmak için AYARLARIN üzerine fare imlecini getirirseniz, hemen sağcık yanda küçük pencerede yani şunlar yazıyor,
TÜM AYARLAR
TAHTA VE TAŞLAR
TEMA
ÇIKIŞ ( Evet işte çıkış bağlantısı da burdaymış)
Sanki çıkışı gizlemişler ya hu...
Evet devam edelim, aslında konumuz satranç ama site tasarımını anlattım birazcık..
Siz sol taraftan OYNA bağlantısını tıklayın, tıkladım ben de imdi...
Karşınıza boş bir satranç camı yani tahtası geliyor renkleri YEŞİL VE BEYAZ üzerinde daha taşları yok...
sağ tarafta ise olan bağlantılar şunlar ki;
ÇEVRİMİÇİ OYNAYIN...
BİLGİSAYAR
BİR ARKADAŞA KARŞI OYNA
TURNUVALAR
SATRANÇ TÜREVLERİ. Bunlar yazıyor...
Çevrimiçi oynayı tıkla abim..
hemen sağçık tarafta yine bir şeyler görürsünüz, orada
KAÇ DAKİKALIK OYNAYACAĞINIZ SEÇİN..
1DK
1/1
2/1
3 DK
3/2
5 DK
10 DK
30 DK ve daha fazlası (Daha Fazlası’nda ayarları siz seçiyorsunuz)
ideali, 10 dk.
Tabii bir de bu oyunun 5/5 i var, aynı 2/1 gibi normal süre 2 dakika ancak siz hamle yaptıkça, size saniye veriyor gibi bir şey...
Yani 5/5 te sanırım toplam süre yine 10 dk oluyor ama 5 dakikadan başlıyor hamlelerinize göre biraz artıyor süreniz..
Genelde 5 dakikada bitiyor ama satranç müsabakaları...
En güzeli benim beğendiğim 5/5 olan, Yıldırım-Şimşek işareti var yanında, hızlı oyunmuş yani...
Neyse efendim, ÇEVRİMİÇİ OYNA yı tıkladın
5/5 i seçtin ve oyna’yı tıkladın, hemen dünya haritası geliyor ve büyüteç yani arama koşulu sağlanıyor ve bir rakip çıkıyor karşınıza...
Bunu yazarken, ben oynadım hemen 5/5 de bayrak rengi; alta sarı,orta kırmızı, üstte de siyah olan bir ülke vatandaşı çıktı(Belçikalı olabilir, Belçika diye bir ülke vardı sanırım neyse işte), sanırım Belçika, 30 saniye de yendim şansım yaver gitti valla. Yani 6 hamle de mat etmişim ... O da bu yazının şansı... hamleler şöyle;
1. e4
1... e5
2. Nf3
2... b6
3. Bb5
3... Bb7
4. Nxe5
4... Bxe4
5. O-O
6. f4
6... Qxg2
Şimdi kimi zaman haç işareti çıkınca karşıma yani rakibin uyruğu sanki ortaçağda Haç-Hilal müsabakası yapılıyor sanıyorsun valla.
Neyse fendim başka bir platformda da internet sosyal etkileşimi mücibince, mücibince ne demekti, ne yapıyon hocam dedi eski rumuzlardan biri, 2-3 yıldır takılmadığım bir platformdu, oradaki rumuzumu unutmamış eskiler, neyse, şöyleydi böyleydi ne var ne yok derken; çektim tahtanın resmini satranç oynuyom, gel oynayam dedim...
Valla kardeş mi, abi mi, abla olamaz ihtimal eril bir arkadaş, muhabbettaş yani... pattınak geldi... Sevindim valla.. Bir baktım ekranın sağ alt tarafında... axtd size meydan okuyor- kabul et veya reddet bildirimi çıktı...
Hay gelmez olaydı demedim, der miyim.. öylesine satranç tahtasının resmini atmıştım sohbete...
Hay gelmez olaydı dememim nedeni, pattınak şattırak şutturak yendi ya la beni... Hele ikinci maçı görecediniz valla benim şahı tahtada fır döndürdü daha diğer taşlar öyle pek oyuna da dahil olmadıydı...
O kadar da dedim, bak yenmece yok hocam, demez mi ben anlamam hocam, zaten öyle derler ya, anlamam diyenden kork diye..
Neyse, o arkadaşa, defterden bir rakip buldum bakalım.. O da yeniyo durmadan beni :) İhtimal yarın bir gün maçlarını yaparlar ben de bakarım hangisi yenmiş deyü.... Lakin maksat muhabbet ha...
Öncelikle efendim, internetten çevrim içi satranç oynarken dikkat etmeniz gerekenler şunlar ki...
Zırt bırt çaydı, kahveydi diye pcnin başından kalkmayın hamleleri karıştırıyorsunuz, yani verin dikkatinizi, sonra fareyi yani hamlenizi yaparken sıranızı bekleyin ara sıra yanlış tıkladınız mı istemediğiniz kareye oynuyorsunuz sonrası malum ya taş veriyorsunuz, ya da istemediğiniz bir durum oluşuyor satranç tahtasında rakibinizin yani satrançtaştasınızın lehine..
Su içeçedim, bir meyve soyacadım demeyin işte... Güzelce rakibinize de saygı duyarak oynayın...
Telefon uygulaması da var chess.com’un, chees? satranç demek galiba, hangi dilde??
Bir de bu satranç terimleri var yani...
İngiliz açılışı
İsponyal bilmem nesi
iskoç savunması
vb vb vb
ya hu içlerinden bir tane Türk Açılışı bulamadım abi..Satrançı da batılaştırmışlar elin vatandaşları yani...
Neden onlar veriyor abi bu isimleri, neden olacak... Dedim ya tarihçesini bilmem diye...Bana ne tarihçesinden abi...
Şahsen ben 40’lık oldum sayılır yani 40 yaşa ayak diredik mi denir, ha işte, ben kırk yıldır doların, eruonun (eskiden
markın) TL ye oranına şaşıyorum abi... Şimdi kaç oldu 1e 8-9-10 mudur nedir .... Benim sekiz dokuz 1 TELEm ancak ediyoru 1 dolar, euro, strelin işte neyse...
Galiba fakir milletiz ya, satranç bizim neyimize... Bu yüzden olsa gerektir bu açılışların hep el dilinde olması... Yoksa bizim milletimiz de zengin olsa, satranç gibi bir oyunda kendimize bir açılış bulur bunu da dünyaya kabul ettirirdik yani...
Bahsettiğim satranç sitesine girerseniz, beni bulunuz efendim...
dnyv rumuzum, bir de defterimizden erlikspor var yani üstat bizim.. Benim bildiğim başka var mı bilmeyam...
Hadi beni buldunuz yani dnyv’yi buldunuz yanında Türk Bayrağı çıkar Tr’den bağlananların, ne yapacaksınız, bakın bakalım çevrimiçi mi, çevrimiçiyse maç isteği gönder, yani meydan okuma deniyor linklerde...
3-4 gün oldu olmadı iyi sardı ya hu, belki haftaya hevesimiz geçer ama:))
Lakin güzel oyun değil mi...
Sizlerden de istirhamım, satranç hakkında anılarınızı yazın, nasıl başladınız, kaç yaşında, turnuvalara katıldınız mı, satranç size ne anlatmak istiyor...
Elbette bu satranç eski çağların oyunu... Günümüze zihnen uymuyor aslında ama ne yaparsın yeni bir oyun geliştirilemedi satranç gibi yeni çağa uygun işte...
Neden derseniz, orada şah var vezir var, fil, at, kale ve piyon...Aynı kast sistemi gibi abi.. İşin güçün yoksa Şah’ı koru yani... Şah mı, lord mu, sultan mı kaldı ya hu...En çok üzüldüğüm piyonlar, hem en çok piyonlardan var tahtada, yüzde ellisi taşların piyon yani, lakin şah bir tane.... Kurtulamadık şah dan sultandan başkanlardan dünya insanlarının çoğu olarak..
Buna dense dense Tanrının adaletsizliği denmez de ne denir..
Sonunda bu yazıyı daTanrıya bağladım ya... Ne desem bilemedim şimdi kendime... Hay Tanrısız kalasıca mı demeliyim..
www.chess.com/
Bu arada korona karantinası bitti, sağ salim atlatıldı yani, darısı covid pozitif çıkan dostlara, arkadaşlara..
Saygılarımla..
En Sevdiğinize emanet olunuz
YORUMLAR
Nesildaşım ben diziyle başladım sezon bitti bitirdim;)) izlerken daha keyifli anlamaya çalış falan.;))
Lâkin sevdim senin anlatıyı...
Amma en sondaki dedigin olay bu işte...piyonlar vezirler falanlar filanlar....
Sağlıcakla her daim...
Yinsani
adresi verdim işte... üstadla iyi kapışıyoruz kimi... :)) bekleriz nesildaşım..
eksik olma..
black_sky
Satranç: düşünme oyunu. "eğer düşünüyorsam varım" demiş düşünür.
Satranç gerçek yaşamın taaa kendisidir. Sizin gerçek yaşamında çektiğiniz sıkıntılar oyunda var bu ise çocuklar için kendini gerçekleştirme "ana-baba-eğitmen olmadan karar verme" VERECEĞİ KARAR aleyhine ve lehine de olsa kendisi vermiştir ve bu çok önemlidir.
sabır isteyen bir oyundur. Vazgeçen değil kaybedip vazgeçmeyen kazanır...
Satranç tahtasında 8x8=64 kare yoktur diğer kareleri de görmen gerekir.
https://www.edebiyatdefteri.com/84658-karanliklar-ve-aydinliklar-ulkesi-satranc-oykusu/ bu yazıyı okursanız satrancın temelini daha iyi öğrenirsiniz...
Benzetmeler satranç dışı ama "piyon gibi görünsen de şah gibi düşün" derler.. Biliyorsunuz piyonlar büyük bir mücadele ile Vezir olabilirler.
öğrenmenin yaşı yoktur. isterseniz her an her yaşta öğrenebilirsiniz.. şampiyon olmak şart değil.
SATRANÇIN O KADAR ÇOK FAYDASI VAR Kİ SAYMAK BİTMEZ SİZE BİLE....
bence devam edin vazgeçerseniz yenilirsiniz....
Yinsani
hele hele süre sınırı olunca harika oluyor.. lakin artık insanlar oynaya oynaya ezberlemiş hamleleri gibi bir izlenim edindim bahsettiğim sitede..
bu yüzden artık düşünmeye değil, anlık vakti güzel geçirmeye ve kazansa da kazanmasa da hızlı bir şekilde sonraki oyuna geçmek için oynanıyor gibi..
yazınızı da okuyacağım müsait bir zaman, imdi biraz yıldırım satrancı oynayayım..
katkılarınız için teşekkür ederim.
eksik olmayın..
Yinsani
Güzel yazıydı, teşekkür ederim.
Eksik olmayın."
Üstad yazınızı okudum ve yukarıdaki gibi bir yorum yapacaktım ama engellediğiniz için yapamadım.. yine de buradan yapmış olayım...Bu arada engelimi kaldırmayın lütfen...
Saygıyla..
Ortaokul 1. Sınıfta öğrenmiştim ve o zaman oynardık çokça. Sonra çocuklarıma da öğrettim. Önce tek tek taşları ''Bak yavrum bu şah, bu vezir, bunlar fil, bunlar piyonlar da siz sakın birilerinin piyonu olmayın.'' anlattım hepsini birer birer, zaman zaman da oynarız. O zaman Gırgır Dergisinde fotoğrafınızı ve özelliklerinizi gönderiyordunuz onlarda size dörtlük yazıyorlardı. Bana da aynen şöyle bir dörtlük yazmışlardı Gırgır Dergisinde
Satranç oynar horon gibi
getir yavrum kazandibi
Trabzon lider oldu
Kızlar gönlüm sizle doldu. Gırgır dergisinde yetmişli yıllarda bana yazılmıştı...
Bir gün oğlumla oynuyoruz. Öğrettim her şeyi, ama sürekli yeniliyorum hevesini artırmak için. Oynarken vezir ile şah çekti, kaçarım yok mat olacağız. Şahı dışarı çıkarttım ''FORK' dedim. O da ne dedi? Bu yeni çıktı şahı dinlenmeye alıyorum iki hamle sonra oyuna sokacağım dedim. Baştan yer gibi oldu, sonra yemedi tabi... Bu da öyle güzel bir anı.
"Satranç oynayacak zekâya sahip olanlara cennetten arsa satamazsınız."
Che Guevara. Che de böyle demiş... Güzel bir yazı kutlarım...
Yinsani
paylaştığınız güzel anınız için teşekkür ederim.
eksik olmayın..
Bilgi ve edebi açıdan yavan ama samimiyet ve insanî açıdan yüksek ve doyurucu bir yazı olmuş. Olumsuz yazıların bile pozitif enerji yüklü, bunu nasıl başarıyorsun...şaşkınım.
Maharet işte...
Onca sıkıntı onca olumsuzluk içinde iken gülebilmek, gülümsetebilmek cidden nitelikli insanların başarabileceği bir şey.
Bu sende fazlasıyla var...
Neyse epey gaz verdin bana...ver gazı, çal sazı. Olsun hodri meydan... koordinat verdiğin rakibime.
Yinsani
hadi bugün verdim boyunun ölçüsünü:))yenildiklerim saylanmaz..
eksik olma üstadım..sağol...
ya hu sabahın 05 38 de yazmışım ne edebiyatı:))