HER ŞEYE YENİ BAŞTAN DEMEK İÇİN:
HER ŞEYE YENİ BAŞTAN DEMEK İÇİN:
Güzel günler yakındadır!, diye- diye ömrümüzü bitirdik, ya da birileri, bizlerin ömrünü bitirdi kendi ömürlerine ömür katmak için. Neler oluyor sorusuna yanıt aramıyorum artık çünkü bulamayacağımı bildiği için düz duvara tırmanmaya gerek yoktur, demeye karar verdim ve de durdum, duruyorum..
Haziran ayı çok sıcak geçiyor, çok da sıkıntılı. Bir yandan depremler ardı ardına olurken, öte yandan corona insanlığı teslim almış bırakmaya da niyeti yok gibi. Bir başka yandan bu durumu fırsata çeviren zenginler servetine servet katarlarken, bir diğer tarafta ise bütün bu olumsuzluları çeken halk yoksulluğun ta dibine vurmuş durumdalar; orta bir ayar kalmadı anlayacağınız, ya bu şekilde yaşayacaksın, ya da yaşamayacaksın. Ya köle olacaksın, ya da insanca yaşam hakkın olmayacak, sistemine doğru yol alan bir tren vagonuna doldurulmuş bir bilinmeze doğru gidiyor gibiyiz halk olarak.
Keyifler nasıl? Sorusunu soran kişiye var ya tam da ağzının ortasına arka araka iki yumruk vurasım geliyor. Bir hafta önce bir video izledim. Videoyu ilk izlemeye başladığımda sıradan bir video sanmıştım ama sonunu görünce dehşete düştüm kendi adıma tabi ki de. Anlatınca belki de, ne var ki bunda her zamanki şeyler diyebilirsiniz ama o anlık düşünmemek lazım ve de genele yayarak düşünmek gerekir, diye düşünüyorum.. Uzakdoğu insanların balık tutma yöntemlerini merak içerisinde hep izliyordum yine onlardan biridir diye düşünerek videoyu izlemeye başladım. Bi baktım o ufacık delikten ardı ardına balıklar kendilerini uçurumdan atar gibi dışarıya atıyorlar ve çıldırmış gibi uçarak dışarıya çıkıyordu balıklar, dışarıda da balıkçı büyük bir iştahla çıkan balıkları kenara alıp kahkahalar atıyordu.
Önceki izlediğim videolarda açıkları deliğe bir şeyler döküyorlardı balıkların dikkatini çekmek için, bu kez hiçbir şey dökmemişlerdi ve o balıklar intihar eder gibi nasıl çıkıyorlardı o delikten?, onu da videonun sonunda gördüm. Balık yakalayan adam yakaladığı bir yılanı o delikten içeriye sokunca balıklar yılandan kaçmak için dışarıya kolayca çıkıyorlardı ve dışarıda da onları başka bir tehlike bekliyordu,insan.. Ürktüm, ne yalan söyleyeyim ürktüm..
Aynı şeyleri biz insanlarda her an yaşayabiliriz, yaşadık, yaşıyoruz da tıpkı corona’nın biz insanlara yaşattığı gibi. Evde kalıp corona dan kaçarken bu kez de başka bir şeyin kucağına düştük, yoksulluk, işsizlik ve açlık sınırında buldu kendini pek çok insan, bu yüzden ürktüm zaten..Gündüz Yavuz...