BAKIŞ AÇISI
BAKIŞ AÇISI
İnsan, gözle görülen ve görülmeyen donanımlara-değerlere sahip müthiş bir varlıktır. Bu donanımların-değerlerin çoğu kendisinde doğuştan mevcuttur. Çalışmamış, gayret etmemiş, herhangi bir bedel de ödememiştir. Bu sebepledir ki çoğumuz farkında olmayız sahip olduklarımızın kıymetinin.
İnsan, yetinmez bu değerlerle yetinmemelidir de. Çünkü sosyaldir insan ve sahip olduğu değerleriyle diğer insanların gözünde değer kazanır. Sürekli yeni şeyler öğrenir, kimisini kabullenir ve hayatına uygular. Kimisini kabul etmez, kimisini de kabullense de bir türlü hayatına yansıtamaz istese de.
Okuldur, iştir, evliliktir yeni insanlarla tanışır sevdiği sevmediği. İnsandır işte herkesi sevemez ya. Kendi gibi düşünen, kendi gibi hayat anlayışı olanları sever daha çok. Diğerlerini pek öyle sevmez, sevemez. Öyle mi olmalıdır?
Eğitimi, giyim tarzı, dürüstlüğü, sabrı, tevazuu…………..ile değerlendiririz insanları. Ona göre mesafeler koyar, kimini sever kimini sevmeyiz. Fakat bu hasletler sonradan elde edilen hasletlerdir ve bulunduğumuz zaman, mekân ve insanlar değil midir bu hasletleri elde etmemize veya etmememize sebep olan. Karakterimiz çocuk yaşlarında aile ocağında oluşmaz mı? Neyin doğru neyin yanlış olduğunu onlardan öğrenmez miyiz?
Oysaki ne zamanı, ne mekânı, ne de çevremizde bulunan insanları biz seçmişizdir. Anne-babamızı, memleketimizi, kardeşlerimizi, akrabalarımızı seçmediğimiz gibi. Onlar da bizi seçmemişlerdir ya. Onların doğrusu doğrumuz, yanlışı yanlışımız olur. Acaba doğruları doğru, yanlışları yanlış mıdır? İyi insanlar mıdır, yoksa kötü mü? Bunları düşünemeyecek yaştayızdır ve onlar her şeyin en iyisini bilen harika insanlardır bizim için. Zaman geçtikçe bizim seçimimiz olan çevrelerimiz oluşur. Yeni insanlarla, yeni düşüncelerle karşılaşırız. Bazen kimi doğrularımızın yanlış olduğunu öğrenir, ebeveynlerimizin harikalığı zedelenir biraz. Kabullenmekte de zorlanırız belki yeni doğruyu. Kabullensek bile yaşantımıza uygulamakta zorlanırız bu sefer. Zordur insanın alışkanlıklarını değiştirmesi elbette.
Değişiriz ( gelişiriz aslında ) böylece belki farkına varamayız yine zaman, mekân ve insanların bizi nasıl etkilediğinin ve değiştirdiğinin. Bu böyle sürüp gider. İleri ki zamanlarda da doğrularımızın-yanlışlarımızın değişmeyeceğinden (değiştirilmeyeceğinden) emin olabilir miyiz acaba?
Demek ki içinde bulunduğumuz zaman-mekân, birlikte olduğumuz insanlar çok önemlidir doğruyu, iyiyi, güzeli bulmakta. İyi insanlardır, düşünceleri ve yaşantılarıyla bizlere örnek olan, hayatımızı değiştiren. Onlardır, bizim bakış açımızı düzelten, doğruyu görmemizi sağlayan, bizi biz yapan insanlar. Birlikte olduğumuz insanlar iyi insanlarsa biz de iyiyiz demektir. Değilse de iyi olma yolundayız demektir. Kötü alışkanlıkları, düşünceleri olan insanlarla oturan ise iyi olduğunu zannetse bile iyi değildir aslında. Ne demişler “insan kırk gün hırsızla arkadaşlık yapsa kırk birinci gün o da hırsızlık yapar.”
Kötü alışkanlığı olan insanları sevmemek, ötekileştirmek kolaydır. Onlara kızabilir hatta cezalandırabiliriz de toplum olarak. Fakat bu onların kötü alışkanlıklarının değişmesini sağlamaz. Yani onlara bir faydası olmaz, dolayısıyla içinde bulunduğu topluma da bir faydası olmaz. Çünkü aslında kötü insan yoktur. Kötü huyu, kötü alışkanlığı olan insan vardır. Neden biz onların doğruları bulmasına, kötü huylarından kötü alışkanlıklardan kurtulmasına yardımcı olmayalım. Nasıl ki birilerinin bize bazen farkında bile olmadan yardımcı olduğu, hayata ve insanlara bakış açımızı değiştirdiği gibi. Bir anımla yazıma nihayet veriyorum, hayata doğru bakış açısıyla bakabilmemiz temennilerimle….
Bir psikolog arkadaşımla uçak yolculuğu için havaalanına giriyoruz, giremiyoruz daha doğrusu. Güvenlik önlemleri artırılmış, duyarlı kapıdan geçmek, valizin aranması 5 dakikayı buluyor. İnsanlar sıra olmuşlar uzun uzun. Valizler açılıyor didik didik ediliyor filan. Uçağın zamanı da yakın, tedirginlikten mi desem biraz da kızıyorum içimden güvenlikçilere. Nihayet arkadaşımın da araması bitti şükür. Arkadaşım güvenlik görevlisine dönerek “ çok teşekkür ederim. Bizim güvenliğimiz için ne kadar titizsiniz, görevinizi ne kadar güzel yapıyorsunuz” demez mi? Farklı ve doğru bir bakış açısı. Ben yaşananlardan memnun değildim, o ise memnun.
YORUMLAR
Gerçekten çok mühim bir konuya değinmişsiniz. Emeğinize sağlık. Anlatım tarzınız ve başlıklarınızda ilgi çekiyor eserlerinize.