TARIK AKAN.

• 4 Temmuz 2020 Cumartesi 00:42:23

TARIK AKAN.
Bir güzel adam, büyük bir sanatçı, gerçek bir Atatürkçü insandı Tarık Akan. Işıklarla… Daha 66 yaşındaydı, sorumluluk sahibiydi, ülkesini seviyordu ve ülkesinin sorunları için kafa yoruyordu. Kısacası yurdunu seven biriydi ve bunun için hapishanede yatmak dahil bir çok zorluğu göze aldı. Oysa ki bu güzel insan dilese çok daha lüks içerisinde yaşayabilir, önemli mevkilere gelebilir ve ülkenin en önemli şahsiyetleriyle aile dostu olabilirdi. Oysa o jön günlerini geride bırakacak, bir halk sanatçısı olmayı seçecekti. Atatürk sevgisi onda öyle büyük bir ifade bulmuştu ki sağlığı bozulduğunda Amerika’da tedavi olmayı reddetmiş, ‘Atatürk bile gitmedi Amerika’ya, ben niye gideyim ki’ deyivermişti27
Anne Kafamda Bit Var Kitap KapağıTarık Akan bir büyük sanatçıydı, 12 eylül zindanlarında zor şartlarda yaşamış ve Anne Kafamda Bit Var adlı kitabı yazmıştı. Tarık akan için aydınlanma, aydınlık dolu gelecek mücadelesiydi ve onun tek yolu vardı Atatürk’ün izinden gitmek. Bu yüzden Taş Mektep’le yeni kuşaklara umut olacak büyük bir eğitim mücadelesi yürütmüştü.

Gerçek Bir Demokrasi Aşığı


Tarık Akan, adamdı. darbelere gerçekten karşı durmuş, haksızlığın önünde eğilmemiş ve dik durmuştu. Silivri’ye haksız yere atılan, kumpaslarla çaresizliğe itilmiş subaylar için unutulmaz mücadeleler vermişti. O kumpaslar karşısında sessiz kalmayı bile beceremeyen çevreler Fötö çetesini adeta alkışlamış, beslemiş ve topluma Ergenekon masalıyla ninniler okumuştu. O günkü şakşakçı medya bu günkü şakşakçı medyanın taa kendisiydi.

Tarık Akan’ın hayatı hep ileriye doğru yürüyerek geçti. Kimileri zorluklar karşısında durmak bir tarafa gerisin geriye kaçarken o bir adım daha ileri atabilmeyi denedi. Tıpkı filmlerindeki gibi aşama aşama halkının yanına yükseltti kendini. Salon jönü Tarık, Ferit oldu sonra Yolda, Sürü’de sade bir vatandaşa dönüştü. Haklının ve hakkın yanında oldu. Halkına tepeden bakmak yerine halkına yoldaş oldu. Özel hayatında da iyi bir baba iyi bir arkadaş oldu. Dostlarına sırtını dönmedi hiç. Kimseyi aldatmadı, kimsenin hakkını yemedi…


Tarık Akan halkının belleğini hiç küçümsemedi, inandı ve bunun için mücadele etti. Bu yüzden halkı onu on binlerle uğurladı. Seni iyi ki tanımışım Tarık Akan. hakkını helal et bize… Nur içinde yat.

Tarık Akan Kimdir? Kısaca Hayatı ve Eserleri
Asıl adı, Tarık Tahsin Üregül’dür.13 Aralık 1949 yılında İstanbul’da bir abla ve bir ağabeyden sonra üçüncü çocuk olarak doğmuştur. Akan, bir dönem subay olan babası Yaşar Üregül’ün görevi nedeniyle Erzurum, Dumlupınar’da yaşamıştır. Babasının başka bir yere tayini üzere Kayseri’ye taşınırlar. Tarık Akan ilkokulunu da burada tamamladıktan sonra babasının emekli olmasının ardından tekrar İstanbul’a taşındılar ve Bakırköy’e yerleştiler. Otaokul ve liseyi burada tamamladıktan sonra Yıldız Teknik Üniversitesi’ne girdi ve burada makine mühendisliği bölümünü okudu.

Sinemaya geçmeden önce Bakırköy’deki plajlarda can kurtaranlık yapmaya başladı. Aynı zamanda sokaklarda işportacılık da yapmaya başladı. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde, Makina Mühendisliği okuduktan sonra Gazetecilik Yüksek Okulu’na girdi ve bu okuldan mezun oldu. 1969 yılından sonra, 1970 yılında Ses dergisinin düzenlediği Sinema Artist Yarışması adlı yarışmaya katılarak birinci oldu.

Baş rollerini Filiz Akın ve Ekrem Bora’nın oynadığı 1971 yapımı Emine adlı filmle sinemaya adım attı. 1979 yılında askerlik görevini yedek subay olarak Denizli’de yaptı. Sinemacılığın kötü gittiği 1978-1981 yılları arasında ticari taksi alarak kiralama sistemi ile ticaret hayatına devam etti. Tarık Akan, 1980 yılında 12 Eylül Darbesi’nde 12 yıl hapis cezası ile yargılanmış ancak 2.5 ay hücre hapsi cezası almıştır. 7 Ağustos 1986 tarihinde Yasemin Erkut ile evlenmiştir. Bu evlilikten 1986 yılında Barış Zeki Üregül dünyaya gelmiştir. Ardından 1988 yılında ikiz olan Yaşar Özgür ile Özlem dünyaya gelmişlerdir. 1991 yılında Bakırköy’de olan Taş Mektep adlı ilkokulun ortaklarından birisi olmuştur.

1995 yılında Aziz Nesin’in vefatından sonra görevini devralan oğlu Ali Nesin’den Nesin Vakfı başkanlığını devralmıştır. 2002 yılında Anne kafamda bit var isimli bir kitap çıkarmıştır. Kitabında 12 Eylül Darbesi’nden sonra yaşadıklarını kaleme almıştır.

Tarık Akan’ın Ölümü
Akciğer kanseri olan Akan, tedavisini İstanbul’da sürdürmekteyken 16 Eylül 2016 tarihinde hayatını kaybetti. Cenazesi için 18 Eylül 2016 tarihinde Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nda düzenlenen anma etkinliği sonrasında, Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Bakırköy Zuhuratbaba Mezarlığı’na defnedildi.