Hayvan Kuşakları-Gabakname..

• 1 Aralık 2020 Salı 19:16:15

Bilebildiğimiz ölçüde en eskisi dinozorlar oluyor, en devleri, en vahşileri, avlarını canlı canlı yiyenleri etçil olanları, kimi aslan, sırtlan ve kurtlarda avını canlı canlı yiyor, en vahşisi ise timsahlar, afrika belgesellerinde boynundan tuttuğu ceylanı suya fırlatıyor ve üç beş timsah suyun için ceylanı, afrika mandası denilen öküz başlı ceylanları parçalıyorlar.

Ancak insanlar içinde bunlara benzeyen kuşaklar da var, Ekserisi internet sayesinde bilginin halka inmeden önce, kapalı kapılar arkasında kalan zamanlardan kalanlar. Ülkemizde bu kuşaklar ekseri...

Bunların başında olduğu ülkeleri en çok 1. dünya ve 2. dünya savaşlarında görmüşüzdür belgesellerden, yani bir şekilde tv den internetten o dönemlerin vahşetini görüyoruz.

Bu tür düşünce sahiplerini komünist, faşist ve cihatçı olarak genellersek üç gruba ayırabiliriz, bunların biraz limonilerini de sosyalist, milliyetçi veya ümmetçi diyebiliriz, biraz daha yumaşatırsak aslında yaptıkları vahşilikleri kabul bile edebiliriz mi?

Rusya ve Çinin komünizm altında yaptıkları ile Abd ve Avrupadaki faşistlerin yaptıkları ile kenan illerindeki dinsel vahşilerin grubu ise en zirvede, bunlara ülkemizde kuyruk olmayan yakınından uzağından geçmeyende pek yoktur, tarihte sanırım kazıklı voyvoda bunların karşılığı olabilir.

Ülkemizde bu tip vahşileri en çok sendika genel merkezlerinde,, tv tartışma programlarında, özel gün ve gecelerde verdikleri fetva, demeç, duyarlılık, birlik beraberlik mesajlarında görebiliriz. Hepsi yüzlerine maske geçirmiş, dönemin insanıdır. İnsan demeye ..... Ekserisi bomby baby kuşaklarına dahil olan bu insanlardan sonra gelen x kuşağı arada kalmış, y kuşağı sudan çıkmış balık gibi bir görüntüde.

Bu kuşakları komple her konuda reddetmesi gereken ve anlattıkları her türlü bilgi, nasihat ve öğretiyi elekten geçirmesi gereken kuşak ise Z kuşağı..

Genel bir değerlendirme olup istisnalar kaideyi bozmaz.

Tüm değerlendirmelerin tabanında elbette onsun 1800, btc’nin 19000 bin usd, petrolün (sıvı ve görülen enerjinin) yerine geçmesi muhtemelen elektirik ve atom enerjisine de bağlayabiliriz mi, düşünmedim.

Geri kalmış düşünce şekilleri olan bu kuşaklar ile mücadele onların yaptıkları benzetmelerden ziyade yeni düşünceler geliştirebilmeliyiz, lakin bunu yaparken de mutlaka bir resetleme ve güncelleme yapmak gerekecek. Tüm toplumsal, ulusal, milletsel ve kavimsel bilgilerin sayısala aktarıldığı, ciplendiği, sıralandığı günümüzde bu resetleme ve güncelleme öncelikle bu vahşi kuşakları sistemin ya da çizginin dışına atmakla olabileceği git gide daha doğrusu gabak gibi ortaya çıkmaya başlamıştır.

Yeni bir din veya yeni bir devrim veya yeni bir yönetimsel düşünce düşünülmeye başlamakta geç bile kaldık. Lakin ne düşünebilirsin ki?

Demokrasiler bile eskidi yeni çağa girerken, devletsel, coğrafyasal yaşamlardan öte sistemsel birlikler kuruluyor teknoloji sayesinde, lakin 3000 yıllık bir dünya tarihi peşini bırakmıyor insanlığın. Tarihe de reset çekilecek, en gereksiz ilim olacaktır belki de, çünkü; artık farklı bir zihinsel döneme girdi insanlık. Tanımı yapılamıyor, şahsen yapamıyorum. Yetmiyor hayal, kitap, sinema...

Zombi kuşakları gelmeden önce bir yerlerden başlamak zorundayız..Tam kapitalist bireysel çağı önce giremezsek ki giremeyeceğimiz belli...

Nerden başlayalım, kendimizden mi, Tanrı düşüncelerinden mi, teknolojik refah ve tuşla yaşamaktan mı?
.
.
.
Y’den...