PASAJDA DÖRT CESET BÖLÜM-8

• 23 Mayıs 2020 Cumartesi 18:45:43

PASAJDA DÖRT CESET BÖLÜM-8

Bakkal amcayla koyu bir sohbete daldık. Amcamız Beşiktaşlı, tabi ki bende uslanmaz Galatasaraylıyım. Baktım Büşra’da Fenerli çıkınca, olay çıkmasın diye bir kenara çekildim. Allah’tan Olay Yeri ekibi gelince, onlara durumu izah ederken, Asayişin minibüsü Olay Yeri ekibinin arkasına yanaştı. Kirli minibüsten inerek, elinde arama izniyle yanımıza geldi.
‘’ İzin tamam Eda Komiser, bir nüshasını kapıya yapıştıracağız. Karşımızdaki bina mı?’’
‘’ Evet, hemen ikinci kata çıkalım 4 numaralı daire.’’
Büşra ile ben önde, Kirli ve Olay Yeri ekibi arkamızda ikinci kata çıktık. Kirli, Olay Yeri ekibinden Kemal’e, ‘’Binada kapıcı var mı araştır bakalım?’’
Kemal, kapıcıyı aramak için gidince bize de beklemek düştü. On dakika geçmişti ki, Genç bir delikanlı ile geldi.
Kemal,
‘’ Kapıcının oğlunu getirdim, babası bir yere kadar gitmiş.’’
Kirli,
‘’ Evlat senin adın ne?’’
‘’ Adım Rıza efendim.’’
‘’ 4 Numaralı dairenin anahtarı var mı sende? Korkma evladım biz polisiz. Sana zarar verecek değiliz, ama içeri girmemiz lazım.’’
Rıza cebinden anahtar demeti çıkararak bir tanesini seçti ve Kirli’ye uzattı. Anahtarı alan Kirli, zaman kaybetmeden kapıyı açtı. İçeri doluştuk. Alelade bakımsız sıradan bir daireydi. Etrafı dolaşırken, oldukça küçük bir odaya girdim. Görünüşünden buram, buram kadın kokuyordu. Yatak toplanmamış kullanılmış iç çamaşırları sağa, sola atılmış. Ama esas dikkatimi çeken etajerin üzerinde duran Amerikalı seri kadın katillerden birinin hayatını anlatan bibliyografi kitabını gördüm. Kemal’e seslenerek, ‘’ Bu kitaba el koyuyorum, inceleyeceğim.’’ Derken duvardaki fotoğraf gözüme takıldı. Fotoğrafta iki adam vardı, birini tanımıyordum ama öteki öldürülen Yusuf’tu. Fotoğrafı duvardan çekip aldım çıkarken kemal’ bir daha seslendim, ‘’ Ne kadar fotoğraf varsa toplayıp al hepsini istiyorum. Sonrada, itiraz etmesine fırsat vermeden, arkadaşlarımın peşine takılarak araştırmaya devam ettik Büşra kitabı işaret ederek,
‘’ Kitabı okuyacaksın demek? Ne öğreneceğini sanıyorsun?’’
Eda,
‘’ Kadın nasıl bir psikolojiye sahip onu öğrenmek istiyorum.’’
‘’ O zaman bu gece dersini iyi çalış.’’
‘’ Emredersin Baş komiserim. Ama önemli olan kuşları birkaç dakika geç gelerek elimizden kaçırdık. Aceleyle ihtiyaç duydukları birkaç parça eşyayı alıp daireyi terk ettikleri belli oluyordu. Birçok eşya etrafa dağılmıştı. Olay Yeri çalışırken engel olmamak için bir kenara çekilip beklemeye başladık.
Eda,
‘’ Başlarına geleceklerini anlayıp, burayı hemen terk etmişler.’’
Kemal, mutfaktan seslendi, ‘’ Büşra Baş komiserim, cinayette kullanılan bıçağı buldum.’’
Biz mutfağa gitmeden, Kemal, delil torbasına koyduğu bıçakla yanımıza geldi. İhtiyacımız olan en önemli delili bulmuştuk.
Kirli,
‘’ Bunların gözü kararmış, hiçbir şeyden korktukları yok. En önemli delili geride bıraktıktan sonra?’’
Eda,
‘’ Bizim burada yapacak pek bir şeyimiz kalmadı. Biz Asayişe geçelim.’’
Büşra,
‘’ Kemal, yarın öğlene kadar burayla ilgili raporu Asayişte görmek istiyorum.’’
‘’ Zor ama yine de baş üstüne Baş komiserim.’’
‘’ Hadi size kolay gelsin arkadaşlar.’’
Hareket etmeden önce bakkal amcaya Allah’a ısmarladık deyip yola koyulduk.

2

Akşam eve gidince, yemekten sonra bir demlik çayımı da alarak babamdan izin istedim odama geçer geçmez, çayımı kupa bardağıma doldurarak yatağıma kuruldum. Sıra Amerikalı seri kadın katilin hayatını okumaya geldi.
Kitabı okurken, olacaklara hazırlıklı olmama rağmen, kitabın birkaç bölümünde dehşete kapıldım. Ama asıl şoku daha yaşamamışım. Son sayfadaki notu okuyunca, afalladım. Bunu hiç beklemiyordum. Artık işlenen cinayetin bir amacı vardı. Notta şöyle yazıyordu.
‘’ Babacığım yattığın yerde rahat uyu. İntikamın alındı. Sıra şimdi öbür sokaktaki orospuda.’’
Sabah Asayişe girer girmez, Büşra Baş komiserin yanına giderek, kitabı uzattım. ‘’ Son sayfadaki notu okuyun Baş komiserim. Böyle bir itiraf bulacağımı umuyordum. Kitabı okumakta haklıymışım.’’
Büşra Baş komiser,
‘’ Şimdi seni daha çok takdir ediyorum Eda Komiser. Böyle çalışmaya devam et. Sen kazanırsın. Ama dikkat et sakın gurura kapılma?’’
‘’ Bana verdiğiniz bütün nasihatleri bir deftere not ediyorum Baş komiserim. Hepsini kulağıma gözle görünmeyen küpeler olarak takıyorum. Teşekkür ederim.’’
Büşra Baş komiser oturduğu yerden kalkarak, Eda’nın yanına gelip sarıldı. Şaşkınlıkla Eda Komiserde Büşra’ya sarıldı.
‘’ Bütün bunlar hep senin için Eda, sakın ola altında başka bir şey arama?’’
‘’ Biliyorum Amiralim, hay Allah Amirim.’’
Hepimiz birden gülüşmeye başladık. Bizi izleyen Sedat Amir de gülmeye başladı.

3

Kızların yanından ayrılarak Leyla’nın tarafına geçtim.
Leyla,
‘’ Yeni bir gelişme var mı Eda?’’
‘’Var leyla Hanım, Maktul Yusuf hakkında yaptığın araştırma oldukça eksik. Şimdi yeni bir araştırma yapmanı istiyorum. Yusuf Beyle, Rezzan’ın babası arasında nasıl bir bağ vardı ki, Rezzan, Yusuf’u öldürerek, babasının intikamını aldı. Ben çıkıyorum döndüğümde bu sorunun cevabını senden istiyorum.’’
Öğleye doğru Olay Yerinden Kemal Asayişe geldi. Gözleri ile etrafına bakınarak, Eda Komiseri aradı. Göremeyince, Hansa Baş komiserin yanına giderek,
‘’ İyi günler Baş komiserim, Eda Komiseri göremiyorum. Nerede acaba?’’
‘’ Dünkü aramanın raporunu getirdiysen bana ver. Gelince kendisine iletirim.’’
‘’ Buyurun Baş komiserim. Bu kıyağımı da bir kenara yazsın. Birkaç parmak izinden başka bir şey yok. Eda komisere selamımı söyleyin.’’
‘’ Söylerim Kemal merak etme.’’
Kemal giderken, birden durdu ve Hansa’ya seslenerek,
‘’ Baş komiserim şu kutuyu da Eda Komiserime verin.’’
‘’ Kutuda ne var Kemal?’’
‘’ Resimler var Baş komiserim, bana eyvallah.’’
Dosya ve bir kutu resimle beraber kantine doğru yürüdüm. Bizden Heval’le, Serra’dan başka kimseyi göremedim.
‘’ Heval, Eda’yı gördün mü?’’
‘’ Biz Asayişe gelmeden Büşra ile beraber çıkmışlar görmedim.’’
‘’ Olay yerinden Kemal, bu kutuyla dosyayı Eda komisere bıraktı sen verirsin.’’
‘’ Bırak bakalım bi postacılık yapmamıştık, onu da yapalım.’’

Devamı var