- 543 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ayasofya Camisi Siyasete Açıldı Reklamlardan Sonra Turizm Patlar Mı?
AYASOFYA CAMİİ:
Doğu kiliselerinde en mukaddes yeri cemaatin bulunduğu kısımdan ayıran üç kapılı ve üstünde azizlerin resimleri bulunan kısım.
Ayasofya adındaki "aya" sözcüğü "kutsal, azize", “sofya” sözcüğüyse herhangi bir kimsenin adı olmayıp Eski Yunancada “bilgelik” anlamındaki sophos sözcüğünden gelir.[3] Dolayısıyla “aya sofya” adı “kutsal bilgelik” ya da "ilahî bilgelik” anlamına gelmekte olup Ortodoksluk mezhebinde Tanrı’nın üç niteliğinden biri sayılır.[4] 6. yüzyılın ünlü bilim adamları, fizikçi Miletli İsidoros ve Trallesli matematikçi Anthemius’un[1][2] yönettiği Ayasofya’nın inşaatında yaklaşık 10.000 işçinin[5][6][7] çalıştığı ve I. Justinianus’un bu iş için büyük bir servet harcadığı belirtilir.[8] Bu çok eski binanın bir özelliği, yapımında kullanılan bazı sütun, kapı ve taşların binadan daha eski yapı ve tapınaklardan getirilmiş olmasıdır.[9][9][10]
Bizans döneminde Ayasofya, büyük bir “kutsal emanetler” zenginliğine sahipti. Bu emanetlerden biri de 15 metre yüksekliğindeki gümüş ikonostasisti.[not 1][11] Konstantinopolis Patriği’nin patrik kilisesi ve Ortodoks Kilisesi’nin bin yıl boyunca merkezi olan Ayasofya, 1054 yılında Patrik I. Mihail Kirularios’un Papa IX. Leo tarafından aforoz edilmesine şahitlik etmiş olup bu olay, genel olarak Schisma’nın, yani Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılmasının başlangıcı sayılır.
1453’te kilise camiye dönüştürüldükten sonra Osmanlı sultanı Fatih Sultan Mehmet’in gösterdiği hoşgörüyle mozaiklerinden insan figürleri içerenler tahrip edilmemiş (içermeyenlerse olduğu gibi bırakılmıştır), yalnızca ince bir sıvayla kaplanmış ve yüzyıllarca sıva altında kalan mozaikler, bu sayede doğal ve yapay tahribattan kurtulabilmiştir. Cami, müzeye dönüştürülürken sıvaların bir kısmı çıkarılmış ve mozaikler yine gün ışığına çıkarılmıştır. Günümüzde görülen Ayasofya binası, aslında aynı yere üçüncü kez inşa edilen kilise olduğundan "Üçüncü Ayasofya" olarak da bilinir. İlk iki kilise isyanlar sırasında yıkılmıştır. Döneminin en geniş kubbesi olan Ayasofya’nın merkezî kubbesi, Bizans döneminde birçok kez çökmüş,[12][13] Mimar Sinan’ın binaya istinat duvarlarını eklemesinden itibaren hiç çökmemiştir.
Ayasofya Camii ibadete açılsa içinde azizlerin resimleri var namaz kılınmaz diye muhalefet edecekler. Fatih bu itirazları dikkate alıp sıva ile örttürmüş.
Müze değil de ibadet yeri olarak kullanınca provokatörler azizlerin resimlerini bahane edecek Ayasofya Camii’nde namaz kılınmaz diye yine fitne çıkartacak.
Türkiye,"Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi’ni" imzalamış bir ülkedir. Sözleşmeye aykırı olarak davranamaz.Azizlerin resmi olan yerde ibadet yapılamaz dendiği için Fatih sıvayla resimleri kapattırmış bazı kısımları duvarla giriş ve çıkışa kapatarak kullanabilmiştir. Mevcut haliyle Müslümanlar ibadet etmeyi zaten kabul etmiyor.
Türkiye ve mahkemeler kabul ettiği uluslar arası sözleşmelere uymak zorundadır.
4.Sınıf İnsan Hakları Yurttaşlık ve Demokrasi Dersi’nde öğrencilere Dünya Kültürel ve Doğal Mirası’ni korumak sorumluluklarımızdan biri deyip sonra tersini yapmak abesle işgaldir.
Dünya Kültürel Ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi
Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme
14.04.1982 tarih ve 2658 sayılı Kanunla katılmamız uygun bulunan bu Sözleşme, 23.05.1982 tarih ve 8/4788 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanarak, 14.02.1983 tarih ve 17959 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanmıştır.
KARARNAME GEÇERSİZDİR
Yusuf Halaçoğlu - MHP Grup Başkan Vekili
24 Kasım 1934 gününe ait olan bir kararname var. Ama 1947 yılında Hasan Ali Yücel’in broşüründe yer alıyor. Kararname resmi gazetede yayınlanmamış. Kararnamede şöyle bir durum da var. Ayın 22’sinde çıkan bir kararname sayısı 1609. 24’ünde çıkan kararnamenin sayısı ise 1589. 22’sinde çıkan kararnamede İ.Ö (İsmet İnönü), 24’ünde çıkan kararnamede İ., 26’sında çıkan kararnamede ise İ.Ö (İsmet inönü) yazıyor. Atatürk’ün imzası ıslak imza dışında bir imza yok. ABD’den gelen bir komisyon var o tarihlerde. Bu komisyon caminin müzeye dönüştürülmesini istiyor. Müze yapılma talebine Atatürk karşı çıkıyor. 1 Şubat 1935’te müze kısmı açılıyor. İbadet kısmı da ayrı tutuluyor. 1937 tarihine kadar bakım onarım devam ettiği için cami kısmı da kapatılıyor. Dünya savaşında Ayasofya depo olarak kullanılıyor. Benim düşüncem bu kararname müze için hazırlanmış doğru. Bunu bazı bakanlar imzalamış ama Atatürk imzalamamış. Atatürk isteseydi kendisi imza atardı. Atatürk yaşarken tadilat nedeniyle kapatıyor
AYASOFYA ELBETTE CAMİYE DÖNEBİLİR
Uluç Özülker - Emekli Büyükelçi
Ayasofya elbette camiye dönebilir. Alınan karar uluslararası hukuka tabi değil. Bu bir iç konudur. Ayasofya bir kilise ve ibadethane olarak düşünülmüş. Ben Libya’da büyükelçi iken Kaddafi’yi Türkiye’ye davet ettik. Kendisi bana “Ayasofya’da namaz kılacaksam Türkiyeye gelirim” dedi. Namaz kılamadığı içinde gelmedi. Ama bunun ötesinde müze kapatılarak Ayasofya camiye dönebilir. Bu hukuki değil, siyasi bir durum. Atatürk döneminde yapılan müzeye çevirme o dönemin şartlarıyla alınmış bir karardır. Camiye döndürdüğünüzde dışarıdan gelecek olan tepkileri de göğüslememiz gerekecektir.
MÜZE KARARINI DEVLET İSTEDİĞİ ANDA BOZAR
Fatih Bayhan - Tarihçi - Yazar
Bu konuda yayınlanan 7-11-1934 tarihli kararname var. İddia edilen resmi gazetede de yok. Bu iş biraz batılı ülkelere şirin görünmek için atılan bir durum. Bilakis Ayasofya camii olarak geçer tapu kayıtlarında. Vakıflarda Fatih Sultan Mehmet Han’ın vakfına ait. 19 Şubat 1936’da tapu senedi çıkıyor. 7.11.1934’te de müze oluyor. Ayasofya’nın tapu senedi 14 şubat 1936’da çıkıyor. Cami olarak kayıtlı. Atatürk’ün bilgisi dışında yapılmış bir iş değildir. Atatürk soyadı verildiği tarihten 2 gün önce imzalamış kararnameyi. Soyadı, özel kanun ile verildi Atatürk’e. 27.11.1934 tarihinde de resmi gazetede yayınlanıyor. Atatürk’ün imza ettiği kararname ise 24.11.1934 tarihli. Orada Atatürk yazıyor. 3 gün önce kullanılmış olsa bile resmi gazetede olmadığı için geçerli değildir. Resmi gazetede yayınlanmamıştır. Müze kararını devlet istediği anda bozar ve camiye çevirilebilir. İmzanın resmi hukuku yok.
www.risalehaber.com/ayasofyayi-muze-yapan-imza-ataturkun-197012h.htm
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.