The Highest Advanced Key
Hak ( The Highest advanced key-En Yüksek gelişmiş anahtar ) …
El Hakk, Allah’ın isimlerinden birisi.
Yani yüce Allah hak-adalet sahibi
…/ En yüksek gelişmiş Anahtar onun elinde!
Adaletin olmadığı yerde kaos, terör, ahlaksızlık, zülüm … Şeytanın istediği kötülüğün her türlüsü insancıklar arasında hüküm sürer. Adaletin olduğu yerde medeniyet, refah, huzur, mutluluk, sağlık… Allah’ın istediği ve cennet görüntüsünün dünya üzerinde gölgelendiği paylaşımlar demektir.
Bu yüzden en yüksek gelişmiş anahtar olan Hak, onu koruyacak kollayacak kişilerin elinde tutulması gerekir. O kişilerde, yalnızca Allah’tan korkan ve dünyaya asla tamah etmeyen kişilerdir, kişiler olmalıdır. Bu önemli emaneti korumakta çok hassas olurlar. Ölürler ama emaneti teslim edeceği kişileri de yetiştirirler. Bu silsile kıyamete kadar devam edecektir… Çünkü adaletin olmadığı dünyada olsa olsa kıyamet kopar.
Günümüzde, bu anahtarı elinde tutan bir kimse kalmış mıdır diye sormadan edemiyorum. Bu anahtar nerede saklanmıştır ve bunu bulabilecek güçte biri var mıdır yahut eğitiliyor mu? Adaletsizlik, hayasızlık ve ahlaksızlığın artık dinginlenemediği bir dünyada yaşıyoruz. Bunu yapanlar artık saklanmıyorlar, açıktan yapmaktan çekinmiyorlar. İsimleri değişen taşeron terör örgütleri ile emellerine kavuşuyorlar. Kullandıkları metotları değişse de, sonucu aynı kapıya çıkıyor.
Tolstoy’un bir hikayesinde geçtiği gibi, eğer bir ölümcül durum olsa, sadece bir kişinin kurtulmasının mümkün olduğu araçlar bulunsa, köle mi sahip mi kurtulmalı sorgulanır… Hangisi dünya için gereklidir? Hikayenin sonunda, merhamet sahibi ve Allah’a yakınlığı büyük olan köle kurtuluyor, üstelik onun kurtulmasına sahip yardım ediyor. İşte adalet terazisi ve karar verme sınavı bu kadar hassas… Adalet veren, dünyalıktan kopmuş ve Yaratana teslim olmuştur bu hikayede! Her ne kadar ezilen de olsa, gece gündüz özel yaşamı olmadan sahibine hizmet etse de… Adalet için her an dimdik ayakta, ona örnek oluyor.
Adalete hükmedenler çokça dünyadan faydalanlar değil… Dünyayı ellerine ne kadar geçirseler daha fazlasını isteyenler değil. Tolstoy’un hikayesinde ki sahipler değil. Aksine ölmeden ölümü tadan, varlığı değil yokluğu isteyen, ölmeyi her an aklına getiren ve onu vuslat gören, ruhen yücelmiş gerçek insanlar… İşte En yüksek gelişmiş anahtar onların elinde! Kim etrafına bakınsa bu kişileri görebiliyor mu? Hayır. ama bir yerlerde varlar, bu anahtarı ellerine almak için eğitiliyorlar, yetiştiriliyorlar… Aksini düşünmek istemiyorum, yoksa kıyamet mi kopacak!
Adam gibi adam demek, bu anahtarı eline alabilecek insan demek. Herkes adalet diye çırpınıyor ama o anahtarı eline almaya cesaret edemiyor. Dünya o kadar tatlı ki… Herkes sahip olma derdinde, daha fazlası neden olmasın ki… İstemekle, yaşamak arasında bu yüce anahtar-Hak, bulunmalı, insanlık hortlamalı yeniden.
Saffet Kuramaz
YORUMLAR
ağabeyim.
bir an öğretmenlik günlerime gittim hele ki okuttuğum o advanced İngilize kitabıyla okuttuğum öğrencilerim sayesinde hem mutluluğu huzuru tattığım hem de elim ekmek tutarken
yazınıza gelince
Çok çok güzeldi ve benden
O kapı sanırım geçmek üzereyim o kapıdan aslında girmeme az kaldı
Çok şeye de vakıf oldum son bir kaç sene ve bunda kalemim ve sizler o kadar pay sahibiniz ki.
İlahi Adalet ve bizler bunun peşinde ve bekleyişinde iken nasıl da hamt edip sabır yükleniyoruz
Seviyoruz tüm yüreğimizle yaşıyoruz verdiğimiz mücadele aralıksız iken
İnanmak illa ki
Elbet İlahi Işık ve insan sevgimiz de sonlanmıyor
Haksızlıklar varsa dünyada inatla s/avunuyoruz.
Dermanımızın adresi belli içimizi bozmadan yaşamak zaten tek anahtar elbet o kapı bizi beklerken
Hiiiç bir beklentim de yok hani dünya nimetlerinden bu anlamda manevi duygular ve kocaman bir inanç ve ben aslında kendimi kollarken azığım iken ümit
Dertler sökün eden
Direnirken
Anlatmak ağabeyim sevgiyle bağdaş kurup anlatmak
Korkuyor muyuz peki*
Kaybetmek istemezken artık değerleri ve sevdiklerimizi ihtimam ile seviyoruz sessizce ama çok çok severken insan
Sonlanmıyor ağabeyim sevgim sonlanmıyor Rabbime koşmak düşe kalka yaşarken yazmama vesile olan belki de yaşadığım bunca acı bunca hüzün
Daha da nicesi
Acılarıma müteşekkirim ve hayal kırıklarıma da yeter ki
Nolur kalp kırmayayım kimseyi incitmeden yaşamak
Yanılmak mümkün ama olmuyor işte illa ki inanmalıyım birine birilerine
Sevgi büyüyen bir rahmet
Eksenim ve yörüngem aslında İlahi Aşkın ve Ateşin müridi ve uydusu iken
Doğru zaman ve de beklediğim sabırla
O anahtarı sanırım buldum ben ağabeyim kalp gözüm iken sırdaşım ve Allah rızası için yaşamak ve sevmek iken kıblemde saklı durduğum
Aklı evvel olduğumu da biliyorum hani
Yoksa ısrarla sever miydim bir insanı bunca insanı?
Selam ve dua ile ağabeyim
Allah razı olsun
saf şiir
Muhteşem!..Yani ölmüş mü demek istiyorsunuz insanlık?..Hani hortlamak ibaresini kullandınız da ondan sordum..Kaldı ki İslam dininde hortlamak diye bir ibare yoktur.Korkmaya da gerek yoktur.Kıyametin kopması da kaçınılmazdır.Zaten kıyamet alametlerinden biri de görevlerin liyakat üzere ehline verilmeyişidir.İşte o zaman ne adalet kalır ne hak kalır ne hukuk..Haksızlıkların alıp başını gittiği bir dünyada dinine de Allah sahip çıkacağından top yekun uyanış olacak.O zaman kıyamet kopacak..Çünkü dünyanın bir önemi de kalmayacak zaten.Allah sonumuzu hayır etsin demekten başka bir şey diyemiyorum...Rabbim yar ve yardımcımız olsun , bir çıkış yolu göstersin...Yoksa durum çok feci..Saygıyla..