- 787 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Sonsuz ...
Ben,ben sana anlatmak istiyordum hep
bu yüzden gecenin siyahında eğirdiğim keder ilmiklerinden
boynuma taktığım yıldız ışıklarını binlerce yıl öncesinden yollayıp göğün yolculuğunda
ben bir bedene büründüm ve sana geldim.
içimde şekilsiz, sade, suyun akışından daha sessiz bir çığlık var, yüreğinin örtülerini bir bir kaldrsan sana seslendiğimi duyacak gibiydin
Kibirsiz ,katıksız dilin eğrisine takılmadan ağzımın havzasında menzile çekilmiş bir duanın kıyısından seslendim hep...
Gözlerin merak ve saf bir coşkuyla doldurulduğu , sorgulamanın en yalın halinde, bilmek, öğrenmek sahiplenmek duygularının temelinde harcı sadece sevgi katkısı dürüstlükten öte hiç bir şey olmayan çocukluğum gibi samanyolundan geçerken sanki gözden kaçmış bir oluşumun ilk evresine çağırmıştım seni...
Belki inanmakta güçlük çekeceksin ama bütün bunları yerle bir edecek ,dağıtacak hiç bir güç yoktu olamazdı da ,bir bedenin acılarına karşı gelebilen ,ona itaat etmekten kendini hep koruyan ,ateşin kor halinden kül haline geçişini avuçlarında tek nefeslik bir ömürde bitmez tükenmez sabırla saklayan ben, evrende ki yalnızlığımı kabullendiğimden beri herşeye daha bir hiçlik duygusu ile bakıyorum
Beni doğuran varlığımın oluşumuna sebep olanlardan biri bu güzel dünya bırakılır gidilir mi demişti derin bir iç geçirerek, o an sanki kalbime bir ok saplanmıştı da ben onu ordan hiç çıkarmayacaktım
sonra sebebimden çiçek kokulu olanı baharın gelmesini bekliyorum demişti ,bahar gelince sanki ömrüm uzuyor...
Uzayan, bırakılıp gidilen ,sahip olunan hiç birşey yok..
hepsi senin kendi varlığında cisme, isme kavuşan bir takım rüyadan ibaret
Yine de aklımı kurcalayan, kalbimi yerinden oynatan bir şey var , düşününce sarsıldığım ,kokusunu hücrelerimde duyduğum , sen ,sen belki o mavi olabilir misin ? ...
.....
Hadi gel şimdi birlikte ağlayalım...
YILDIZ