Haşiko Dal Budak Gerçekler...
Sadece değişen benim düşüncelerim, zihinsel işlerim mi? Bir nesil değişiyor, insanlık değişiyor, düşünme biçimleri, şekilleri, akıl ve mantık yürütmeler değişiyor veya değerini yitirmiyor mu sizce de?
Son eski toprakları üzerinde taşıyor dünya, ekseriyatla Y kuşağının yani aşağı yukarı 1980-2000 arası doğan bizlerin abileri, ablaları, dayı,amca, ana-bab, kaldıysa dede, nineleri vb dünya üzerindeki son eski topraklar, daha doğrusu az çok televizyonların, internetlerin sosyal hayata girdiği toplum, millet ve uluslarda bu böyle... İster bunları uluslararası gelişmiş-az gelişmiş diye ayırın, ister g 20, g7, d8 gibi uluslararası az çok bölgelerinde otoriteye sahip devletler gözüyle bakın, ki bu devletler dünyanın diğer bölgeleri ve kıtalarına kültür ve yaşam biçimi taşıyan ülkelerdir.
Bunlar hangileri, sayın desem bu ülkeleri,
Japonya, Kore, Çin, Orta Asya, Hindistan, İran, Azerbaycan, Rusya, Ukrayna, Türkiye, Yunanistan, Balkan devletleri, Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, İngiltere, İskandinavlar, Portekiz, Mısır, Fas, Güney Afrika Cumh., Brezilya, Abd, Kanada, Meksika...
Doğudan batıya sıklıkla ismnini tv ve internette duyduğumuz deri topu 30 a yakın ülke.. Dünyadaki devletlerin veya bir hiyerarşik düzeni olan millet, toplum ve uluslar bu kadar. Unuttuklarım olabilir elbette...
Bizim ülkemizde gördüklerimizi, yaşadıklarımızı yine üç aşağı beş yukarı bir şekilde bu ülkelerde de yaşayanlar görüyor, yaşıyor. Çünkü Türkiye açık bir toplum, daha doğrusu tv, internet ve küresel haber siteleri bazında 1. ve 2. dünya savaşı sonrası kurulan veya yaşanılan refahı, teknolojiyi, şehirleşmeyi bir şekilde başarmışız. Neye göre başarı bu da ayrı bir konu. Yoksa başarısızlık mı demeliyiz, çünkü memnun olan pek yok gibi.. Yukarıda saydığımız devlet ve toplumların yönetilmesi isimleri değişse de genelde aynı.
Yani Brezilyada olan kurumlar bizde de var, Rusyadaki kurumlar bizde de var, Japonyadaki kurumlar vb az çok değişkenlik gösterecek şekilde bizim ülkemizde var.
Hala insanları insanları yönetiyor yani?? Hala, insan kusuru, benliği ve kimilerine sunulan ayrılıçalıklar ile yönetiliyoruz.
Lakin değişen ne?
Dijital hayat, hızlı haberleşme, ısınma ve aydınlanma sorunlarının ekseri giderilmesi, şehirleşme ve refah, sayısal ve istatistiki bilgiler sonucunda tam doğruyu yani optimim faydalı bilgiye ulaşmada, analiz etmede, halka ve milletlere, halklara, vatandaşlar sunmada işleyiş aynı..
Lakin temel değişken bu ulus ve devletlerin insana bakış açısı??
Konu buraya gelince işte doğu batıydı, kuzey güneydi, siyah-beyazdı, dinli-dinsiz, kadın-erkek vb bakıştaki farklılıklar refahı ve insanların birbirine karşı tutumunu belirliyor.. Bu tutum ne kadar insancıl ise o bölgelerde huzur var. Veya huzur olduğu düşünülüyor.
Komple dünyayı değiştirecek yenilikler veya buluşlar...
1- Üreme, Çoğalma...
İnsan üremesinin epey çözülmesi... Spermdi, yumurtaydı,dölllenmeydi, ki artık sperm ve yumurta bankaları kuruluyor. Bununla ilgili son haber yukarıda saydığım herhangi bir ülkeden, dondurulmuş embriyodan 18-20 yıl sonra insanların doğması, gelişmesi ve büyümesi.. Bu yenilik 50-100-200 önce yoktu.
Bu olay toplumsal, kültürel devlet yönetiminde ve insan zihinlerinde neyi değiştir, lütfen düşünün. ???
2- Besin Gıdanın Yetiştirilip Tezgaha Sunulması,Saklanması
Bununla ilgili son haber, yanlış hatılamıyorsam Singapurda hayvan eti veya iliği veya etin özü alınarak, bildiğimiz protein deposu olan kırmırı ve beyaz etin fabrikada üretilmesinin lisanslanması, yani üretim izninin verilmesi...
Ha keza, topraksız tarım, sadece su ve havayla sebze ve meyve yetiştirilmesi, sera üretiminin, genetiği değiştirilen veya sağlamlaştırıldı düşünülecek şekilde değişmesi... Eskiden turp kuyuları vardı, kara depolar vardı, şimdi dondurucular var, buzhaneler var.. Bu yıl ürettiğinizi yeri geliyor 3 yıl sonra pazara çıkarıyorsunuz...
Bu olay toplumsal, kültürel devlet yönetiminde ve insan zihinlerinde neyi değiştir, lütfen düşünün. ???
3- Ulaşımın ve haberleşmenin Hızlanması..
Dört tekerli, makineli motorlu araçlarda bile artık bambaşka özellikler aranmaya başlandı, at sırtında abs yoktur, öküz arabasında hava yastığını, hızlı trenler, uçaklar ve en son geldiğimiz nokta da uçan araba teknolojisi, uçan arabayı bile geçin uçan insan üzerindeki çalışmalar son sürat devam ediyor..
Madem gelecek belli uçan teknoloji ve ulaşım ne diye tünelle uğraşıyoruz demezler mi bu yıllardan sonra, hala köprü yapılıyor mesela..
Bununlar ilgili bir haberde de, uçan doktordu, kırsalda ambulansın ulaşamadığı yere bir doktor havada uça uça ulaşıyordu..
Bu olay toplumsal, kültürel devlet yönetiminde ve insan zihinlerinde neyi değiştir, lütfen düşünün. ???
4-Numaralandırma, arşivlenme, sınıflandırma, ciplenme, tek kodlu bilgi depoları..
Ülkemizde belki de yoktur kimlik numarası olmayan, tüm bilgileriniz içinizdeki ciğerin büyüklüğüne kadar, kol uzunluğunuza veya boyunuzun ne kadar uzayabileceğine hatta cinsel organlarınızın ebadına kadar artık bilinmeye ve işlenmeye başladı ciplere.. Ülkemizde ve sahir diğer ülkelerde olan tek kartta geçilmesi, yani nüfuz cüzdanınız ile sürücü belgesi (ehliyetin) birleştirilme uygulamaları, bu kartlara yarın bir gün, tüm mal, banka ve beden bilgileriniz de katılacak... Görünen bu değil mi?
IQ su yüksek ise ayır, sarışına, esmer, uzun, kısa vb ise ayır, hangi işe meyiliyse ayır, gruplandır gibi.. Özelde insan yani, milliyet, bölge, vatandaşlık kalkıyor yavaş yavaş... Sistemsel vatandaşlıklar geliyor..
Yani bu değişimin de toplumsal, kültürel devlet yönetiminde ve insan zihinlerinde neyi değiştirir, lütfen düşünün???
5- vesair vesair...
Peki,soru şu... Sistem benim bu şekilde düşünmemi mi istiyor da ben bu şekilde yazıyorum? Yani bana bunları bu şekilde yazdıran nedir?
Elbette 20-30 yıldır radyo, televizyon ve internette gördüklerim ve okuduklarımdır.. İlk çocğukluğumuz muamma demiştim, yani şöyleki bir yandan eski eğitim ve öğretim sistemi bir yandan kitaplarıni defterlerin dışındaki dünya ki bu dünya da zihinlere tv programları, belgeseller, diziler ve filmler ile giriyor.
Orta okulda yanlış hatırlamıyorsam İngilizce ve Beden dersi öğretmelerim derdi ara ara, çocuklar çizgi film izleyin diye.. Ben hala izliyorum diyen öğretmenlerimiz vardı. İngilizceci İngilizce öğretimi üzerine, dinci dini belgeseller, kimyacı başka, matematikçi vb başka başka kendi alanında önerirdi yani çizgisel görüntüyü, görüntüsel öğrenmeyi vb...
Beni devamlı takip eden varsa, diyecek ki ne zaman konuyu dine ve Tanrıya getirecek değil mi??
Bitti değerli arkadaşlar, okurlari takip eden insanlar üç beş kişi veya üçyüz beşyüz kişi neyse işte, Tanrı ve din çağları bitti.
Bizim nesildeki sıkıntı işte bu.
Ha ölüm ha yaşamak... Artık an meselesi her şey.. 1000 (bin) yıllık imparatorlukların 2 saate-3 saate indirilmiş yaşantıları var, binlerce yıl süren dinlerin veya dini öğretilerin 1-2 saate indirilmiş serüvenleri-maceraları var, insanların, toplumların, kadın ve erkeğin vb birbirini yediği konuların artık dakikalara, saatlere indirilmesi var..
Siz delirmeyün sakın, nasihate devam, cengaverliğe, vurup kırmayai laf sokmaya, ayrıştırmaya devam, biz y ve sonraki kuşaklar olarak deliririz erden!
Neden deliliriz çünkü hala giderilmeyen, giderilmesi istenmeyen bir mali ve refahi eşitsizlik var dünyada da, ülkede de...
İnsanlar hala ve hala çalışmak zorunda bırakılıyor... Bu ister devlet yönetimi bazlı, ister özel şirketler bazlı, ister memur, işçi asgari ücretli bazlı olsun süründürülüyor insanlar...
Hadi diyelim şu an yaşı 40 altında olan kardeşlerimizi, kendimizi, çevremizi teskin ettik ya sonrası?? Ne isteyecek şu an yeni doğan, 1-3-5 yaşında olan bebekler çocuklar bizden, aileden, toplumdan, devletlerden ve uluslararası kurumlardan??
Ne isterler sizce???
Saygılarımla..
En sevdiğinize emanet olun..
YORUMLAR
Yinsani
teşekkür ederim..
Erlik Aldacı
Çizgi filmler de tükendi şimdi tekrarları başladı ..Çizgi filim istemeyecekleri kesin..Uzay yoluna düşeceklerdir de yayan mı olur yapıldak mı olur işte orası muamma.Yine yüzme bilmeyenler köprüden mecburen geçecek.Üfürükle uçamayaklarına göre el de ot süpürge karadan karadan ağır aksak yürüyecekler.Harry Potter da öldü.Uçmayı kim öğretecek?
Yazıyı dikkat çekici bulduğum için sonuna kadar okudum.Umarım okuyucusu çok olur.Şimdi yazıyı gün yüzüne çıkarma zamanı.Saygıyla..
Yinsani
bizim bir sultanımız vardı yedi dil biliyordu
hocam o da bir şey mi alın size 8 dile çevir yapan maske..:))
,yanında hediye 8 dil okuyabilen gözlük ve duyduklarını sizin dile çeviren kulaklık...:))
çağ koptu gidiyor, insanlar ne yapsın, gençler ne yapsın..
garip her zaman garip...
bunun içinde herkesin rıza göstereceği bir bölüşüm şart..
çok basit...
ülke hazinesi ve vatandaşların hazinesi / insan sayısı..:))
katkılarınız için teşekkür ederim..
eksik olmayın..
neneh.
Onun için mi yoksa zirveden getirin bize paylaşımı biz yapalık deyu yastık altı birikimlerine göz dikti? Hoş yastık da kalmadı ki yastığın altı kalsın..Vatandaş tahtaya kesti..Saygıyla
Yinsani
durum bundan ibaret...
beyime paşama altın bardak, diğer tarfta corona yüzünden izin verilmeyen ve desteklenmeyen işçi, pozitif çıksa veya belirti gösterse bile izin verilmeyen, evde istemeden virüsü yakınlarına bulaştıran ve annebaba vekardeşini vb kaybeden işçi ödül olarak da işten çıkartılıyor...
farikirlik ve yoksulluk alıp başını giderse suç patlar, terör patlar, insanın bibirine güveni patlar elimizde avuçumuzda değil mi???
insana ihtiyaç var mı derler sonra, zaten onların yaptığı işi robotlara yaptıracağız derler...
çoğunluk ölsün azınlık cennet hayallerini yaşasın...
dünyadaki durum bu, sadece ülke için de değil...
ha bizimki daha berbat ama:))
şükür psikolojisi buna şükür evladım... şükür annemi şükür babam... aile varsa mutluluk var, lakin aileler dağılmaya başladı mı, ailesi dağılan ülkeyi de dağıtır...
ehh kopmaz, eskimez, pörsümez bir yapıtıtıcı da icat olmadığı için...
ne diyelim hocam...
gün doğmuş gün batmış ebet bizimdir mi yine:)
hay ben ebedi ezeli.. insanları dünyada mutlu ve huzurlu etmek gerek...
gerisini tanrı düşünsün eğer var ise...
faşizm bitti, komünizm öldü, sosyalizm anlaşılmadı, dinisizm daha öküz arabasında yolculuk ediyor..
ne yapacak bu gençler, bu insanlar???
birbirlerini ,ailelerini kesmeye başlamazlarsa çeyrek yüzyılda iyi...
saygıyla..
neneh.
Yinsani
Umarım yanılırım.. eğer 3 . dünya savaşını çıkaracaklarsa ihtimal hint ve çin arasında çıkarırlar gibi ..
"insanca" şu dünyadan göçmeye bakalım, başarabilirsek..
eksik olmayın..
hep olun siz..