- 326 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ÇARPITMA HABER
Gazeteci her zaman doğru haber yapar mı? Ya da bu soruyu söyle soralım: gazetecilerin amacı doğru haber yayınlamak mıdır?
Elbette bir gazetecinin amacı doğru haber yayınlamak olmalıdır. Ancak kimi zaman haberin doğru olup olmadığı haberi sıcağı sıcağına verme telaşı ile ikinci plana düşebilir. Kimi zaman da gazetecinin işine gelen bir haber vardır ve pek doğruluğu araştırılmadan yayınlanır.
İşin daha kötüsü, bir gazetecinin oturup birilerine yaranmak için kasten haber uydurmasıdır. Elbette zaman zaman özellikle partiler propaganda yaparlar. Bir olay üzerine karşı partiyi yıpratmak üzere bir haberi eğip bükerek halkı yönlendirmek isteyebilirler. Yalnız bu bir gazetecinin işi değildir. Yanlış bir haberin doğru sanılarak yayınlanması başkadır, kasten yanlış haber yayınlamak başkadır.
Yıllar önce Sovyetler Birliği zamanında bir olay anlatılırdı. Sözde, Sovyetler Birliği ile Amerika Birleşik devletleri teknolojilerini yarıştırmak istemişler. İki ülke de birer yarış arabası yapmış ve yarıştırmışlar. Yarışmada Sovyetlerin arabası ikinci olmuş, Amerika da birinci. O gün Sovyet haber ajansları bu haberi söyle geçmişler: “ Amerika ile yaptığımız otomobil yarışmasında Sovyet yarışmacı baştan ikinci olurken tüm gayretlerine rağmen Amerika sondan ikinci olmuştur.” Biz buna çarpıtma mı diyelim, propaganda mı?
Yalan haber diyemiyoruz. Çünkü haberde yalan yok.
Biz aslında bu tip çarpıtmaları çok yakından biliriz değil mi?
Arabasını satışı çıkarmış adam arabanın torpidosuna somun koyuyor ve satarken alıcıya: ”Bu arabayı al, sen karışma emin ol bu arabada ekmek var.” diyor.
Ya da aynı satıcı kimsenin olmadığı bir yerde kırka satabileceği arabanın yanında “elli bin” diye bağırıp alıcıya bu arabaya elli bin lira verdiler anlamında “bu araba elli bini duydu” diyor.
Adamın biri yün ip satarmış bir gün oldukça büyük bir yumak yün ipi satarken alıcı: “Bu yumağın içinde bir şey mi var?” diye sormuş. Adam:” yok devenin başı.” diye cevap vermiş. Alıcı ipi almış evine gitmiş. İpi kullanırken gerçekten yumağın ortasından kuru deve başı çıkmış, koşa koşa satıcıya varmış. Deve başın göstermiş. Satıcı : “ E ben sana söyledim ya.” demiş.
Birini kandırmak için illa yalan söylemeniz gerekmez. Bazen öyle ifadeler vardır ki karşınızdakini algı yolu ile istediğiniz yöne çevirirsiniz. Burada amaç aldatmak olduğuna göre sizce yalan söylemek kadar kötü bir iş yapmış olmaz mısınız? Şimdi diyeceksiniz ki, ne yapalım o da dikkatli olsun ve aldanmasın.
Peki, siz dürüst olsanız da aldatmasanız! Hatta bırakın aldatmayı, yanlış anlamasın diye özellikle ifadelerinizi seçe seçe kullansanız!
YORUMLAR
üstadım ne yalan yazayım. yazıyı baştan aşağı okumadım. göz attım diyebilirim, ki ülkem adına..gazetecilerimizin; % 80 haberine inanma, % 10 nunun haberini enini boyunu araştır geri kalan %5 inin haberini elekten geçir, geriye ancak % 5 doğru haber kalır diye bir izlenimim var..
saygılarımla efendim.